Giriş
(5)

Miras sorusu mu tam emin değilim.

mirty
Selamlar,Bu miras konularına hayatımda hiç girmediğim için bir fikrim yok. Şimdi annemin teyzesi var 85 yaşında, kendisininde 1 tane evi var. Kendisinin çocuğu yok hiç evlenmedi. Sadece yeğenleri var. Teyzesine sadece annem bakıyor tüm ihtiyaçlarına o koşuyor bakıcı parasını annem öder, elinden gel
Selamlar,

Bu miras konularına hayatımda hiç girmediğim için bir fikrim yok. Şimdi annemin teyzesi var 85 yaşında, kendisininde 1 tane evi var. Kendisinin çocuğu yok hiç evlenmedi. Sadece yeğenleri var.

Teyzesine sadece annem bakıyor tüm ihtiyaçlarına o koşuyor bakıcı parasını annem öder, elinden geldiğince her ihtiyacına koşar. Diğer yeğenlerin yıllardır aramışlıkları bile yok o derece.

Herhangi bir karşılık beklemiyor ancak teyzesi evi bugüne kadar yaptıkları için ona bırakmak istiyor. Bu isteğini yapabilir miyiz yoksa diğer yeğenlerden onay falan almak gerekiyor mu
0
mirty
(02.06.24)
Teyzemin akli dengesi yerindeyse, evini annenize satabilir ya da bağışlayabilir. Bunda bir sıkıntı yok.

Ancak yeğenlerden herhangi biri duruma uyanıp muris muvazaası davası açıp satış ya da bağışı iptal ettirebilir.

Bu konuda güzel kaynaklar var. Google Abi'ye muris muvazaası deyin. O anlatır size.
0
Mirket
(02.06.24)
Ölünceye kadar bakma akdini araştırabilirsiniz.
Bu aşamada, teyze hala hayatta iken yeğenlerden herhangi bir onay almaya gerek yok. Doğrudan sağlık raporu ile işlem yapılabilir.

Ölüm sonrasında muris muvazaası konusu gündeme gelebilir+1
0
hayalhayal
(02.06.24)
bunun en garanti yolu ölmeden bu işlerin halledilmesidir çünkü ölünce o işler hep karışıyor. teyzenin aklı yerindeyse, önce gidip tam teşekküllü bir devlet hastanesinden Fiil Ehliyeti Raporu çıkartmanız gerek. sonra da noter'e gidip satış işleminin ya da bir avukat aracılığıyla bağış işleminin olması gerek.
fiil ehliyet raporu yani aklı yerinde raporunun kurul önünde olması şöyle önemli, biz muris muvazaası davası açmıştık mesela dedemin evi için çünkü karşı tarafın elinde, devlet hastanesinde bir nöroloji uzman hekiminden alınmış sıradan bir kağıda" aklı yerindedir" yazılmış bir yazı vardı. dava sonucu o rapor düştü çünkü hakim bile dedi ne alaka hammuğa, böyle rapor olmaz.
ama kurul önünde alınan raporlar düşürülemiyormuş.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.06.24)
önce hastaneden devir yapabileceğine ilişkin rapor alın. daha sonra bağış yoluyla annenize devretsin. bağışın harcı yüksektir ancak daha sonra dava açılmasının önüne geçersiniz
0
paintov
(02.06.24)
Avukatla gorusun hastaneden rapor alinmasi fln gerekir. Kendi aralarinda evi verse oldukten sonra dava acip iptal fln ettirwbilirler
0
oscar
(03.06.24)
(22)

Vicdan sahibi Yahudiler

karanlik yanim
Vicdan sahibi, egitimli, entellektüel Yahudiler veya Israil vatandaslari Gazze saldirilari hakkinda ne düsünüyorlar? Yasanan zulüm o kadar cigrindan cikti ki artik aklim almiyor olan biteni. Acaba diyorum disaridan bakanlar olarak bizim göremedigimiz bir seyler mi var. Neden duymuyoruz bu insanlarin
Vicdan sahibi, egitimli, entellektüel Yahudiler veya Israil vatandaslari Gazze saldirilari hakkinda ne düsünüyorlar? Yasanan zulüm o kadar cigrindan cikti ki artik aklim almiyor olan biteni. Acaba diyorum disaridan bakanlar olarak bizim göremedigimiz bir seyler mi var. Neden duymuyoruz bu insanlarin seslerini? Karsi tarafin elinde hala düzinelerce Israilli rehineler oldugu icin mi sesleri cikmiyor? Ya da ben mi ulasamiyorum bu kaynaklara? Sansüre mi ugruyorlar?
0
karanlik yanim
(02.06.24)
İsrail'deki yayınlara bakıyorum hem tv hem sosyal medyadalarında.
Vicdan namına hiçbir şey yok.Muhalefet edenler niye asker gitti,niye havadan bombalamadık, batı şeria niye bombalanmıyor, hala hamas bitmedi, hizbullah bizi nasıl vurabilir vb.

Karşı çıktıkları tek şey o kadar uçak, bomba varken Gazze'de hala yaşayanların olması. Savaş kabinesi daha temkinli davranıyor israillilere göre.
0
hebanon
(02.06.24)
Oranlayınca sayıca çok az kalıyorlar haliyle sen denk gelmemişsin, akademisyen olarak norman finkelstein var çıkıp yıllardır konuşuyor, yine sıradan bireysel olarak karşı çıkan israilliler var twitterda

Üstteki yorumu görünce ekleyeyim, geçen twitterda savaş karşıtı bir israilli, haber tv programlarının, propagandanın nasıl yapıldığını gösterip anlatıyordu israil içinden, kapalı devre bir propaganda sistemi, haliyle kendini hep haklı görüyorlar
0
grimavi
(02.06.24)
Konuyu Yahudiler diye düşünme. İsrail devletinin kurulmaması gerektiğini düşünen Yahudiler bile var.

Şu an yapılanlar Hükümet kararıdır.

www.youtube.com
0
Mirket
(02.06.24)
ABD vb. yerlerde yaşayan eğitimli entelektüeller sessiz çünkü kendilerine bişey olmasını istemiyorlar. (ayrıca "echo chamber" diye bişey var, kendi okudukları izledikleri şeylere bakarak İsrail haklı da diyor olabilirler)

Fakat İsraildeki aşırı dinci Yahudiler (sanırım bizdeki karşılığı Fatih'teki tarikatlar falan) en başından beri İsrailin bu hamlelerine karşı.
0
nhk ni youkosu
(02.06.24)
sana zulüm gelen seyler onlar icin vatan müdafaasi.
ayni seyi türkiye'de yasasaydik "vicdan sahibi türkler" vatan haini olurdu.
0
arkadakiadam
(02.06.24)
İsrail'deki siyonist ve siyonist hükümetin tutumuna aksi yönde yine İsrail'deki yayın organı Haaretz gazetesi biraz daha gerçekçi yorumlar yapar.
Ayrıca istediklerinin biraz fazlasına örnek ,alt yazılı olarak buradaki videoda:

m.youtube.com
0
diyecevaplandı
(02.06.24)
israil'in tamamen haksız olduğu tartışılmaz bir gerçekmiş gibi sormuşsun. acaba biraz da israil'in acaba haklılık payı olabilir mi diye düşünsen mi?
0
abelardo
(02.06.24)
şuan israilde operasyonlara karşı çıkanlar netanyahu karşıtları ve siyonizm karşıtı katı ultra-ortodoks yahudiler. bizim televizyonlar devamlı halk tepkili diye veriyor ama bunlar küçük topluluklar.

sonuçta terörle mücadele söz konusu ve birçok israillide bunu destekliyor. hatta yurt dışından ülkelerine dönüp orduya katılanlar var.
0
my fault
(02.06.24)
@abelardo Eh yani peki Israil tamamen haksiz olmasin (terörle mücadele, rehineler vs), ama bu bir soykirim midir degil midir tartismalarina yol acan bir insan trajedisi yasaniyor (soykirimdir veya degildir ayri konu). Lan biz ne yapiyoruz diye sorgulayan baskin bir ses, ya da onu gectim bakin bu trajedi yasaniyor ama bizim gözümüzden de duruma söyle bakmaniz lazim diye uluslararasi kamuoyuna sagduyulu bir aciklama yapacak birileri cikmayacak mi diye sordum.
0
🌸karanlik yanim
(02.06.24)
İsrailliler ne düşünüyor için yakın zamanda bir araştırma:
www.pewresearch.org

Spoiler: yahudilerin sadece %4’ü İsrail’in çok ileri gittiğini düşünüyor, %96’sı öyle böyle olanlara ok yaniz

İsrail’e karşı yahudiler: x.com
0
but that was just a dream
(02.06.24)
yapilan seyin dogru/yanlis olduguna bakmaksizin her tezin bir antitezi cikar ortaya. Ama bu yahudilerin ezici cogunlugunun bu mevzunun arkasinda oldugu gercegini degistirmez. dogru/yanlis saglamasi yapilacak cizgi asilmis vaziyette.

musluman/yahudi kavgasini bir kenara birakalim. senin yasadigin x ulkesine 3000 kisi top tufek dalip, evlere kadar girip yaklasik 1200 kisiyi kursuna dizerek oldurdu diyelim, bunlardan 50 kadari coluk cocuk. Bunun disinda yaklasik 3500 kisinin de yarali kurtuldugunu, 250 kisinin de kacirildigini dusunelim.

boyle bir durumda eger mevzubahis bir ulke ise, kabile falan degilse, var gucuyle karsiya dalar haritadan siler. birinin senin evine dalip anani babani kardesini kursuna dizdigini dusun, sonra ben karsina cikip vicdan falan desem ne yaparsin?
0
cooperr
(02.06.24)
bunun vicdanla bir alakası yok. ortada savaş var. savaşın varlığında vicdanmış, sağduyuymuş tiriviri şeyler. savaşta taraf olmayı seçiyorsan iki taraftan birinin diğerine yaptığını onaylıyorsun demektir.
ya savaşa hepten karşısındır ya tarafsındır. taraf olduktan sonra da bunlar bize şöyle yapıyorlar, böyle atlıyorlar, demek ikiyüzlülükten başka bir şey değil. çünkü herkes biliyor ki güçlü olan taraf değişse yaşananlar gene de değişmeyecek.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.06.24)
Haaretz'de IDF'i ve yöneticileri eleştiren makalelere sıklıkla rastlayabilirsiniz. Bunlar dışında isim isterseniz Louis Fishman'ın twitter hesabına göz atabilirsiniz. Noam Chomsky'nin 7 Ekim öncesine ait İsrail eleştirilerini okumuştum, güncel olarak da eleştiriyordur herhalde.
0
zihua
(02.06.24)
@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
Cenevre İnsan Hakları Sözleşmesi var. Savaş esirlerinin günlük kalori ihtiyacının bile karşılanması uluslararası anlaşmalarla teminat altındadır.
Savaşta sivil öldürülmez. Çocuk hiç öldürülmez. Savaşta siviller yerlerinden edilemez falan
Bunlar yapılıyorsa gerekçe olarak savaş gösterilemez.
Kaldı ki savaş iki ülke arasında ve ilan edilerek yapılan bir faaliyettir.
Yani ortada bir savaş yok.
0
Mirket
(02.06.24)
yok cenevre insan hakları sözleşmesi, yok kalori ihtiyacı falan görüldüğü gibi devletlerin kendi ulusal güvenlikleri tehdit altında olduğunda gayet de rafa kalkıyor. israil de kendi güvenliğini tehdit eden unsurlarla savaşacağını ilan etti. yaşanan olayları da terminolojiye bağlı kalarak savaş olarak niteleyememek sadece israil'in işine yarayacak bir durum olur. ne diyelim? filistin tatsızlığı mı?
israil'e şu an yaptıklarının bedelini belki bir noktada cenevre menevre dedirtilerek ödetilir ama olan olmuş, ölen ölmüş, elde edilen topraklar israil bayrağı altına girmiş olacak o noktadan sonra kim takar cenevre'yi. savaş tam olarak budur.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.06.24)
Öncelikle bu konuyu açtığınız için teşekkürler. Gazze'de ki soykırım sürekli gündemde tutulamlı. Yahudilerin hepsi eğitimli ve entellektüel (bizdeki asimile olmuş kesime benzemez hepsi dindar ve muhafazakar kendi değerlerini savunuyorlar) fakat onlarda vicdan merhamet yok yahudi olmayanları hakir görüyorlar. sizin anlamlandırdığınız şeylerler onların anlamlandırdıkları şeyler çok farklı. Gazze'de soykırım yapılırken Çocuklar katledilirken hastaneler okullar bombalanırken kutlama yapıyorlar bu onlar için çok sıradan bir şey. Bu katliamlarda yeni değil 80 yıldan beri devam ediyor adamların tarihi katliam ve işgal üzerine kurulu fakat artık bu işin sonu gelmek üzere bu terör devleti i*rail bu yaptıklarının bedelini ödeyecek dünyada günden güne yalnızlaşıyorlar kuzey kore gibi olacaklar hatta yahudiler sokağa bile çıkamayacak tarih onları affetmeyecek bu durum hollywood'a ısmarlama Holocaust yalanlarına benzemeyecek gerçek soykırımcının kim olduğunu bütün dünya gördü. Şimdi dünya devletleri teker teker Filistin'in bağımsızlığını tanımaya hazırlanıyor deamı gelecek. Sadece Ortodoks yahudiler işgal devletinin kuruluş zamanı konusunda ihtilaflı oldukları için antisiyonistler ve siyaset gereği Filistin'i destekliyorlar. Sansür konusuna gelirsek medyanın, finans sisteminin küresel şirketlerin ezici çoğunluğu siyonistlerin elinde adamlar neredeyse bütün dünyayı kontrol ediyor istedikleri gibi algı yönetimi yapıyorlar. ABD'de ve avrupanın çeşitli yerlerinde her gün protestolar var batılılar ortadoğu, İslam dünyası ve Müslümanlar hakkında doğru bilgiye sahip değiller batı medyası (medya derken her türlü medya, yazılı, basılı, görsel, sosyal, ajanslar, intermedia... aklınıza ne gelirse) tamamen sansür, ırkçılık ve İslam düşmanlığı üzerine kurulu tek taraflı olarak İsrail propagandası yapıyorlar (medya çoğunlukla siyonist lobinin kontrolünde asıl mesele bu) gerçeği öğrenen batılıların tepkisi radikal oluyor (bkz. Özgür Filistin için kendini yakan ABD askeri, Filistin direişinden etkilenip Müslüman olan batılılar) Siyonizm insanlığın en büyük düşmanıdır. Görüyorsunuz adamlar dünyayı esir almış durumda hiç kimse sesini çıkaramıyor siyonizme karşı çıkmak bütün insanlığın görevidir. Sözde demokrasi beşiği ABD'de soykırımı prostesto eden üniversite öğrencilerine yönetimin cevabı keskin nişancı gönderip yaka paça göz altına aldırmak oluyor soykırıma karşı çıkan veya yeteri kadar destek vermediği düşünülen rektörler görevden alınıyor google israili protesto eden çalışanını işten çıkarıyor adamlar yapay zeka ile Gazze soykırımını içeren içerkleri tespit edip özel olarak sansürlüyorlar. Bir tek Çin merkezli Tiktok bu sansürün dışında kaldı ki şimdide ifade özgürlüğü kavramının içini boşaltıp soykırım protestolarını ''antisemitizm'' kapsamında ceza hukukuna yerleştirme hazırlığı yapıyorlar. Bu konular gündeme gelmiyor çünkü gündemide algıyı yöneten siyonistler belirliyor fakat ne yaparlarsa yapsınlar siyonistler Filistin'in altında kalmaya mahkum. Şimdiden bağımsız Filistin'i tanıyan ülke sayısı 147'ye ulaştı.

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com
0
doharkoman
(03.06.24)
evvela filistin bizim toprağımız
filistin daha bizimken, britanya, yahudilere vaadetmişti bile o toprakları (balfur deklerasyonu)
düşün liverpoolu vaadediyorsun samsunlulara şimdi. ne garantilemişsindir bu vaat için?
700bin filistinliye karşın 3bin çeteci, 3 kolordu içinden 2 kolordu osmanlı askeri yendi hikayesine inananları bi kenara alırsak, ki filistinden daha çok asker topladığımız garanti, ingilizler 2 kolordumuzu bertaraf etti.
biz oradan çok adi bi şekilde kovulduk
halebi şamı bile itiş kakış hariç savaşmadan terkettik. tam ingilterenin kendisi için arzu ettiği sınırlara çekildik.
ingilizler için bir haçlı seferidir. tekmeyi yiyen de bizleriz
i.hizliresim.com

bunu hafızadan silmekle kalmayıp bizden bile alık siyonistler yeşerttiler

sansüre bizdekiler bile uğruyor. öyle ki yahu bu insanlar o duvarın ardına nasıl sıkışmış diye soracağına neden o duvarı yıkmaya çalışmış o halde israil de haklıdır diye işgale peçete tutuyor.

1900lerin başından beri, yani biz idare ederken bile suikastlerle başlayıp, bugüne dek ne tecavüzler ne katliamlar olmuş, bunları israil ve onun terör çeteleri niye yapmış diye sormazlar.
işte burada ait olduğun esas kimlik ortaya çıkıyor

üstelik dolaşımdaki anlatının tamamı bağrı açılmamış yalan. rehineleri bile raid'de öldürenler israil askerleri. hayatta kalanlarla röportajlar açık kaynaklarda var. dramatik anlatılar kurşunlamalar tamamen hükümet sözcüsü metni. üstelik ölenler de asker. zaten duvarın ardında işgalci olmayan yok. panayırdakiler bile idf. tamamen idf sözcüsü gibi konuşuyorlar. bi de yanına bebeklere t.cavüz edildi eklerlerse tam olur. bu insanların çocuğu falan var, nasıl yüzlerine bakıyorlar anlamıyorum

bu anlatıyı sadece fox seyircisi yahudilerden değil, solcu seküler yahudilerden de işitiyorsun. ingilterede bi tanesi -ama kan revan içindeyken 2 dk sonra gülüşüyorlar- şeklinde internette gördüğü klipi filistin gerçeği diye anlatıyor. bu en ayıkları.
0
lambırcek
(03.06.24)
Bu tür konularda pek yorum yapmıyorum genelde ama buna sessiz kalamadım.

Şöyle bir senaryo düşünelim. Yahudiler yıllardır ortadoğu'da yaşayan bir unsur olsun ve bir grup arap sonradan burada bir bölgeye getirilmiş olsun. Başka büyük güçlerin de desteğiyle devletini kurmuş vs. Zaten burada yaşamakta olan bir grup yahudi, sonradan gelen arapların kurduğu devletin sınırlarını aşıp saldırsa, sivilleri öldürse, gene bildiğimiz hamas gibi terörist mi olacaklardı yoksa kendilerine yapılanlara karşılık direnen bir grup mu?

Türkiye'nin PKK ile savaşında belki tek seferde bu kadar büyük bir saldırı olmadı ama toplamda özellikle 90'lı yılları düşünürsek çok büyük saldırılar oldu. Az veya çok destek de bulmuş olabilirler. Tabii bunların suyunu taşıyan belki de devletin daha önceki politikalarıdır ama konu o değil. Devlet ne yapsaydı o zaman hedef gözetmeksizin sivilleri de bile isteye hedef alarak öldürse miydi?

Burada İsrail kendi güvenliğini sağlıyor diyenlerin çoluğu çocuğu yok herhalde. Bu saldırılarda çocuğu ölen bir babanın terörize olmasından daha tabii ne olabilir. İsrail kendi teröristini yaratıyor. Zaten 7 Ekim meselesi de biraz şaibeli.

Ayrıca İsrail hadi gitti yaktı yıktı komple aldı Gazze ve Batı Şeria'yı diyelim. Orada duracaklar mı sanıyorsunuz. Yarın Lübnan'dan bir "terörist" saldırı gelir oraya dadanırlar. Yıllar sonra bir bakmışız Türkiye'de İsrail'in güvenliğine tehdit olur.

Mesela tehdit oluşturduk İsrail'in güvenliğine "haklı olarak" Mersin'i işgal ettiler. Neyse güvenli bölge ilan edildi bir yer Adana sınırında, ve gelip bombaladılar direk orada kalan insanları, "savaşta olur öyle şeyler" mi gene?

Hadi hepsini geçtim, Gezi olaylarında 6 kişi öldü sanırım. Türkiye bunu kendi güvenliğine tehdit görüp direk sivillere ateş açsaydı normal mi olurdu?
0
mbond
(04.06.24)
Bu seri ilginizi çekebilir belki

7 Ekim ve Sonrasına Dair: Türkiyeli Yahudiler Anlatıyor

www.avlaremoz.com
0
peki madem
(04.06.24)
Mevzunun geziyle zaten bir alakasi yok, onu geciniz.

PKK ile benzerlikleri var denebilir. Bizim Irak'ta yapamadigimizi adamlar yapiyor cunku global olarak bizden cok cok daha gucluler. Oyle olmalari da bana garip gelmiyor zira birkac yahudi ile calisma firsatim oldu, para ile bambaska bir baglantilari olan bir guruh. Ticaret yapan herkese gidip bir yahudinin yaninda calismayi siddetle tavsiye ederim.

Bence tek care buffer zone, kibristaki gibi. 3-5km lik bir alan bosaltilsin iki taraftan da, dipdibe yakin zamanda yasayamayacaklari belli, belki 50 sene sonra farkli olur.
0
cooperr
(04.06.24)
İsrailli Yahudilerde bunun oranı daha düşük. Bu da aslında çok inanılmaz bir şey değil.

7 ekim'de gerçekleştirilen terör saldırısı sonrası festival alanında ve sınırdaki banliyölerde öldürülenler (özellikle sivil kadınlar, çocuklar ve erkekler), kaçırılanlar, tecavüze uğrayanlar, çıplak halde kamyon arkasında gezdirilenler oldu. Bunlar yaşanırken Gazze'de kutlamalar yapılıp sokakta göbek atıyordu insanlar. ABD ve Avrupa gibi 40 yılda bir terör yaşayan ülkeleri geçtim, bugün Türkiye'de bir terör eylemi sonrası random 2-3 hesap kutlama yapsa komple o Kürtlere ya da müslümünalara yönelik sövenler oluyor, o dönemde suçlu ya da suçsuz başlarına ne gelirse sevinenler çıkıyor.

Terör eyleminden başını kaldırıyorsun, bölge seni yok etmek isteyen Araplarla doluyken Arap olmayan en yakın ülke olan Türkiye, Hamaslı teröristleri barındırdığını onların sağlık giderlerini halkına kitlediğini gururla anlatıyor ve o teröristlere halk kahramanı diyor. Halkın belirli bir kesimi terörist elebaşlarından birinin fotoğrafını her yere asıyor.

Üzerinden 7 ay geçmesine rağmen kaçırılan vatandaşlarının bir kısmına hala ulaşabilmiş değiller. Bizim ülkede 2015 yılında Gara'ya kaçırılan 13 evladımızla ilgili doğru düzgün haber yapılmadı, IŞİD tarafından yakılarak öldürülen 2 askerimize sahip çıkılmadı. Bütün bunlar siyasi çıkar amacı ile gizlendi ama orada bunlar gizlenmiyor, aksine hatırlatılıyor. Olması gereken de hatırlatılması ama İsrail yönetimi de bunu olması gerektiği için değil, siyasi çıkar amacı ile yapıyor.

Gizleme-Hatırlatma derken Gazze'de olanlar ile ilgili internetteki haberlerin %1'i doğru. Türkiye'ye yine birçoğu ulaşmıyor ama açıklanan sayılara ve haberlere bakarsan 3-5 tane Filistinli Arap erkek öldü. Geri kalan hepsi bebek ve kadın. Günde binlerce kadın ve bebek ölüyor propagandaya göre. Hastane otoparkına düşen ve 2 metre ötedeki aracın camını bile kıramadığı görülen patlayıcı yüzünden 500 ile 1000 arası kişinin öldüğü (evet, yine neredeyse hepsi bebek ve kadın) haberi yapıldı. Ekşi Sözlük'te de sayfalarca konuşuldu. Bölgeden videolar paylaşılıyor sürekli. Ben 2 kere doktor olarak, 2 kere savaş muhabiri olarak, 1 kere de sıradan vatandaş olarak ölen(!) Filistinli Arap gördüm mesela. 1 tane de sedyede ölü olarak yatan ve arkadaşları çevresinde ağıt yakarken annesi geldiği anda üzülmesin diye canlanan Filistinli Arap gördüm. Böyle gerçek dışı saçma sapan propagandaları görünce o taraftan gelen hiçbir bilgiye inanmıyorlar.

Öte yandan bazı İsrailli hesaplarına baktığımda sanki TSK inceliğinde operasyon yürütüyorlarmış hiç yardım kamplarının ortasına bomba atmamış, halk arasındaki konvoyu vurmamış, korku taktiklerine başvurmamış, sivil katletmemiş gibi haberler yapıyorlar. Haliyle kendi haber kanallarında kendi propaganda yayınlarını izlerlerken, çok fazla asılsız konular temelli propaganda yayına denk geldikleri için hepsine yalan muamelesi yapıyorlar.

O yüzden Filistinli Arapların yurtlarından edilip sürgün halinde olmasını, zaten Hamas'ı seçip onları desteklemeleri ve yukarıdaki diğer konulara bakarak kah umursamıyor kah sanki tüm Araplar teröristmiş gibi tehlikeyi ortadan kaldırdığı için keyifle izliyorlar. Bunu yaparken de masum sivillerin çok az sayıda ve kazara öldüğünü düşünerek yapıyorlar. Bir şekilde bir yere yerleşerek hayatta kalmayan insanlara birkaç saat önceden haber verip bombaladıklarında sorumluluklarını yerine getirmiş sayıyorlar kendilerini. ABD ve Avrupa basınındaki İsrail lobilerinin gücü de uluslararası medyada konunun bir yöne yönlendirilmeye çalışmasına çabaladıkça ve ciddi bir uyarı gelmedikçe kendilerini de haklı görüyorlar. Rusya'ya Ukrayna üzerinden yapılmayan kalmadı, sonra Rusya'ya muhtaç olunduğu için orta yol bulunup ilerlendi. İsrail bunların hiçbirini yaşamadı. Eurovision'a katılıp 5. bile oldular (yapıldılar).

Onların kafalarında Gazze'nin temizlenmesi, bizim Suriye'nin kuzeyinde YPG'nin işgali ile yurdundan edilenler sonrasında oluşturulan terör koridorunu dağıtmak için yaptığımız pençe kalkan harekatı ve güvenlik koridoruna yakın görüyorlar.
0
nawar
(04.06.24)
Buraya Arap İsrail kokelrine sahip ve yıllardır bu alanda mücadele eden birini birakayim:
www.linkedin.com
0
Amaranta ursula
(05.06.24)
(7)

Stockholm'dan Kopenhang'a Tren mi Otobüs mü?

put it in your appropriate place
Tren; sabah 6 ve 9'da var. Öğlen saatlerinde Kopenhang'da. Birde 15'de var akşam 20'de oluyor. Kabaca 5 saat sürüyor.Otobüs; 23.30 ile 00.40'da var. Sabah 9.20 ile 9.40'da Kopenhang'da varıyor.İlk varış Stocholm, 3 gece kalacağım. Kopenhang'da 4 gece kalmayı düşünüyorum. 3 gece mi kalsam diye bir te
Tren; sabah 6 ve 9'da var. Öğlen saatlerinde Kopenhang'da. Birde 15'de var akşam 20'de oluyor. Kabaca 5 saat sürüyor.


Otobüs; 23.30 ile 00.40'da var. Sabah 9.20 ile 9.40'da Kopenhang'da varıyor.


İlk varış Stocholm, 3 gece kalacağım. Kopenhang'da 4 gece kalmayı düşünüyorum. 3 gece mi kalsam diye bir tereddüt var ama muhmetelen 4 gece kalırım.


Bu şartlarda Tren mi Otobüs mü?
0
put it in your appropriate place
(02.06.24)
uçak ucuzdu diye hatırlıyorum
0
paintov
(02.06.24)
tek yon ucak norwegian'la 40 euro gosteriyor 1 saat.

otobus ne kadar bilmiyorum ama gerekirse yiyeceginden kisip ucakla git. 9-10 saat felaket. uykusuzluk, yorgunluk falan.
0
hot potato
(02.06.24)
10 senedir otobüse binmedim. En azından geceyi yolda geçirim diye düşünmüştüm fakat özellikle Avrupa'da otobüs yolcuğu içler açısı. Tren epey daha rahat.

Uçak için bilmiyorum. Öncesinden gitmem gerekli. Geceyi de haliyle havalimanında geçirmem lazım. Biraz daha bakayım. Teşekkür ederim.
0
🌸put it in your appropriate place
(02.06.24)
bence tren mi uçak mı olmalı soru, ben trenle gitmiştim. en pahalısı tren muhtemelen, etrafa baka baka gidebilirsiniz ama. otobüse hiç gerek yok bence. gerçi bir gece kalma olayını otübüste hallederim diye düşünüyosunuz sanırım, belki o zaman mantıklı olabilir.

ayrıca bence kopenhag'a 3 hatta belki 2 gece bile yeterli olabilir şehri nasıl gezdiğinize bağlı olarak. 4 gece fazla olabilir aklınızda böyle bir düşünce de varsa. ama stockholm ya da kopenhag'dan biri 4 gece olacaksa yine de kopenhag seçilebilir.
0
tepedeki psychedelic adam
(02.06.24)
@tepedeki psychedelic adam; bir gece kalma olayını otobüs diye düşündüm ama gereği yok.

Treni tercih ederim muhtemelen.
0
🌸put it in your appropriate place
(02.06.24)
bence tren. 5-6 saat bir şey değil. avusturya'daki trenlere göre epey hızlıymış ayrıca 650 km yol için. öresund köprüsünü de görürsün hem.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.06.24)
Manzara görmek için tren en mantıklısı. Uçak tercih etmezdim ben olsam. Başka zaman da binersiniz uçağa
Böyle bir güzergahta trenle yolculuk fırsatı kaçmaz
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(03.06.24)
(6)

Çağla Tuğaltay cinayeti

tchuck
başlığı takip ettim de, ailenin baş şüpheli olduğu çok açık. hani abisi kıskanç vs. abisi bir şey yapmış olabilir, bunlar da okeydir.ama ben şeyi anlamadım; ailenin "aile boyu motivasyonunun" sebebi neymiş?yani çağla'yı öldürmeye karar vermişler diye anlıyorum. ama neden?çünkü işte anne komşu inme s
başlığı takip ettim de, ailenin baş şüpheli olduğu çok açık. hani abisi kıskanç vs. abisi bir şey yapmış olabilir, bunlar da okeydir.

ama ben şeyi anlamadım; ailenin "aile boyu motivasyonunun" sebebi neymiş?
yani çağla'yı öldürmeye karar vermişler diye anlıyorum. ama neden?

çünkü işte anne komşu inme saatini, ordan doktora gitme saatini falan hep önden planlamış diyelim cinayet için.
hadi abi de cinayette yer aldı diyelim.

motivasyonları neymiş yani? niçin planlı bir şekilde çağlayı öldürmüşler?
hani anlık bir sinirle, kıskançlık mevzusuyla bir cinayet işlense senaryo tam rayına oturuyor da. annenin bu doktor randevularını falan hep önden ayarlaması etmesi gibi şeyler işin içine girince, niçin bunu planladıklarını anlamıyorum.


ben mi kaçırıdk bu kısımlardaki "sebebi?"
0
tchuck
(02.06.24)
ben çağla'nın olayını 2000 senesinden beri bilir, takip ederim. açıkçası bu seneye kadar aileyi hiç şüpheli görmemiştim, hatta ben hep komşulardır diye düşünmüştüm ama son dönemde sözlük'ten okuduğum birçok şeyden sonra ailenin işin içinde olduğu aklımda netleşti.
gene de ben çağla'nın planlı bir şekilde öldürüldüğünü düşünmüyorum. annesinin bir ilişkisi olduğunu ya da babasının ganyan bayiisinin paralarını yediğini de düşünmüyorum.
pınarbk denen kadının da bazı şeyleri (mesela katilin solak olduğunu gösterdiği aşşşırı saçma bir video vardı) kendi fikrine uygun çıksın diye saçma ve yanlış şekilde ele aldığını görebiliyorum.

ben çağla'nın abisi tarafından bir tür kıskançlık, bir tür "ben sana ne demedim mi"cilik, bir tür hakimiyet kurma çabası sebebiyle öldürdüğünü düşünüyorum.
anne ve babasının cinayeti ilker'in işlediğinin farkında olup olmadığını, farkındalarsa hangisi ne kadar örtbasa dahil oldular kısmını ise elbette tam tahlil edemiyorum.
anne ve babası bir çocuğu mezara koyarken ötekini de hapse koymayalım diye delil karartmış, olayları çarpıtmış olabilirler.
annesi olaya hiç dahil olmayabilir ama sadece babası delil karartmış olabilir.
belki anne ve baba gerçekten ilker'den de şüphelenmiyor ve olayla hiç bağlantılı olmayabilirler. vs vs.
ama böyle çelişkilerin dağ gibi yığıldığı bir olayda abinin katil olduğu baya ayyuka çıktı gibi.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.06.24)
anahtar verme olayındayım ben, son yazılanları okudum birde fav özetleri okudum konu ile ilgili aileden ziyade anahtar vermek olayında bizimde başımıza gelen yazlık evde bir hırsızlık olayı var saçma sapan yerlerden ipucu birleştirerek başkasının fark ettirmeden anahtar kopyalanıp yapıldığını gördük böyle bişey olabileceğini düşünüyorum.

çağlanın aaa dediği duyulmuş sanki tanıdık birini gördü gibi izlenim var ama insan şaşkın veya korkmuş olduğunda da aynı tepkiyi verebiliyor.
0
eja
(02.06.24)
Bu olay neden bu yıl patladı? Müge Anlı'ya falan mı çıktılar?
0
Kahvedesu
(02.06.24)
@geveze yazar,

aslında sorumu açıkladım; teorilerde hep anne, baba ve oğul bir süredir cinayeti planlıyor gibi bir hava var. kadın doktor saatini, komşu ziyaretini hep buna göre ayarlıyor. abi ona göre üniversiteden erken gelip etrafa gözükmeden başka bir dairede yaşıyor/saklanıyor?

yani bu planlı cinayet için ellerindeki motivasyon ne? tüm aile birleşip 15 yaşındaki kızlarını öldürmek için niçin plan yapıyorlar?


-----

abi bir anlık öfkeyle/zorbalıkla kardeşini öldürür, anne baba da "iki çocuğumuzu da kaybetmeyelim" diyerek cinayeti örtbas etmeye çalışabilirler. bu okey, bu gayet açıklayıcı bir motivasyon olur.

ama cinayeti önceden planlayacak motivasyon ne yani? teorilere göre önceden planlamışlar çünkü.
0
🌸tchuck
(03.06.24)
miras ya da hayat sigortası için diyorlar. ama ortada bi belge vs yok. şu an aktif olarak soruşturuluyor mu bilmiyorum ama öyle olsaydı aile gerçekten bu cinayet sayesinde bi mal mülk edinmiş mi, miras intikali olmuş mu yoksa sigortadan para almış mı açıklanırdı heralde.

. çok üzücü bi cinayet ve aydınlanmasını ben de isterim ama insanlar sanki kırk yıllık dedektif gibi sürekli bi şeyler sallıyor. geçen biri şey yazmış. bunca yıldır sigara içiyorum asla sigaramı yarım bırakmadım, anne baba yarım bırakmış, çok şüpheli bilmemne. gerçekten bu mu yani? genel düşünceler vs de buna benziyor. bilimsel bi dayanağı yok. ekşisözlük gündem oluşturmak açısından iyi olabilir ama sözlükte sayfalarca sallanan görüşlerle çözülmeyecek bu cinayet.

ayrıca şu büyükşen çifti cinayeti mesela. onda da insanlar konuştu etti, kız suçlandı, oğul suçlandı vs. ne oldu? yan evdeki çifti öldürmek için gelen katiller adresi karıştırıp büyükşen çiftini öldürdü. demek ki hayatta olmaz denilen şeyler de olabiliyor.
0
elorelia
(03.06.24)
ya katil belli ama halen daha hapiste değil ben bunu anlayamıyorum
0
Hallegadola
(03.06.24)
(4)

Camlara strafor takmak ısıyı keser mi ?

grimavi
Doğuya bakan pencereler çift cam ve perde olmasına rağmen güneş odayı ısıtıyor, strafor hafif malzeme, cam boyutu kadar kestirip bantla tuttursam mı ?
Doğuya bakan pencereler çift cam ve perde olmasına rağmen güneş odayı ısıtıyor, strafor hafif malzeme, cam boyutu kadar kestirip bantla tuttursam mı ?
0
grimavi
(01.06.24)
Tam çözmez, faydası olur.
Kasa da içeri sıcaklık alıyordur. Sadece cam değil pencere kasasını da kapsayacak şekilde yapsan daha iyi.
Muhtemelen binanın ısı yalıtımı yoktur ve duvar da ısıyı emip içeri kusuyordur. O zaman dış cephe mantolama şart.
Straforu taktın pencereyi açamıyorsun, içerdeki sıcak havayı nasıl sirküle edeceksin konusu var.
Pencerelerin açılır kapanır olma özelliğini korusan iyi olur.
Duvarlarda ısı yalıtımı var ve tek sorun pencerelerse tente veya alttan dışa doğru açılan panjur uzun vade için düşünülebilir.
Alttan dışarı açılmayan motorlu panjurları önermiyorum.
0
Mirket
(01.06.24)
uv cam filmi baya fark yaratır, eski ofiste güneş beynimizi yakıyordu, orta cam filmi bile acayip işe yaradı.
0
kimlanbu
(01.06.24)
strafor ışığı keseceği için hem klostrofobik olur hem de odayı sürekli karanlık yapar. bunun yerine iki şey öneririm.
1. camlara uv filtre. direkt cam yüzeyine yakılanları olduğu gibi, jaluzi gibi cama iç taraftan takılanları, gerektiğinde yukarı toplananları da oluyor.
2. blackout perde. diğer perdelerden daha etkili olur.
bu ikisini de beraber kullanırsanız baya etkili oluyor.
test edildi, onaylandı.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.06.24)
cam filmi +1

straforda ise yarar da mantiga aykiri.
0
cooperr
(02.06.24)
(8)

Bana tatil yeri bulabilir miyiz?

Kittie
Merhaba arkadaslar,Turkiye disinda bir yere gitmek istiyorum. Kibris da olmasin.Vizem yok ve olmayacak da.-Ulkemizden bir kez daha nefret ettim-Bu sartlarda nereye gitsem?Denizi guzel olan, gezip gorulcek yerleri olan, guvenli nerelere gidebilirim?Bir de hani yunanistana vize kalkacakti? O is noldu?
Merhaba arkadaslar,

Turkiye disinda bir yere gitmek istiyorum. Kibris da olmasin.
Vizem yok ve olmayacak da.
-Ulkemizden bir kez daha nefret ettim-
Bu sartlarda nereye gitsem?
Denizi guzel olan, gezip gorulcek yerleri olan, guvenli nerelere gidebilirim?
Bir de hani yunanistana vize kalkacakti? O is noldu?
Not: bangkok gibi ucuk fiyatli yerlere gidemem.

Galiba ikinci bi duyuru acip balkanlar guzel mi diye soracagim : D
0
Kittie
(22.05.24)
yunanistana vize kalkmadı. adalara kapıda vize uygulaması başladı. ama kapıda derken bildiğimiz kapıda değil. yine on gün önceden vs çok detaylı olmayan evraklarla başvurup, ücreti yatırıp vize almanız gerekiyor.
karadağ olabilir.
0
elorelia
(22.05.24)
karadağa giderdim ben olsam. vize başvurusu yaptım çıkmazsa oraya gitcem.

maldivlere vize yok. phukete de. ama daha maliyetli tabii.
0
jelly bear
(22.05.24)
madagaskar.
0
illegalstar
(22.05.24)
Budva’nın denizi çok güzeldi. Ağustos ayında tavsiye ederim.
0
ruhen hastayim ben
(22.05.24)
karadağ, vize yok, çok güvenli ve denizi güzel.

sharm el sheikh, denizi muazzam, gerçekten çok güvenli, vize yok.
0
delidir yakalayin
(22.05.24)
Gürcistan. Tiflis'i tavsiye ederim deniz için trenle Batum'a geçilebilir. Pasaporta bile gerek yok sadece kimlik yeterli 1 yıla kadar ikamet etme hakkıda var.
0
doharkoman
(22.05.24)
Şarm el şeyh
0
basond
(22.05.24)
arnavutluk'ta saranda'nın denizi çok güzeldi.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(22.05.24)
(22)

Bebeklerin yemek yemesinden tiksinmek

Gradient_tabanlı_mor
Kendim de hamile olmam dolayısıyla sosyal medyada karşıma sürekli bebek çocuk videoları çıkıyor. Bunların da yemek yeme videoları beni aşırı tiksindiriyor. Eskiden beri sevmem. Hiç de sevimli değil. Bunu siz de iğrenç buluyor musunuz? Acaba daha düzgün yemek yedirilemez mi bebeğe/çocuğa? Ağzı burnu
Kendim de hamile olmam dolayısıyla sosyal medyada karşıma sürekli bebek çocuk videoları çıkıyor. Bunların da yemek yeme videoları beni aşırı tiksindiriyor. Eskiden beri sevmem. Hiç de sevimli değil.
Bunu siz de iğrenç buluyor musunuz?

Acaba daha düzgün yemek yedirilemez mi bebeğe/çocuğa? Ağzı burnu bulaşık vıcık vıcık her yere bulaşmış filan. Niye düzgün yedirmiyorlar veya peçeteyle silmiyorlar?
0
Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Ben tiksinmiyorum. Ne kadar düzgün yedirirsen yedir bebek tükürebiliyor, kusabiliyor. Peçeteyle siliyorlar, yine de çıkartabiliyor.
0
rock n roll
(21.05.24)
Çocukların belli bir miktar dağınıklık ve pislikle barışık olması gerekiyor. Her kaşıktan sonra yüzünü sildiğinizde çok rahatsız oluyorlar, oysa yemek yemeyi keyifli bir deneyim olarak yaşaması gerekiyor yiyecekle sağlıklı bir ilişki kurabilmesi için. Ayrıca kokuları, dokuları yemeğe dokunarak, biraz atarak, koklayarak öğreniyorlar. Özetle bu "insan olma" deneyiminin bir parçası.

Tabi ki bu her yeri, kafası, bacakları yemek olsun öyle yesin demek değil. Sadece belli bir mihtar rahatlık onların keşifleri için gerekli.
0
fotrsapka
(21.05.24)
@fotrsapka, ya tamam rahat olsunlar da sevimliymiş gibi paylaşılmasın o zaman sosyal medyada. Zira iğrenç :D
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
%90'ı sevimli değil. Hatta canlısı, videodan kötü ama tiksinmiyorum. Hamile olduğun için tiksiniyor olabilirsin. Uzmanları daha iyi açıklar. Doğurduğunda bebek yedirme videoları ile fenomen olduğunu görmeyelim sonra. Ahahq
0
nawar
(21.05.24)
@nawar hamilelik öncesi de tiksiniyordum. döke saça yemek yenmesi beni mahvediyor. doğurunca umarım düzgün yemek yer çocuğum :(
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Bana sevimli geliyor. Düşünürseniz de iğrenç değil. Yenecek kadar temiz bir şeyin yanağınıza, burnunuza değmesinde hijyen açısından bir sıkıntı yok.
Bebeğinizin gelmesiyle belki sizin de konuya bakış açınız değişir.

Çocuğun düzgün yemek yemesini beklemek biraz hayalcilik olur. Aylar boyunca ne yaptığında kolunun hareket ettiğini, ne yaptığında hareket etmediğini anlamaya çalışıyor bebek. 6. ay civarında başlıyor anne sütü dışındaki besinleri yemeye.
0
michael_knight
(21.05.24)
Valla bana baya net sevimli geliyor :D
0
akhenaten
(21.05.24)
Başlığı okur okumaz midem bulandı. Yıllardır yemek yiyen bebeklerin sevimli olmadığını toplum baskısı yüzünden dillendiremiyorum. Gerçekten mide bulandırıcı.
0
ruhen hastayim ben
(21.05.24)
Seni rahatsız eden şeyi çocukluktan getirdiğin çok belli, terapi almazsan aynısını çocuğa da geçirirsin. Sevmezsin normal de iğrenç bulmak çok sağlıklı değil bence.
0
hasmetizm 2046
(21.05.24)
sevimli buluyorum.

anne baba yedirirken her kaşıktan sonra silmelerinden bahsediyorsanız hem çok vakit harcar hem de peçete yetişmez. ayrıca sık sık silmek hassas tenlerini tahriş eder. bir kaşık sonra tekrar sileceksek silmenin manası yok.
bebeklerin kendilerinin yemesinden bahsediyorsak belli bir aydan sonra döke saça da olsa kendi başlarına yemeyi öğrenmeleri gerekiyor, motor becerilerin gelişmesi önemli.
0
hrskrs
(21.05.24)
ben de çok iğrenç buluyorum ama ben bebekleri ve küçük çocukların kendilerini de sevimli bulmuyorum :) kendimi bildim bileli de çocuk sahibi olmayı istemiyorum. Ben çok da küçük yaşta değilken kardeşim doğdu ve o bebekken de çok muhatap olmuyodum :d şimdi koca kız oldu üniversiteye geçecek neredeyse aramız çok iyi

edit: ben yemekle ilgili şeylerden çok tiksinirim ama o da var. Kan, hastalık vs yani çok takmam gore olayı pek etkilemez beni ama ıslak ekmek, alakasız yemeklerin birbirine karıştırılması falan direkt midemi kaldırır. Ünide bk, mcdonalds gibi yerlerde yemek yedikten sonra bi arkadaşım masada kalan patates, kola, soslar ve bi yerde karıştırıyodu sıkıntıdan öyle sohbet ederken iş olsun diye. Bi gün baya şiddetli tepki göstermiştim yapma şunu midem bulanıyor diye sdjjsd

Yani döke saça, salyalı yemek yeme olayı zaten bana ters
0
nundu
(21.05.24)
Ben huylu biri olmama rağmen bundan tiksinmem. Çocuk işte motor becerileri henüz gelişmediği için ağzını tam tutturamıyor, tükürüyor, eline yüzüne bulaştırıyor. Bunu yapmadan düzgün yemeyi öğrenemez, üstünü batıracak, rahatsız olacak ve düzgün yemeyi öğrenecek.
0
playing star again
(21.05.24)
İğrenç falan değil alış yani durmadan kusacak o bebek
0
Tina
(21.05.24)
olaca çocuğun için tehlikeli bir düşünce bu.psikiyatriste görün.
bebeklerin hiç bir şeyi çirkin olamaz.
0
deepex
(21.05.24)
iğrenç gelmiyor bana
0
basond
(21.05.24)
@deepex, yok bir de hastaneye yatayım istersen. Ne kadar abarttın. Alt tarafı pis görüntü sevmiyorum.
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Yemek yemeleri ne ki :)
Öyle yemek yemeleri taa kaç ay sonra. O zamana kadar milyon defa kusacak, ağzını 100 defa silsen de bir şekilde her yeri kusmuk olacak. Sonra o alt açılacak, poposu temizlenecek, hele bir de erkekse alt açılınca her yere işeme riski olacak.
Kısacası yemek yenecek duruma gelesiye kadar geçirdiklerinden o zamana kadar o duruma çoktan alışmış olacaksın. Gözün görmeyecek bile ve hatta sana çok normal ve temiz gelecek.
0
yeninesiltupcu
(21.05.24)
@yeninesiltupcu evet muhtemelen kendi çocuğumdan tiksinmem. Ama başka bebeklerden tiksinmeye devam ederim :))
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
bizimki doğunca hemen kraliyet akademisine gönderdik.
şu an yemek adabı konusunda şu noktada;
www.youtube.com
0
elorelia
(22.05.24)
Bebeğe yemek yedirirken bulaşır, bunun bulaşmama gibi bir yolu yok. Her bulaştığında da silemezsin çünkü ciltleri çok hassas, kağıt veya bez ne ile silersen sil tekrarlandıkça tahriş eder. O yüzden yeme işlemi bitince silinir temizlenir.
0
curukturpkokusu
(22.05.24)
beni de tiksindiriyor. o cake smash fotoğrafları falan var ya, hayatımda o kadar iğrendiğim başka az şey vardır.
annem de tiksinir.
bebekleri çok seviyorum ama yemekle oynamalarından, bunu da sevimli gibi gösterilmesinden aşırı nefret ediyorum.
burada iddia edildiği gibi bebeğin kusması ya da altını açmak gibi şeyler tiksindirmiyor. ama yemeğin böyle oyuncak edilmesine dayanamıyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(22.05.24)
sen düzgün yedirirsin, tiksindiğin çocuk gördüğünde de (bu da nasıl vicdansa), bakmazsın olur biter. sanki kucağında yiyorlar. kendi çocuğuna verirsin 3 yaşında eline çatalı bıçağı, yanına ıslak mendili, yaslanırsın arkana. mis gibi.
0
numlock
(28.05.24)
(6)

Bahçedeki karıncaların kökünü kurutmak için öneri

tchuck
bahçeye köpeğim de çıkıyor olduğu için iş hepten kısıtlanıyor.ama diyelim köpeği 2-3 gün çıkarmadım, bu 2-3 günde karıncaların kökünü kurutup, etkisi de geçtiği için köpeği zehirlemeyecek ne ilaç önerirsiniz?bahçenin bir çok yerini sarmış durumdalar, hiçbir tohum atamıyorum. her şeyi taşıyıp götürüy
bahçeye köpeğim de çıkıyor olduğu için iş hepten kısıtlanıyor.

ama diyelim köpeği 2-3 gün çıkarmadım, bu 2-3 günde karıncaların kökünü kurutup, etkisi de geçtiği için köpeği zehirlemeyecek ne ilaç önerirsiniz?

bahçenin bir çok yerini sarmış durumdalar, hiçbir tohum atamıyorum. her şeyi taşıyıp götürüyorlar.
0
tchuck
(20.05.24)
yenileri gelir, bahçe sonuçta. hiç uğraşma bence, ayrıca ne kadar çoklar ki bu kadar rahatsız ediyor?
0
numlock
(20.05.24)
Karıncaların kökü kurursa dünyanın kökü kurur. Karıncaların ekosisteme faydaları sayılamayacak kadar çok. Belki biz insanlardan bile daha faydalılar. Ayrıca kendi köpeğin için endişeleniyorsun zehirlenir diye ama sokaktaki köpekler ve kediler ve diğer hayvanlar için endişelenmiyorsun.
0
rock n roll
(20.05.24)
Günah, günah.

Tohumu toprağa serptikten sonra üzerine ince bir tabaka yanmış elenmiş gübre veya elenmiş toprak veya sıva kumu serpersen veya bi tırmık çekersen karıncaların bir zararı olmaz.

Bitkilerine dadanan zararlılardan korur onlar seni. Eko sisteme zarar vermemek gerek.
0
Mirket
(20.05.24)
toz karınca zehirleri var, bej renkte, bunu çevrede tarım, gübre, tohum vb. satan yerler varsa oradan alacaksınız. yuvalarını bulup üzerine dökerseniz o bölgeden uzaklaşırlar.
0
malheiros
(20.05.24)
bi iki tavuk gezinse işe yarar mı ?

yada kaz çok güzel bir hayvan yiyorsa, hem arkadaş da olur.
0
WithWorth
(20.05.24)
kekik ek çepeçevre bahçeye. kekik kokusuna gelmezler.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(20.05.24)
(12)

Lig manipule ediliyor mu sizce?

lapaz
Gs'nin 10 kisi rakipten gol yemesi beni cok sasirtti da. Acaba son hafta da reyting yuksek olsun diye mi boyle planlandi?
Gs'nin 10 kisi rakipten gol yemesi beni cok sasirtti da. Acaba son hafta da reyting yuksek olsun diye mi boyle planlandi?
0
lapaz
(19.05.24)
Yooo. Galatasarayliyim, Fenerbahçe maça çok iyi calismis bir kere. Sonrasında okan buruk klasik olarak "gol yemeden değişiklik kurana aykiri" olayini yapti. Gol geliyorum diyordu.
70 dakika on kişi olan ekibe baktı sadece. Sonra klâsik gol yiyen önemli Maç okan buruk modunu açtı, kenarda tuttugunu sahaya attı herhangi bir taktık olmadan.
Hocayı sevsem de olay budur. Fenerbahçe çok çok daha üstün oynadi.

Dediğiniz bana Fenerbahçelilerin lig manipule ediliyor demesi gibi geldi. Futbolda böyle olaylar cok, olur yani.
0
logisticsmanager
(19.05.24)
hayır.

5-6 yaşımdan beri futbol izliyorum.

profesyonel olarak da işin içinde yer aldım farklı kademelerde.

taraftarların önemli bir kısmı akıl hastası. daha doğrusu konu futbol olunca deliriyorlar.

"lig temiz" diyemem ama öyle şampiyonluğu şundan alalım buna verelim filan öyle bir şey yok asla.
0
mark greg sputnik
(19.05.24)
Beşiktaş 10 kişiyken defalarca Fenerbahçe'yi yendi.
Bahsettiğiniz senaryo ütopya.
0
HellKeePer
(19.05.24)
Gs'liler bütün hafta 3 atacaz 5 atacaz diyordu. Derbilerde kim 3-5 atacaz diyorsa yenilip dersini alır. Bunlar kurgu değil murphy kanunları biraz. Neredeyse her sene görürüz bu tarz şeylerden.
0
ilgeru
(19.05.24)
Reyting olayını düşünüyordum ben de ama farkı biraz fazla açtılar o yüzden vazgeçtim. Evet, manipüle ediliyor o kesin ama 10 kişi kalan rakibine şut çekemeden kaybetmesi ile son haftaya heyecan bırakmaya yönelik bir manipülasyon yok. Konya maçına mı heyecan bırakacaklar? Bizim Fenerbahçe grubunda "acaba?" diyen 1 kişi bile yok mesela.

Bu arada sadece süper lig değil, alt liglerde de durum rezalet. Çok pis bahis dönüyor sanırım. 2. ligden falan videolar düşüyor bazen. Skandal.
0
nawar
(19.05.24)
ligde var avrupada var ama bu maç özelinde yok
0
paintov
(19.05.24)
hemde gözümüze soka soka var. bir takımın federasyonundan hakemine haftalardır nasıl ittirildiğini, nasıl kollandığını bütün dünya görüyor.

reyting işine gelince lig tamamen yayıncı kuruluşun istediği gibi oynanıyor. hiç ligin ilk haftası veya ikinci üçüncü haftası oynanan fb-gs maçı gördünüz mü? hep son haftalara konuyor bu maçlar. neredeyse tüm avrupa ligleri bütün maçlarını aynı gün aynı saate alıyor bizde buna bile zor izin veriyor yayıncı.
0
my fault
(19.05.24)
Gsnin oyunu bazı şeyleri gösterdi zaten, ts nin fb karşısındaki oyununa bak gs ye karşı oyununa bak. Hakemlere girmeye gerek yok
0
olaylar olaylar
(19.05.24)
kara paranın her yoldan aklandığı, devlet ile mafyanın içiçe girdiği, at izinin it izine karıştığı bir ülkede ligin manipüle edilmediğini düşünmek en kibar tabiriyle kerizliktir.
gs ya da fb taraftarı değilim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(19.05.24)
Bu lig onlarca yildir GS lehine manipule ediliyor zaten. GS Anadolu'dan puanlari toplayip sampiyon oluyor. 90lardaki derin devletten tut, Fetullah'a, son olarak AKP'ye surekli guc odaklarina biat eden, kedi gibi yanasip kendini sevdiren, yanak oksattiran kuluptur gs. GS'in Anadolu takimlariyla maclarini uyuklamadan izlemek imkansiz, rakiplerde ne bir hirs var ne bir mucadele. Play-off lafini duyunca zaten o yuzden cildiriyor GSlilar, play-off ve yabanci hakem laflarini duyunca duvarlari yumruklarlar sinirden. CUnku rakibini birebirde yenemeyecegini biliyorlar. Tum Anadolu'yu arkasina alarak, her zamanki gibi onun bunun ittirmesiyle kupa alabilirler ancak. CUnku bu ligde ayni topu oynamiyor ANadolu takimlari GS'ya karsi. En basitinden bu seneki SUmudica'nin, Ibrahim Uzulmez'i, Trabzon maclarini hatirlarsiniz. FB macinda taca itiraz ederken sinir krizi gecirip agizlarindan kopukler sacan adamlar GS maclarinda kulubede yatip uyukluyor mesela:)
0
freedonia
(20.05.24)
kim kimi manipüle etti? yazmak istediğinizi anlamak mümkün değil.

diyorsunuz ki, son hafta çok reyting olsun diye, gs'nin fb'ye yenilmesini istediler. yayıncı kuruluş ve federasyon bunu istedi. peki bunun için ne yaptılar? Fenerbahçe'nin yenmesi için Fenerbahçe'ye kırmızı kart gösterdiler. gs'li topçular da, hayır bize böyle bir talimat geldi, hakem fb lehine karar vermesi gerekirken bizim lehimize kararlar verip duruyor dediler ve bilerek atak yapmadılar. doğru mu anlıyorum?
0
co2s2
(20.05.24)
gs kendi evinde şampiyonluk kutlamak varken fbye yenilip bu sıkıntıya girmek istemez.
lig temiz değil dünya için böyle zaten.
0
mikahakkinen
(20.05.24)
(23)

Her gün arabayla işe 20 km git gel yapılır mı?

dedeminhirkasi
İşe gitmek için 10 km git 10 km gel hadi 25 km diyelim arabayla mı gitsem toplu taşımayla mi karar veremedim. Toplu taşımayla gidersem eğer 3 vasıta değiştirmem gerekiyor. E böyle olunca da arabayla gidip geliyorum bir süre ama artık benzin de yetistirememeye başladım. Sizce 20 km bir gün için norma
İşe gitmek için 10 km git 10 km gel hadi 25 km diyelim arabayla mı gitsem toplu taşımayla mi karar veremedim. Toplu taşımayla gidersem eğer 3 vasıta değiştirmem gerekiyor. E böyle olunca da arabayla gidip geliyorum bir süre ama artık benzin de yetistirememeye başladım. Sizce 20 km bir gün için normal mi az ki çok mu siz ne dersiniz
0
dedeminhirkasi
(19.05.24)
Uzun süreli bir işse fırsat olduğu anda işe yakın bir yere taşınmak daha iyi seçenek gibi görünüyor
0
diyecevaplandı
(19.05.24)
Rota müsaitse elektrikli bisiklet için güzel bi uzaklık.
Ama trafiğe kalmıyosanız bence 25 km total bi şey değil
0
zimbirik
(19.05.24)
km'de ne kadar yakıt tükettiğine bak, sonra aldığın yol parasına bak. her halükarda konforundan dolayı araba tercih edilir, totalde %20-30 kendi cebinden çıksa bile.
0
numlock
(19.05.24)
Bir gün arabayla git bir gün toplu taşımayla.
0
sevilen progressive türkücü
(19.05.24)
hibritte yapilabilir. tek otobusle gidebilecegin konuma kadar arabayla gidip, park edip devam edebilirsin
0
foster
(19.05.24)
20 km hiç bir şey değil. ben olsam araba devam ederdim.

edit: he bu dediğim trafik yoksa tabi. diğer türlü toplu taşıma her türlü.
0
biergarten
(19.05.24)
üç vasıta çok yorucu olur. bu vasıtalarda hep ayakta mı gidiyorsunuz?
bi de birinden inip birine binmek de olmayacak. hep bekle bekle..

öte yandan sabah ve akşam trafiğini araçta yaşamak var. kaza riski falan var.

ama yine de trafik yoksa her türlü araba derim. masrafı çok olsa bile.

benim iş 18 km. araba var ama servis olduğu için servisle gidiyorum. hiç o trafiği çekemem. (istanbul anadolu yakası)
0
tabudeviren
(19.05.24)
arabaya sırf yakıt masrafı olarak bakmamak lazım. bunun lastik yıpranması var, bakımı var, sigortası-kaskosu var. bunlar hep maliyet.

istanbul için ya işe yakın eve taşınacaksın yada evine yakın iş bulacaksın.
0
my fault
(19.05.24)
Abi napıyorsunuz 10 git, 10 gelsen bahsediyor. Yok lastik yıpranması falan. Çıldırdınız mı.
0
numlock
(19.05.24)
Makul bir çözüm istiyorsunuz sanırım yanlış anlamadıysam bu durumdaevinizi iş yerinize yakın bir noktaya taşıyabilirsiniz ya da motosiklet, bisiklet, elektrikli scooter gibi alternatif ekonomik araçlara yönelebilirsiniz.
0
doharkoman
(19.05.24)
20 git 20 gel yapıyorum, toplu taşıma kullanıyorum. Hem şoförlük hem trafikte beklemek manasız geliyor, mis gibi toplu taşıma
0
kondansator
(19.05.24)
10 km çok kısa değil mi ya. Büyük şehirler algımızı mı bozdu acaba. 10 km benim markete gitme mesafem :D
0
yenibirgüzelnick
(19.05.24)
20 git 20 gel 40km gittim 2 sene. Trafik olmayan bir rota ise kendi aracımı tercih ederim. Trafik yoracaksa varsa servis yoksa toplu taşıma.
0
cilekli pasta
(19.05.24)
20 hatta 25 km gidiş dönüş İstanbul için son derece normal hatta az bile diyecektim ki araç seninmiş. Onun yakıtını, yıpranmasını falan yetiştiremezsin tabii ki. Mesafe diyorsan normal. Hatta 3 vasıta çekeceğine arabayla git gel derim ama "yetiştirememeye" başladım dediğin anda akan sular durur.
0
nawar
(19.05.24)
Bu kadar mesafe tek vasıtayla toplu taşıma olsa bile arabayla gidilir. Tabii aşırı trafikli bir güzergah değilse.
0
mbond
(19.05.24)
20 km ne ki tabiki yapılır. üstelik 3 vasıta değiştirme alternatifi varsa kesin yapılır
0
paintov
(19.05.24)
20 km az bile. arabasız ben gitmezdim asla. şu an bir araba ortalama kmde 3 tl yakıyor. ayda 1750 tl çok değil. işe de arabayla gitmiceksen arabanın anlamı yok. ben git gel 60 bile yapardım şahsen. bu konfordan kısılmaz. 3 vasıta diyosun bi de işkence resmen. eline geçen ekstra 1000 tlye değer mi? ki toplu taşıma da ucuz değil artık. daha az kalıyodur eline.
0
jelly bear
(20.05.24)
20 km yol değil git gel, tek yön olsa bile önemsiz bir mesafe. hele bir de senin durumda tek yön 10 km diyorsun, yol arabayla 15 dk sürer en çok. daha ne kadar yakın olması ideal oluyor ki sizin için uzun vadede yakın yere taşınmak öneriliyor :D
lastik yıpranması falan denmiş, çıldırdınız mı abi siz?
iddia ediyorum, istanbul'da çalışan nüfusun %95'inin yolu seninkinden daha uzundur.
benim yolum tek yön 23 km, arabayla 30 dk çekiyor. daha yakına taşınmayı düşünmüyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(20.05.24)
10km yol degil+1 bence arabayla gidilesi en iyi mesafe bu. 3 vasita dusunulemez
0
ala09
(20.05.24)
10 km mesafeye bu kadar taşıt değiştirmek durumunda olmak talihsizlik olmuş. 3 ayrı vasıta ile işe gitmek demek; 3 defa vasıta beklemek demek ve bunlara yürümek demek. Sırf yarım saate yakın bu şekilde kaybedersin. Dönüşte de bir yarım saat kaybedersin sana etti 1 saat.

Örneğin haftada 1 kez belki Cuma günleri işe toplu taşıma ile gidebilirsin. Ayda 1 haftalık benzin parandan tasarruf etmiş olursun.
0
Lethe
(20.05.24)
ben her gün 36 git, 36 gel, 72 km yapıyorum. toplam 3 saat. hatta bazı günler trafik çok olunca, 36 km yerine 65 km olan bir yoldan gidiyorum.

10 km gidip gelmek için 90 liralık benzin harcarsınız. toplu taşıma ne kadar tutuyor?
0
co2s2
(20.05.24)
10 km için 3 vasıta değiştirmek çok kötü
0
jülsezar
(20.05.24)
bence arabayla devam et.
0
sizofren06
(20.05.24)
(8)

yüzdeki şişlik nasıl gider ? 30+ erkek

duyurukullanıcısı
geçen gün cildiyeye gittim bunu sormak için, özel kliniğe sallamadı doktor beni. ya tamam belki ölümcül bir hastalık değil ama rahatsız ediyor beni ya. yüzümdeki şişlik geçmiyor.son zamanlarda iş-yoğunluk-beslenme derken yüzüm iki katına çıktı. yanaklar falan filan bombastik bir hale geldi. normal k
geçen gün cildiyeye gittim bunu sormak için, özel kliniğe sallamadı doktor beni. ya tamam belki ölümcül bir hastalık değil ama rahatsız ediyor beni ya. yüzümdeki şişlik geçmiyor.

son zamanlarda iş-yoğunluk-beslenme derken yüzüm iki katına çıktı. yanaklar falan filan bombastik bir hale geldi. normal kilomdan 3-5 kilo fazlayım 85 falanım bu aralar ama cidden yüzüm 3 katına çıktı.

ben bu şişliği indirmek için ne yapmam lazım? cildiyeci insülin direnci vs baktır falan dedi ama ne işe yarıyacak bilmiyorum.birisi şırıngayı soksa yüzüme 5lt su alır yani.

bunun bir çözümü, doktoru vs var mıdır?
0
duyurukullanıcısı
(10.05.24)
Sadece yüzünüz şişmiş olamaz sanki, öyleyse alerjik bir şey olması lazım.

Eğer genel olarak bir şişkinlik varsa, bol su içiyoruz, dışarıdan yemek yemeyi kesiyoruz, ödem attırıcı ne varsa onları yapıyoruz.
0
orangesandsea
(10.05.24)
ödem attırıcı ne var? eczaneden bir şey mi alıyoruz? bu bilmem ne suyu vs içmeler falan bana mantıklı gelmiyor.

ben yüzden şişiyorum nedense.
0
🌸duyurukullanıcısı
(10.05.24)
Ananas, maydonoz ödem atmaya yardımcı şeyler, yeseniz de olur.
0
orangesandsea
(10.05.24)
bence gerçekten bir endokrinolojiye gitmelisiniz gibi. alerjiden ziyade otoimmün bir hastalık belirtisi olabilir, tiroitleriniz olabilir. cildiyenin şeker falan baktır demesinin sebebi bu, muhtemelen o da bu sebepleri düşünmüş olduğu için, iplemediği için değil.
Nerede yaşıyorsunuz?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(10.05.24)
istanbul,

endokrinolojiye veya başka bir doktora gidince ölmezsin diye geri gönderiyorlar beni. o mevzuyu aşamıyorum. tamam da bi kalite artışı bekliyorum yani ben.
0
🌸duyurukullanıcısı
(10.05.24)
Cildiye hekimi ciddiye alınacak bir durum görmediğine göre ve yazdıklarınıza bakılırsa ödem kaynaklı bir şişlik olabilir. Gluteni ve şekeri keserek ödemden de insülin direncinden de kurtulabilirsiniz.
0
doharkoman
(10.05.24)
Tiroidlere baktırın.
0
piotr
(10.05.24)
Glütensiz ve şekersiz beslenmeyi deneyebilirsiniz
0
yumuşatıcı sever
(12.05.24)
(17)

Haç kolye takılmasını garipsiyor musunuz?

morca
Bu ülkede ve Hristiyan olmayanlar tarafından tabii ki bahsettiğim. Genç kız ve erkeklerde son yıllarda çok fazla görüyorum, çoğunluğu gotik görünmek isteyen veya haç takmanın cool olduğunu düşünenler. Haydi onlara öykünme diyelim en basitinden. Peki kendine rockçı diyen 45-50 yaşındaki abilerin bu t
Bu ülkede ve Hristiyan olmayanlar tarafından tabii ki bahsettiğim. Genç kız ve erkeklerde son yıllarda çok fazla görüyorum, çoğunluğu gotik görünmek isteyen veya haç takmanın cool olduğunu düşünenler. Haydi onlara öykünme diyelim en basitinden. Peki kendine rockçı diyen 45-50 yaşındaki abilerin bu tarz kolye veya küpe kullanması? Hristiyan değiller yani dini bir amaç yok kesinlikle. Doğrudan yargılamaktan kaçınma çabasıyla birlikte zihnimde onlarla ilgili bir miktar ilginç bir profil çizilmesine sebep oluyor açıkçası bu. Siz ne düşünüyorsunuz? Yaştan, olgunluktan bağımsız olarak gayet normal mi?
0
morca
(08.05.24)
Türkiye oksimoronluk merkezi olduğu için garipsemiyorum.
0
ferenc
(08.05.24)
22 yasimda erasmustayken, bir gece tren istasyonunda sabahlarken, evsiz bi bulgar teyze onu diger serseri evsizlere karsi korudugum icin bana boynundaki hac ve isa kolyelerini vermisti. Isa kayboldu da haci takarim hala arada. Boyle bi anlami olmasaydi da takardim pasa keyfim oyle istedigi icin. Takanlara karsi bi fikir de belirmiyor. Taki iste süs püs gayet normal. Dini sebeple takilmasindan cok daha anlasilir buluyorum ve bence estetik bi tarafi da var. 30k
0
nic cage
(08.05.24)
Komik geliyor. He isteyen istedigini yapar tabi.
0
logisticsmanager
(08.05.24)
Normal bir ülkede olsam garipserdim. @ferenc çok güzel özetlemiş.
Ama garipsemem sadece beni ilgilendirir. Takmak istiyorsa taksın tabi.
0
Mirket
(08.05.24)
Müslüman için asla olmayacak bir şey haçlı kolye takmak.
Müslüman olduğunu söyleyen ama bunu takanın daha İslam hakkında bilmediği bir çok şey daha vardır.

Hristiyanlık için olmasa bile öylesine veya şekil olsun takmak bir bahane olamaz ve bu şekil hristiyanlıkla özdeş ve onun alametlerinden biri haline gelmiştir.
0
diyecevaplandı
(08.05.24)
inancindan dolayi takiyorsa hic sikinti yok, insanin bir dinin mensubu olarak dogmasi sacma, sonradan din degistirmek istemek normal.

pbur taraftan sadece estetik kaygisi ile takiliyorsa bu zaten oncelikle dini onemi olan bir objeye saygisizlik. ayrica bence dangalaklik, hersey oyuncak degil.

bunu yapan bir arkadasim vardi, yurtdisinda hatun avina ciktiginda oltadaki yem olarak kullaniyordu mesela. gidip en satafatlisini almisti. partiye gore takip cikartiyordu. araplarin partisine gittiginde osmanli tugrasi falan takardi. te allam..
0
cooperr
(09.05.24)
garipsemiyorum. inançsız birisinin takmasını da garipsemiyorum. inanıp taksa daha çok garipserim hatta. cool görünüyor bence. yakıstırıyorsa takabilir. güzel bir şekil bence haç
0
abelardo
(09.05.24)
Bunu takan Z kuşağının bir çogu ne anlama geldiğini bile bilmiyor. Bunu sadece bir aksesuar sananlar bence çoğunlukta. Mesela K-pop denilen akımın peşinden koşturanlarda epey çok kullanılır bu haçlı kolyeler. Sebebi de K-pop grupların boynunda haçlı kolye görmeleri. Özenip bulup aksesuar niyetine takıyorlar. Yaşı yüksek olup da aslında takan dayı ve teyzelerin marjinal görünmek amacıyla taktıklarını düşünüyorum tabi ( Hristiyan degilseler tabi)

Bir ara gamalı haç kolye takan bir z kuşağına bunun ne anlama geldiğini sorduğumda bana şunu söylemişti.

Bilgisayar oyununda görmüştüm hoşuma gitti ondan takıyorum demişti.

O sebeple bence çok anlam yüklememek lazım. Bence isteyen kafasına huni de takıp gezebilir.
0
limonlu eksi
(09.05.24)
Hıristiyan olmayabilir ama hıristiyanlığa sempati besliyor olabilir. şartlar kendisi için olgunlaşsa belki hıristiyan olacak olabilir. bence milletin ne taktığını kafaya takmayı bırakırsak daha iyi olacak.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.05.24)
Valla ben garipseyemiyorum ya :D Ha ama şu var, yansıtmaya çalıştığı tarzı taşıyamıyorsa garip geliyor gözüme evet. Bu her türlü tarz için geçerli. Ama hem karakter olarak, hem görünüş olarak tamamen "o şey" olmuşsa garipsemiyorum. Dinle alakalı hiçbir düşüncem de yok bu arada bunları söylerken, çünkü zaten sizin de fark ettiğiniz üzere dini sembol olarak kullanılmıyor bu. Aklıma bile gelmiyor açıkçası dini açıdan bunu düşünmek.

Haç dini bir sembol olmaktan çok, dini teması olan bir sembol. İçine çok fazla ekstra anlam yükleniyor yıllar boyunca. Örneğin gotik akımlarda haç temelde dini bir simgeden ortaya çıkmış olsa da artık farklı bir ambiyansın parçası aynı zamanda. Şimdi bunu başka neyle anlatacaksınız? Ya da neden buna bu kadar kafa patlatasınız ki? Ortada yıllar boyu içine bir ton imge eklenmiş bir kalıp sembol var zaten. Örneğin aynı durum yin yang sembolü için de geçerli. Bunun gibi tonla şey var. Ama bence burada en önemli nokta haçın imaj anlamında bu kullanımını Hristiyanlar oluşturmuyor zaten. Hatta hristiyanlar bunun böyle kullanılmasına karşı. Yani bu hususu görmezden gelerek yapılacak her türlü çıkarım konuyla alakasız kalıyor bence. Haliyle o haç sembolü hristiyanlık kökenli olsa da "hristiyanca" bir şey asla değil. Olsa da fark etmez de, değil yani.

İnsanların olağan şekilde yaşarken bir felsefi manifesto gibi de dolaşması gerekmiyor bence. Bazı şeyleri sadece yaparsınız. Bizde nedense insanlar her yapılan şeyin derin felsefi bir altyapısı olması gerektiğine inanıyor. Ben uğraşamam şahsen :D ilham öyküleri kitabında yaşamıyoruz sonuçta. Biraz da keyif almaya bakmak gerek.
0
akhenaten
(09.05.24)
Peki o gördüğün insanlar gerçekten hristiyan ise, nasil bu kadar emin olabiliyorsun olmadiklarina sirf bakiş atarak? Hepsiyle tek tek konuştun mu? Sordun mu hayir

Bana sanki senin haç takanlara kıl olma durumun varmış gibi geldi
0
Zetnikov
(09.05.24)
Takanların Hristiyan olduğunu düşünüyorum. Ama Hristiyan değillerse ve onu takıyorlarsa dışarıdan Hristiyan olarak görünmeyi kabul eden kimseler olduğunu düşünüyorum. Bu açıdan bakınca bunu yapan Müslümansa tabii ki pek akla yatan bir hareket olarak gelmiyor.
0
psipsipsi
(09.05.24)
Birleşik Krallık bayraklı tişörtler falan da yer yer moda oluyor. Herhangi bir ülke bayraklı kıyafet giymek için o ülke vatandaşı olmak gerekmiyorsa, haç kolyesi de bence öyle. İnsanları ne giydiği/ne taktığı üzerinden yargılamam pek fazla. Beğenmiştir takmıştır der geçerim
0
nundu
(09.05.24)
muhtemelen bos adamdir der muhabbeti fazla uzatmam. hatta yurtdisinda da oyle. kiyafetinde dini sembol kullanan hangi dinden olursa olsun bos insandir benim icin.

ayrica gercekten hristiyan bir turke bir kez universitede denk gelmistim. bir daha da gelmedim. genelleme yapmak cogu zaman hayat kurtarir.
0
bohr atom modeli
(09.05.24)
garipsemiyorum. garipseyenleri garipsiyorum.
0
paintov
(09.05.24)
Hristiyan olup takanlar için okay gayet normal diyorum ama hristiyan değil de özentilikten takıyorsa bana aşırı basit ve sığ biri izlenimi veriyor.
Ciddiye aldığım insanlar kategorisine sokmam mesela.
0
Gradient_tabanlı_mor
(09.05.24)
Liseden beri takarım ben, o zamanlar kolye takardım şimdi hem küpem hem kolyem var.
İnançsızlığım lise öncesine kadar gider, görsel olarak hoşuma gittiği için takıyorum gayet de seviyorum, hatta asıl en sevdiğim formu ters haç ama bununla yapılmış küpe ve kolyeye denk gelmedim hiç, gelirsem onu da alır takarım.
0
mutekebbir
(09.05.24)
(9)

prag'da ne yenmeli?

bohr atom modeli
selam! 10 gun sonra birkac gun prag'da olacagim. burada yemeden donme denebilecek bir sey var mi, yoksa kafama gore mi takilayim? bunun disindaki turist dostu onerilere de acigim. simdiden tesekkurler!
selam! 10 gun sonra birkac gun prag'da olacagim. burada yemeden donme denebilecek bir sey var mi, yoksa kafama gore mi takilayim?

bunun disindaki turist dostu onerilere de acigim. simdiden tesekkurler!
0
bohr atom modeli
(08.05.24)
kantyna.
0
atacaksinfinke
(08.05.24)
Geleneksel değil fakat Subway tarzı sandviç seviyorsanız mutlaka bageterie boulevard deneyin. Yanında soğuk çayıyla ben çok beğeniyorum. Tavuklu menüleri iyidir.
0
Depik
(08.05.24)
trdelnik. cok sekerli duruyor ama dondurmali meyveli falan baya guzel oluyor
0
Zima Blue
(08.05.24)
Pork knee kesinlikle, koleno galiba adi. Her gittiğimde yerim.
Trdelnik+1
0
logisticsmanager
(08.05.24)
Tredelnik aşırı şekerli bayabilir.

Yiyecekseniz dondurmalı yiyin. Defaultu dondurmalı değil.

Kızılcık soslu et yemeği var üstünde ekmekli falan geliyor o güzel
0
jülsezar
(08.05.24)
slovak ve çek mutfağına özgü en meşhur ve sevilen yemek haluşkidir. eğer güzel yapan bir yer bulursanız bence kesinlikle yiyin.
ayrıca daha detaylı bilgi için youtube'da honest guide'ın videolarını tavsiye ederim. videoları hem uyarı niteliğinde hem tavsiye.
haluşki yemek için bratislava'ya gidiyor olsaydınız çok güzel bir mekan önerirdim ama prag'da bilmiyorum sahiden.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.05.24)
jülsezar'ın dediği yemek svičkova, güzel bence de. Çek muftağının çok fazla yemeği yok ama bramborak severdim ben, bir yerlerde bulursunuz. Bir de ızgara peynirleri var, hermelin. Başta tadı çok garip geliyor ama farklı peynirlere açıksanız sevebilirsiniz. Bu daha bar food tarzı.
0
evrim halkasi
(09.05.24)
wine o'clock.
bi' bakın güzel bi yer.
0
kumandanim
(09.05.24)
Lokal Dlouhaaa çok hoşuma gitmişti. Biraları çok güzel, yerel mutfağa dair seçenek çok.

Cafe Louvre ‘daki peynirli kişi de gönül rahatlığıyla önerebilirim.
0
lüzumsuz adam
(09.05.24)
(5)

Kuru Et Nereden Alınır?

eisberg
Atıştırmalık niyetiyle kuru et almak istiyorum. Sanırım Boşnaklar bu işi iyi yapıyormuş. Bir iki defa şarküteri markalarının ürünlerini aldım ama beğenmedim, üstelik içersinde çok fazla katkı maddesi var. Ankara’da elden alabileceğim ya da kargo ile satan bir yerler var mı bildiğiniz?Danke
Atıştırmalık niyetiyle kuru et almak istiyorum. Sanırım Boşnaklar bu işi iyi yapıyormuş. Bir iki defa şarküteri markalarının ürünlerini aldım ama beğenmedim, üstelik içersinde çok fazla katkı maddesi var. Ankara’da elden alabileceğim ya da kargo ile satan bir yerler var mı bildiğiniz?

Danke
0
eisberg
(08.05.24)
Fiyatları bilmiyorum ama şef Sidar Budak 'ın sitesi. Güvenilir ve kalitelidir
www.etineniyisi.com
0
etna
(08.05.24)
beef jerky istanbul diye aratinca soyle bisey cikiyor:
www.instagram.com

aradiginiz sey "jerky", baya lezzetli doyurucudur, severim..
0
cooperr
(09.05.24)
çeçen köylerine sorun. kuru et olmaması imkansız oralarda. orta anadolu'da rahatça bulursunuz çeçen köyü. kargo ile falan halledebilirsiniz tabii.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.05.24)
kendinizde yapabilirsiniz yazın yapımı cok basit.
www.youtube.com
0
sizofren06
(09.05.24)
beef jerky ile kuru et kesinlikle aynı şey değil. Istanbul'da olsanız pendik sapanbağları'nda her bakkaldan alabilirsiniz mesela. Ankara'da balkan göçmenlerinin sıklıkla oturduğu bir mahalle varsa, oraya gidin.
0
co2s2
(09.05.24)
(14)

sürekli toz, bitmeyen toz :(

tuborg yesili
Ev sürekli tozlanıyor ve ben tozdan nefret ediyorum. Bahar alerjisi ile birlikte beni mahvediyor. Her gün silsem her gün yine toz oluyor. Bu kadarı normal mi?Muhtemelen en büyük nedeni çamaşırı evin içinde kurutmam ama kurutma makinem yok ama almayı da mobil olmam taşınmam gerektiğinden almıyorum (
Ev sürekli tozlanıyor ve ben tozdan nefret ediyorum. Bahar alerjisi ile birlikte beni mahvediyor. Her gün silsem her gün yine toz oluyor. Bu kadarı normal mi?
Muhtemelen en büyük nedeni çamaşırı evin içinde kurutmam ama kurutma makinem yok ama almayı da mobil olmam taşınmam gerektiğinden almıyorum ( ki kullandığım dönem kıyafetlerime zarar da vermişti),benim için en iyi ihtimal evin içinde kurutmak. Odayı sık sık havalandırıp, hava temizleyici çalıştırıyorum ama toz belasından kurtulamadım.

Öneri ve fikir alışverişine açığım.
0
tuborg yesili
(07.05.24)
Çamaşır işini çözemediğiniz sürede o toz hep olacak maalesef. Yeni modellerde ben hiç yipratma vs görmedim, bizim evin demirbaşı gibidir. Gidip de yun kazak atmazsanız sorun olmaz.

Benim de alerjim var; her gün çalışan robot süpürge+ kurutma makinesi+ hava temizleyici ile büyük oranda azalttım evdeki tozu.
0
fraise
(07.05.24)
perdeleri sık sık yıkıyor musunuz_?
0
elorelia
(07.05.24)
3,4 ayda bir yıkıyorum bazen 6da oluyordur
0
🌸tuborg yesili
(07.05.24)
Bir de aklıma geldi; hali kullanıyorsanız onları da ya kaldırın ya da ince/ tüysüz halılar tercih edin. Farkında değiliz ama çok toz tutuyor. Aynı şekilde koltukları da haftada 1-2 süpürmek iyi oluyor.
0
fraise
(07.05.24)
Alerji sorununuz varsa ev içinde çamaşır asla kurutmamanız lazım.

Ama çamaşır kurutmanın toz yaptığını da ilk kez duydum. Doğruysa öğrenmenin yaşı yok derim.
0
Mirket
(07.05.24)
Evde halı yok sayılır yani sadece iki üç hasır ve yün kilim var.

Başka kurutacak yerim yok maalesef. Herkesin ya kurutma makinesi ya da inşaat tozu pisliği olmayacak şekilde balkonu var sanırım :) evde kurutmayı ben de istemezdim ama başka şansım yok.

Evet çamaşırlar toz çıkarabiliyor benim gözlemim bu yönde.
0
🌸tuborg yesili
(07.05.24)
robot süpürge almalısın taşınırken anca 1 koli yer tutar, inanılmaz işe yarıyor hepa filtreli olanına bak ve vakum gücü en az 6000 pa olan modellere yönel.
alerji ve toza birebir.

ek olarak çamaşır inanılmaz toz yapıyor, kuruduktan sonra güneşte sirkelerseniz görülür, kurutma makinası biraz kumaşı yolsada çoğunluk tozunu alıyor kıyafetlerin.

vaktiniz varsa çamaşırları yıkamadan önce sirkeleyin öle yıkatın.
0
eja
(07.05.24)
evde çamaşır kurutulmaz. önce ona başka bir çözüm bulun.
robot süpürge tozla mücadele konusunda müthiş bir yardımcı. hergün çalıştıgında toz sorunu ortadan kalkıyor. bir de ev haliniz mümkünse evde çok eşya bulundurmayın. halı v.s kullanmayın. eviniz müsaitse çamaşır odası ayrı olsun. yattıgınız odada olmasın. bir de evinizin pencerelerini devamlı açmayın. sabahları şöyle birkaç saat açıp havalandırın. onun dışında hep kapalı tutun
0
limonlu eksi
(07.05.24)
fraise +1.
10 senedir kurutma makinesi kullanirim, hicbir yipranma belirtisi görmedim. evde camasir kurutuyorsaniz hem toz olacak o ev, bunun önüne gecemezsiniz, hem de alerjiler camasirlardan ötürü de cosacak.
tasindiktan sonra alin bir tane bence. sürekli tasinmaniz gerekmiyordur diye düsünüyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(07.05.24)
robot süpürgem var sanırım kurutma makinesiz çözülmeyecek.

Çok teşekkür ederim herkese.
0
🌸tuborg yesili
(07.05.24)
Hava temizleme ve nem alma cihazları var. Bazı hava temizleme cihazlarının çamaşır kurutma özellikleri de var gerçi nemi düşürdüğü için çamaşırların oluşturduğu nemi de çeker alır, ben de bunlardan bir tane almayı düşünüyorum.
0
Tutkun
(07.05.24)
Benim gözlemime göre, toz çamaşırlardan değil, dışarıdan geliyor.
Kuru hava, çöl tozu vs.
Hiç kullanmadığım bir oda var, tertemiz.
Hatta temizlikçi giderken tembihliyor, pencereleri açmayın diye :))
Ne yapacağız yani? Ev havalanmayacak mı?
0
pro9it9is9
(07.05.24)
mak iki haftadar bir perdeleri yıkamıyorsanız toz bitmez diyordu insta fenomeni bi temizlikçi abla. o sebeple sordum.
0
elorelia
(08.05.24)
kurutma makinasına yer yoksa Samsung Wd6500t aldım ben yıkama + kurutma 1 senedir kullanıyorum memnunum
0
legalize marijuana
(08.05.24)
(11)

Türkiye'nin Kendi Nükleer Silahı Var Mı?

depresif çocuk
Savunma sanayide göz önünde olan atılımlar var. Peki acaba arka planda atom bombası da yapmış mıyızdır sizce?
Savunma sanayide göz önünde olan atılımlar var. Peki acaba arka planda atom bombası da yapmış mıyızdır sizce?
0
depresif çocuk
(07.05.24)
Yapmamışızdır
0
jülsezar
(07.05.24)
Öyle bir gücümüz olsa hükümet gelene geçene mahallenin delisi gibi sallaya sallaya gezerdi.
0
pianeta
(07.05.24)
Atom bombası için zenginleştirilmiş uranyum ya da plutonyum lazım bunları öyle gizli gizli edinip atom bombası yapmamız çok mümkün değil. Zaten İran'ın da fi tarihinden beri uğraştığı konu bu; Uranyum zenginleştirmek çok zor bir süreç.
0
salihdt
(07.05.24)
Savunma sanayisi atılımları atom bombası ile birlikte kullanmaktan çok uzakta henüz. Yani onlar üzerinden bakacaksak yapmış olmamız imkansıza yakın.

Öte yandan Türkiye'de soğuk savaş döneminde SSCB'yi vurmak için ABD tarafından ülkenin bir yerine getirilmiş/gizlenmiş atom bombası olabilir. Tıpkı SSCB'nin Küba için benzer bir şeyi yapmış olabileceği gibi.

Gerçi nükleer denizaltı diye bir şey var ve bombalar daha güçlü. Artık böyle birkaç üsse ihtiyacı yok. Karadeniz'in dibinde 20 yıl yatsa ruhun duymaz.
0
nawar
(07.05.24)
x.com

neden olmayacagi(ya da izinsiz olmayacagi) ile ilgili bir video ve flood.
0
gule gule
(07.05.24)
Hayir yok. Olamaz da.

Uluslararasi bir anlasmaya göre ( adini unuttum) silahsizlasma, olasi bir savasta cok büyük zarar verememe adina o tarihten itibaren hali hazirda nükleer silahi olmayan ülkeler buna sahip olamazlar.
O sirada hali hazirda nükleer silahi olan ülkeler, iran abd rusya falandi.
Kuzey koreyi hatirlamiyorum.
Sadece o ülkelerin nükleer silah gelistirmeye ve sahip olmaya izni var.
0
robert bosch
(07.05.24)
Dünyada nükleer silahı olan ülkeler;
Amerika
Rusya
Çin
İngiltere
Fransa
Pakistan
Hindistan
Israil(tahmini olarak)
Kuzey kore

5 de anlasmada taninan ülke var;
Rusya, abd, çin, fransa, İngiltere
Bunun dışında yok ve yassah. Uretmeye calisanlar da ambargolar falanla uğraşıyor (iran misal)

Türkiye'de Amerika'nın falan nükleerleri var.
0
logisticsmanager
(07.05.24)
bunun olmasi icin bu alan da uzmanlasmis fizikcilerde lazim, hicbir isim duymadim.
0
durgunfoton
(07.05.24)
atom bombasi yapmak öyle kolay bir sey degil. bugün baslasan, ambargo yemesen, ciddiyetle oturup ugrassan, ölümlü kazalar falan da hizini pek kesmese en az 20-25 yil gerekiyor. sen istedigin atilimi yap, know-how yok bir kere.

öncelikle madenden cikardigin uranyumu silaha takıp atabildigin bir sey degil nükleer silah. dogada bulunan uranyum 238'in, hadi atom enerjisi cok gelismis bir üllke ise platünyum 239"u da say, reaktörlerde zenginlestirilerek uranyum 235 haline getirilerek kullanilmasi gerekiyor. bunu yapacak know-how türkiye'de yok.

türkiye kalkip platünyum zenginlestiremiyor cünkü aninda bomba yapacagi anlasilir ama türkiye uranyum da zenginlestiremiyor cünkü
1. farki bir ülkeden uranyum aldigin an diger ülkelerin haberi oluyor.
2. kendi ülkemizdeki uranyum cevherini cikaracak ve isleyecek know-how yok.

- hadi diyelim yellowcake'i kazakistandan falan getirttik arap ülkelerine para yedirerek. uranyum dedigin madde kenara koyayim dursun diyebilecegin bir sey degil. uranyumu depolamak icin güclendirilmis kursun tesislere, gene bu tesis yaninda basincli su tesislerine ihtiyacin var. bu yapinin sadece insasi uc yil sürüyor. yani senin daha reaktör depon yok, ne bombesi yapiyorsun?

- uranyumu islerken santrifüje sokacaksin ama santrifüje sokmak icin bunu önce cürüfleyeceksin. cürüfleme sonucu uranyum tetraflorür elde edeceksin ki inanilmaz kontrolsüz bir madde bu. bunu handle edecek bir uzmanin yok, bu uzmanlar da öyle iki üc yilda yetismiyor. uranyumu santrifüjlemek de zaman gerektiren bir sey. bir atom bombesi icin 200 kg zenginlestirilmis uranyuma ihtiyacin var ki hadi ambargo falan yemedin diyelim ki tam gaz calisarak ve onlarca santrifüj cihaziyla anca 15 senede falan ulasabilecegin bir kg.

- hadi bunu da yaptilar diyelim. bombayi nah yaparlar. bomba dizayni sorun degil ama o bombanin kalbinde hangi madde ne kadar yatiyor tam olarak bir sir. hicbir ülke bunu paylasmaz. bunu bilebilecek uzmanin ve bir pratigin yok. seneler boyunca yüzlerce arastirma yürütmüs olman gerekiyor bunu yapabilmek icin.

-tüm bu asamaya kadar yaptigin her sey testti. bombe degildi. hadi tüm testleri gecip kazasiz belasiz bombeyi de ürettin diyelim, nasil atacaksin?
senin nükleer füze atacak bir basligin yok ki?

nükleer bombe öyle 3-5 yilda yapilacak bir sey degil. batida atomu ve uranyumu anlamak icin yürütülen calismalar 1800'lerin sonlarinda coktan hiz kazanmisti. abd 1942'de manhattan project'e basladiginda kenarda günümüz degeriyle 30 milyar dolari ve 130 bin calisani vardi. senin ne bu bilimsel know-how'i yaratacak egitimli insan gücün var, ne de bir projeye bu meblaglari ayiracak vizyonun.
birileri bir ara cikip 6 ayda nükleer bombe yapariz falan diyordu ama onlar anca atletle tank durdurdugunu zanneden kesimi inandirir buna.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(07.05.24)
Şu an için kendi nükleer silah teknolojimiz yok zaten bu teknolojiye sahip dünyada sayılı ülke var fakat caydırıcılık için ilerde bu teknolojiye sahip olacağımızı ve olmamız gerektiğini düşünüyorum. Bazı analizlerde Türkiye'nin kardeş ülke Pakistan'dan bu teknolojiyi transfer etme ihtimali yer alıyor Ayrıca geçmişte İncirli Amerikan üssünde 90 adet nükleer başlıklı füze olduğu resmi makamlarca iddia edilmişti
0
doharkoman
(07.05.24)
0
late viper
(07.05.24)
(6)

tek başına japonya'ya gitmek

semaforo de medianoche
daha önce tek başına yurt dışı seyahatiyle ilgili soru sormuştum https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1579299/tek-basina-yurt-disi-gezisi şimdi daha spesifikleştirerek sormak istiyorum. tek başına japonya'ya gitmek sizce pişman olunacak bir hareket mi olur? açık ara en çok seyahat etmek istediğim yer.
daha önce tek başına yurt dışı seyahatiyle ilgili soru sormuştum www.eksiduyuru.com şimdi daha spesifikleştirerek sormak istiyorum. tek başına japonya'ya gitmek sizce pişman olunacak bir hareket mi olur? açık ara en çok seyahat etmek istediğim yer. çok merak ettiğim ve gezmek istediğim bir ülke ama çok uzak ve çok farklı bir kültür (beni cezbeden kısmı da bu aslında). bu ilk kez yurtdışına çıkan ve bunu da tek başına yapacak biri için önemli sıkıntılara yol açar mı?

bir de eylül-ekim gibi gitmeyi düşünüyordum ama bu uzakdoğunun iklimi değişik o mevsimlerde yağmur fırtınadan gezemezsin asla gibi bir şey olur mu?
0
semaforo de medianoche
(07.05.24)
ilk kez yurtdışına çıkan biri için Japonya'da pişman olmazsınız ama zor gelebilir. Tokyo'da bile İngilizce bildiğim halde yer yön bulmak zor olmuştu.

Uzakdoğuda genelde ekvatora yaklaştıkça ve muson iklimi altında kalan yerlerde hava sıkıntılı olabilir. Japonya'da hava kaynaklı çok sorun yaşamazsınız.
0
kaptan memo
(07.05.24)
Japonya'ya gidip bir hafta kalıp dönmek herhalde ucuzundan yapılırsa 100 bin TL civarında tutacaktır.
Bence önce 10-15 bin liralık 2-3 gecelik mesela Belgrad tatili yapın. Kendinizi bir sınayın.

Japonya'ya gitmedim ama çok az insanın İngilizce bildiğini söylüyorlar. Metro hatları çok karışık olsa gerek, alfabe bambaşka, kültür aşırı farklı.
0
michael_knight
(07.05.24)
Tek başına gidebileceğin en uygun yer.
Google maps iyi çalışıyor.
Metro alışınca kolay, çözersin.
Heryer de 7/11 falan var, yemek işi de problem değil.
0
durgunfoton
(07.05.24)
dünyanin en güvenli ülkesi ama ilk defa yurtdisina cikacaksan zorlanabilirsin. dil farkli ama alfabe de farkli. gördügün seyi okuyamayacaksin mesela.
eylül-ekim degil de kasim basi git. japonya'da havalar o dönemde hala cok güzel ve momiji dönemi. yazin asla gitme, gezemezsin. kisi basi japonya'da 2200 euro harcadik 14 günde (ucak bileti, konaklama, yeme icme, alisveris, ulasim, müzeler, kaleler falan heeer sey dahil). hicbir seyden kismadik. yeme icme su an türkiye'ye göre cok ucuz mesela.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(07.05.24)
@michael_knight: yurtdışı seyahati bütçe ve zaman meselesi. ikisi de bende çok olmadığından belgrad'a gidip kendimi sınama fikri biraz lüks gibi. hiç görmediğim bir ülkeye tatile gidiyorsam 2-3 gün kalmak istemem bir kere. belgrad ve tokyo maliyeti kıyaslarsak uçak biletleri açısından 50k fark olacak evet ama kalma gezme masrafı çok farklı değil. yani tokyo'da 100'lük olacaksam belgrad'da da 50'lik olacağım o yüzden çok mantıklı gelmiyor. şartlara göre tokyo planından vazgeçip belgrad/balkanlar yapabilirim ama ikisi birlikte aynı yılda zor biraz.

@konusma: alfabe farklılığı o kadar sıkıntı olabilecek bir şey mi ya? yabancı dil olarak ingilizce biliyorum sadece zaten. yani fransa'ya gitsem de tabela falan okumak için translate kullanmam gerekecek. burada da google translate'in kamerasıyla hallederim çok sorun olmaz gibi geliyor bana. kaldı ki vazgeçersem alternatifim sırbistan orada da alfabe farklı.
0
🌸semaforo de medianoche
(07.05.24)
telefonuna esim indir, internetin olsun sıkıntı yaşamazsın japonyada. tek başında da gayet gezilir, güvenli bir ülke japonya. ben aralık ayında gezdim hava mükemmeldi, ben olsam ekimde giderim, yazın çok sıcak oluyormus üstüne high season daha pahalı
0
monicapp
(07.05.24)
(1)

Hollanda Vatandaşlığına Dönüş ?

KendineAteist
Selamlar babam Hollanda doğumlu 18 yaşına kadar Hollanda'da kalmış hollanda vatandaşıymış. halamlarla yaşıyormuş. halam babamı istememiş ve vatandaşlıktan çıktığına dair babama bir kağıt imzalatmışlar vatandaşlıktan feragat gibi bir şey sanırım.Şimdi sorum babam baskı altında kalarak bilmeden i
Selamlar babam Hollanda doğumlu 18 yaşına kadar Hollanda'da kalmış hollanda vatandaşıymış. halamlarla yaşıyormuş. halam babamı istememiş ve vatandaşlıktan çıktığına dair babama bir kağıt imzalatmışlar vatandaşlıktan feragat gibi bir şey sanırım.
Şimdi sorum babam baskı altında kalarak bilmeden imzaladım ben bunu o zaman diyor vatandaşlığa geri dönme ihtimalim var mı diyor bunla ilgili nereye başvurulur ne yapılır bilgisi olan avukat arkadaşlar var mı acaba?
0
KendineAteist
(06.05.24)
evet, vatandaşlığı geri alabiliyorsunuz. bir sorun yok.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(06.05.24)
(25)

Yurtdisinda hayal kirikligina ugradiginiz sehir/ulkeler?

durgunfoton
Sahsen Seul'u hic begenmedim. yemekleri guzeldi o haric. Kan uyusmazligi mi oldu bilmiyorum. Cok rahatsiz oldum ama neden rahatsiz oldugumu bile tam ifade edemiyorum. Is icin gitmistim. bitse de gitsem diye gunleri saydim.Selanik, bu kadar kotu apartmanlasma Turkiye'de bile yok. Ataturk'un memleketi
Sahsen Seul'u hic begenmedim. yemekleri guzeldi o haric. Kan uyusmazligi mi oldu bilmiyorum. Cok rahatsiz oldum ama neden rahatsiz oldugumu bile tam ifade edemiyorum. Is icin gitmistim. bitse de gitsem diye gunleri saydim.

Selanik, bu kadar kotu apartmanlasma Turkiye'de bile yok. Ataturk'un memleketine yazik etmisler.

Insanlari olarak italya. Bunlar kendini hep sempatik italyan olarak dunyaya pazarliyorlar ama benim tecrubelerime gore hic oyle degiller.
0
durgunfoton
(02.05.24)
"hadi be ne kadar kötü bir ülke/şehir" dediğim, beklentilerimi karşılayamayan bir ülke/şehir olmadı. ama yeterince gezemediğim için hayal kırıklığına uğradığım ülkeler oldu. (sektör nedeniyle doğrudan operasyon merkezine gidip, sağa sola bulaşmadan gittiğim geldiğim çok gezi oldu)

örneğin danimarka, İsveç, norveç, fas, yemen, Arabistan.
0
co2s2
(02.05.24)
amerika'ya ilk gidisimden bu yana 20 sene gecmis. gittigim butun amerikan sehirleri cok buyuk hayal kirikligiydi ilk 5-6 sene. artik degil cunku beklentilerim dusuk. yine de bir iki istisna haricinde hicbiri turist olarak gidilecek yerler degil.

onun disinda oslo/norvec bana isvec ve finlandiya'nin tadini vermedi.
0
hot potato
(02.05.24)
Selanik için ben de aynısını düşündüm, çok güzel bir şehir mahvetmişler.
Seattle; doğasi çok güzel ama şehir pislik içinde.
0
wishmaythşngs
(02.05.24)
NewYork'a ilk gidisim buyuk hayal kirikligiydi, Agustos'da gittik inanilmaz kalabalikti, heryer cop yiginiydi, her yerde sira vardi. Ustune bir de neredeyse kafamiza biri dustu, bir sokak ilerde birisi 10. kattan atladi, ona da sahit olduk. 5 gece kalacaktik, 3 gece sonunda kacarak ayrildik. Sonra ilkbaharda gittim bir arkadasin dugunu icin inanilmaz guzeldi..

Bir yere ne zaman gidecegini bilmek lazim, cok farkediyor.
0
cooperr
(02.05.24)
Singapur. Aslında çok da beklentim yoktu zaten ama inanılmaz yapay ve bomboş bir şehir gibi geldi bana. Biraz da mental olarak çok kötü bir dönemde gitmiş olmam etkilemiş olabilir ama başka bir şehirle/ülkeyle birleştirip gezmedikçe buradan kalkıp Singapur’a gitmek çok anlamlı değil bence.

Kuzey Avrupa’da ilk kez Stockholm’e gitmiştim ve ne arıyordum bilmiyorum ama şehri beğenmeme rağmen biraz beklediğimi bulamamıştım. Nordik ülkeleri Avrupa’nın genelinden çok farklı hayal ediyordum ama çok da bir farkı yoktu. Sonra Kopenhag’a daha beklentisiz gidip orayı daha çok beğendim mesela.

Marsilya ise şok etkisi yaratmıştı bende. Avrupa’da onlarca yere gitmişimdir ama insanları bu kadar tuhaf ve sokakta yürürken bu kadar güvensiz hissettiren başka bir yer görmedim.
0
ms brownstone
(02.05.24)
Aksine selaniğin ruhuna bayıldım ben. Geceleri hareketli, insanları gülen yüzlü. Yapı stoğu eski ama balkonlar harikulade.

Benim beğenemediğim yer sanırım malmö oldu. Bu ne ya diyip geri döndüm.
0
wild honey suckle
(02.05.24)
berlin, oslo, brüksel
0
duyurukullanıcısı
(02.05.24)
Milona çok sıradan bir Avrupa şehriydi.
0
HellKeePer
(02.05.24)
Üsküp.

İlk defa yanımda biriyle gittim. Tek gitmiş olsaydım bayardı cidden.
0
put it in your appropriate place
(02.05.24)
Belgrad
0
Amaranta ursula
(02.05.24)
Bahamalar ve Küba tam bir sefalet içindeler videolardaki gibi asla değil. Rabat ve Marakeş hatta genel olarak Fas tam bir turist trap ülke. İzlanda da bence çok abartılıyor araba kiralayıp 3 günde koca ülkeyi gezmiştik ama doğası hariç hiçbir özelliği yok o kadar yola ve masrafa değmez.
0
iwasbornonamountainside
(02.05.24)
Amerika'nın iç bölgelerinde downtownlar evsiz doludur ve ortam çok salaştır. O an Türkiye zenginmiş falan diye düşünüyor insan
0
ferenc
(02.05.24)
beklentinle alakalı biraz. yani üsküp'ü pek beğenmedim. tam tersi olarak batum'u berbat bekliyordum ama iyiydi. mesela milano'dan beklentin yüksekse hayal kırıklığı yaşarsın
0
paintov
(02.05.24)
Viyana.
Millet nesini övüyor anlamış değilim, herhangi bir Avrupa başkentinde olmayıp burada olan hiçbişi yok. Şehrin bi özelliği yok yani.
Avrupa'nın Ankarası.
0
Bruce
(02.05.24)
Ben her yeri olduğu gibi kabul ederim fakat beni rahatsız eden bazıları için

Paris: Kötü kokular fareler evsizler yerlerin pis olması

Bakü: Yeme içme imkanları sınırlı normal yemek yenebilecek yerler fahiş fiyatlı ucuz yerler ise çok pis hiçbir standardı yok bazı bölgeler hariç otellerde dolandırıcılık var.

ABD'nin çeşitli şehirleri: Uyuşturucu bağımlıları, evsizler, güvenlik sorunu, pislik

Napoli: Seyyar satıcılar, sigara isteyenler, tacizciler, hırsızlık, güvenlik sorunu
0
doharkoman
(02.05.24)
çok büyük beklentiyle gitmedim zaten ama brüksel aşırı tırt gelmişti ilk gittiğimde. sonraları iş için vs defalarca gittim ama hala benim için berbat bir şehir.
0
scudman1
(02.05.24)
dallas. dumduz banliyo sehir.
paris, bruksel. paris'i ben anlamamis da olabilirim icine giremedigim yonleri olabilir. yine de londra ve berlin'e kiyasla hayal kirikligiydi.
0
antikadimag
(02.05.24)
15 seneden fazladır avusturya'da yaşıyorum. avrupa'da ayak basmadığım ülke kalmamıştır. sadece öyle belli başlı şehirlerden ziyade kuş uçmaz kervan geçmez köylerine kadar girmişimdir çoğu ülkenin.
benim için en büyük hayal kırıklığı dresden ve berlin.
doğu avrupa bloğunu sevmem mesela ama orada hayal kırıklığı yaşamadım. o beklediğim bir durumdu.

pozitif anlamda şaşırtan ülke ise arnavutluk'tu. çok tatlı, çok rahat, çok misafirperver insanlarla karşılaştım.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.05.24)
Londra tabii ki, 3. dunyadan ne kadar gereksiz varsa gelmis.

Ek olarak baslik sahibine katiliyorum, en hazetmedigim millet Avrupa'nin kekolari Italyanlar. Bagira bagira konusmalar, edep adap bilmemeleri, erkeklerinin macolugu uzar gider. Adamlarin profesoru ders anlatirken cumlesini yarida birakip mendiline var gucuyle sesli sumkuruyordu, hicbir sey olmamis gibi devam ediyordu
0
freedonia
(02.05.24)
Yunanistan, severim aslında sadece hayal kırıklığımın sebebi, 90larda it dalaşı falan olurdu ben de Türkiye gibi bir ülke imajı vardı. Çirkin, kötü değil ama fakir, düzensiz.

Paris’te havaalanından merkeze giden otobüs bir mahalleden geçti, bildigin açık kasap vardı, keçiyi de asmışlar sarkmış falan. Dolap dışında. Şok geçirmiştim.
0
spherical
(02.05.24)
Avrupada gezdiğim şehirlerde hiç beklentimi karşılamayan olmadı sanırım. Çünkü şehre gitmeden önce hepsiyle ilgili iyi kötü bilgim vardı ve ne bulacağımı biliyordum. Görece az beğendiklerim veya bayıldığım şehirler tabii ki var ama beklentim altında kalan şehir yok. Beklentimin üstüne çıkan Budapeşte vardı mesela, güzel şehir bekliyodum ama büyülenmiştim ilk görünce.

Burda yazılanların da çoğu bana tuhaf geldi. Bir İzmirli olarak, Selanik İzmir'in daha iyi yapılanmış, ufak ve sevimli hâli gibiydi mesela. İtalya halkından tanıştığım herkes çok tatlıydı, Brüksel genel olarak çok sövülen bir şehir ama abartıldığı kadar kötü değil diye düşünüyorum, Paris klasik lümpen Paris halkını saymazsak olağanüstü bir şehir. Yani biraz beğenmemek için beğenilmemiş gibi geldi bazı yerler burada yazılan :)

Beklentimi karşılasa da pek beğenmediklerim;

Oslo, yani yaşamak için müthiş de turist olarak mehh

Minsk, beklentim yoktu ama insanları biraz sinir bozucuydu, bi de bomboştu şehir kocaman caddelerde insan yoktu

Göteborg, bak bu gerçekten en beğenmediğim şehir olabilir ama buraya dair de beklentim yoktu. Yol üstünde geçerken 2-3 saatliğine uğramıştık. Sadece hayatımda gördüğüm en çirkin Poseidon heykelini hatırlıyorum :D bi de sokak başı nargile kafe vardı

Sofya, buraya da kısa süreliğine uğramıştık ve çok beklentim yoktu ama pek keyif vermemişti

Avrupa dışındaki kıtalara gitmedim o yüzden bilmiyorum ama Avrupa'daki klasik şehir yapılanmasını seven biri için hayal kırıklığına uğramak zor yani. Tüm şehirler üç aşağı beş yukarı benziyo işte birini seven hepsini sever :d
0
nundu
(03.05.24)
new york ve singapur. para verip gitmeye degmez.
0
The_Lollok
(03.05.24)
Bu konuda yabancilarin agiz birligi edip de yazdigi sehir Paris'dir. Adamlar nasil pazarliyorsa herkesde oyle bir beklenti oluyor ki karsilamalari mumkun olmuyor.
0
turkuaz
(03.05.24)
Sofya. Terkedilmis gibiydi zaten, karanlik cokunce hepten bosaldi, sehir multeci ve cingenelere kalmis.

Cenova da cok garipti, ara sokaklarda bolca Afrikali multeci, g.amerikali fahiseler, u.saticilari falan. Polis icin cantada keklik iste. Sokaktan topla gorut hepsini temizle, meden musaade ediyorsun? 10 sene once de boyleydi. hala ayni old town'daki ara sokaklar.

Italyanlar+1. Istisnasiz her tren yolculugumda bagira bagira tum vagonu inleten biri cikiyor.
0
speedy
(03.05.24)
cok yer gördügümü düsünmüyorum ama gördüklerim arasindan: danimarka

yemekleri, baliklar haric, cok kötü. ekmegin üzerine bir seyler koyup yiyorlar. öyle yemek mi olur kgjhf
herkes sahane görüyor. ince, uzun, sarisin, iskandinav tarzi giyim vücutlarina cok yakisiyor. gel gelelim ki cok da cimriler ama. icki disinda bir seye para harcamak istemiyorlar. bir tane adam yanimda firinciyla 3-5 kron icin kavga etmisti ve saygisiz da davranmisti.
0
robert bosch
(03.05.24)
(2)

küflenen ajvar

air
ya bu tarz içeriklerin üstünü güzelce düzeltip böyle bir miktar zeytin yağı koyarsak küflenmeyeceğini öğrenmiştim annemden vaktiyle. annem salçayla yapıyordu tabi.neyse günümüze gelirsek; ajvar kavanozundan bir miktar aldım tükettim, sonra temiz bi kaşıkla güzelce düzeltip üstüne sızma zeytin yağı d
ya bu tarz içeriklerin üstünü güzelce düzeltip böyle bir miktar zeytin yağı koyarsak küflenmeyeceğini öğrenmiştim annemden vaktiyle. annem salçayla yapıyordu tabi.

neyse günümüze gelirsek; ajvar kavanozundan bir miktar aldım tükettim, sonra temiz bi kaşıkla güzelce düzeltip üstüne sızma zeytin yağı döktüm ve sıkıca kapadım kapağını. 1 hafta sonra bir daha açıp kullandım ve tekrar kapattım. sonra bir hafta sonra tekrar açtım ama bu sefer böyle beyaz topçuk gibi oluşum gördüm bir iki tane. bayaa küf gibi duruyor.

neden oldu bu şimdi böyle? buzdolabında uzun süre gitmesi gerekmiyor muydu bunlar? farklı bir şey mi yapmam lazımdı. tek yaşıyorum öyle çok bir şey tüketmiyorum, hani açtığım bi kavanoz sos vs uzun süre gidiyor. o yüzden soruyorum.
0
air
(01.05.24)
o topçuk gibi oluşumun küf olduğuna emin misiniz öncelikle? zeytinyağı donan bir madde ve gördüğünüz katılaşmış yağ da olabilir. bir ey demek zor.
ama üstünü yağla da kapasanız, bu koruma metodu gıda maddesinin hiç küflenmeyeceği anlamına gelmiyor. sadece ömrünü uzatıyorsunuz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(01.05.24)
Küfleniyo olması falan iyi. Demekki basmamışlar kimyasalı.
Ama zeytinyağı tekliğini her seferinde uygulamanız lazım.
Üzeri açıldığı anda hava ile temastan dolayı küflenir. Kahvaltıda yiyip sonra tekrar üstünü düzeltip zyağı eklemek lazım.
0
zimbirik
(01.05.24)
(11)

hatırladığınız en eski anı kaç yaşınıza ait ve neydi?

tabudeviren
örneğin: dört yaşındaydım babamla lunapark'a gitmiştik.
örneğin: dört yaşındaydım babamla lunapark'a gitmiştik.
0
tabudeviren
(30.04.24)
4 yas, 99 depremini hatirliyorum ve sonrasinda ev saglam olmasina ragmen cadirda kaldigimiz gunler.
0
gule gule
(30.04.24)
3 veya 4 yaş. Giriş kattaki evimizin pencere korkulugunda ağladığımi hatırlıyorum. sokakta ayı oynatiyorlardi.
0
cukur
(30.04.24)
3-4 yas, video olarak degil ama cogunlukla fotograf olarak.
video 5-6 yasindan sonra basliyor.
0
cooperr
(30.04.24)
2 yaş. Babam ve bir arkadaşı pinpon oynuyorlardı. Düşen topun peşinden koşuyordum.
0
Bluesque
(30.04.24)
13-14 aylık evdeyken dışarı bakıp su akıyo demiştim. aaa çocuk konuştu diye evdekiler sevinmişti bunlar neye seviniyor diye bakmıştım.

daha net olan bir anı da 2.5 yaşındayken kardeşimin doğumu, bir süre annanemlerde kalmamız ve eve dönerken kardeşimin metal beşiğini söküp arabanın bagajına yüklememiz. ama asıl net olan kısım uzun süre sonra ilk defa eve girince hissedilen yabancılık ve bunu daha önce tecrübe etmediğimi fark etmem. sonra büyük bir kahverengi örgü sepet içinden oyuncaklarımı çıkarıp bir radyo ile oynuyorum.

bunlar gibi çok var ama bir süre sonra çoğu anının kendisi değil de hatırlaya-hatırlaya oluşan kopyaları gibi.
0
orpheus
(01.05.24)
Yaşı bilmiyorum ama annemin beni ayağında salladığını hatırlıyorum, bir de ablamın bana karyoladan nasıl çıkılacağını öğrettiğini hatırlıyorum.
0
mirty
(01.05.24)
dört yaş, babamı evin penceresinden bekliyordum, yağmur yağıyordu , nasıl eve gelecek diye ağladığımı hatırlıyorum.
0
peri harfler narla
(01.05.24)
3-4 yas. Bana yeni bir ayakkabi almislar ancak yagmur yaginca alti camur oluyor, merdiven basamaklarinin girisinde yere ters bir bicimde bir kurek demiri sabitlenmis, bizimkiler bana ayakkabimi orda nasil temizlemem gerektiginiz anlatiyorlar.

Bir de, otobuse biniyoruz, yan koltukta oturan kadin cocuguna muz veriyor, ben de ona bakiyorum, kadin dayanamayip bana da veriyor. Babam ona tesekkur ediyor.
0
va
(01.05.24)
2 yasimi hatirliyorum. dedemle birlikte uyurken kalp krizi gecirmis. uzerine beyaz carsaf serdiklerini ve bicak koyduklarini hatirliyorum

bi allahin kuluda bu cocuk burada ne yapiyor deyip uzaklastirmamis
0
foster
(01.05.24)
4 yaşımı hatırlıyorum. meşhur 87 istanbul kışını hatırlıyorum. çatı tamamen kar dolmuştu
0
abelardo
(01.05.24)
2.5 yaş.
yazın fethiye'de club tuana var, orada kalıyorduk. kaldığımız odanın balkonuna küçük bir kedi gelmişti. ona benim sütümden vermiştik.
bir sonraki gün o otel odasında ben yatakta uzanmış süt içerken babam banyoda traş oluyordu. jiletle yüzünü kesmişti.
ilk iki anım bu ikisi.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(01.05.24)
(6)

Barcelona'da denize girilir mi? (mayıs sonu)

tchuck
havaya baktım geçen sene 20 dereceyi zor geçmiş, ben sıcak iklim sanıyordum barcelona'yı. izmir mayıs sonu 35leri görür, bunlar 25 göremiyor. sizce denize girilir mi? ona göre plaja dair bir şey alacağız ynaımıza veya almayacağız.gece hayatı için de apaçi olmayan (genelde nasıl turistler bize gelinc
havaya baktım geçen sene 20 dereceyi zor geçmiş, ben sıcak iklim sanıyordum barcelona'yı. izmir mayıs sonu 35leri görür, bunlar 25 göremiyor. sizce denize girilir mi? ona göre plaja dair bir şey alacağız ynaımıza veya almayacağız.

gece hayatı için de apaçi olmayan (genelde nasıl turistler bize gelince en dandik yerlere gidiyorlar bilmedikleri için, aynı mantık) önerileriniz var mıdır?
0
tchuck
(30.04.24)
Girilmez. Mayista havanin 30+ oldugu egede bile deniz suyu soguk oluyor.
0
hot potato
(30.04.24)
mayıs sonu için mi soruyorsunuz? oralarda o tarihlerde hava 22-23 civarı olur genelde suya pek girilmez. zorlarsan girersin tabi de keyifle takılmalık hava olmuyor yani. barcelona zaten bizim istanbul enleminde falan ve daha serini. sıcak olsun yüzelim falan derseniz malaga civarına inmeniz gerekir, mallorca - valencia falan oralarda güzeldir. top 30 plajlarına bakarsanız çoğu buralardandır zaten ama mayıs için direkt buralar bakılabilir diye akla ilk geldi. onun harici o mevsim sokakları şehri gezmek için en ideal tarihtir. su için değil pek bence
0
avatar is back
(30.04.24)
ben de ayni seyi mallorca icin soracaktim.
0
bohr atom modeli
(01.05.24)
soğuk olur hocam, bir de barcelona'nın denize pek iyi değil normal zamanda bile
0
mysql34
(01.05.24)
mayıs sonu barcelona'da denize girilir. su ne kadar soğuksa o kadar güzel oluyor. barcelona izmir kadar sıcak değil. izmir kadar güneyde de değil, kıyas yapacaksanız istanbul ile kıyaslayın, aynı enlem üstündeler.
denize girmek için de barcelona yerine girona taraflarını tercih ederim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(01.05.24)
ben girmistim mayis sonu denize. soguk oluyor ama buz gibi degil. hava sicakken girilebilir. kisinin hassasiyetine bagli :) barcelonata tarafi deniz guzel degil bu arada. daha kuzeylerde girmeye calis. ama ispanya guneyinde denize girmek daha mantikli tabii mayis'ta.

gece hayati icin secenek cok. bar ve tapas bar dolu her yer. La Rambla'dan asagi yuruyun. Raval veya Gothic taraflarinda guzel yerler bulursunuz. Ara sokak barlari daha iyi olur. Yol ustundekiler kazikci olabilir. deniz kenari yerler de kazikci.

club olarak sunlara gittim (techno icin):
razzmatazz
apolo/nitsa
input
the garage of the bass valley

ses sistemi en iyi "input" idi.
bir de haftasonlari outdoor elektronik muzik etkinlik olarak "Brunch Electronik Barcelona" var. denk gelirseniz guzel olur.
0
ermanen
(01.05.24)
(4)

Sivrisineklere kesin çözüm

etna
Önerileriniz var mı? Doğal kokulu şeyler filan işe yaramadı. Evde bebek var, kesin çözüm yok mu?Bu mavi ışıklı aletlerin en iyisi hangisi?
Önerileriniz var mı? Doğal kokulu şeyler filan işe yaramadı. Evde bebek var, kesin çözüm yok mu?
Bu mavi ışıklı aletlerin en iyisi hangisi?
0
etna
(28.04.24)
Tabağa türk kahvesi koyup yakın. Tütsü gibi yanacaktır. Açık alanda da işe yarar.

Bir de bebeğin yatağına veya arabasına cibinlik koyun mümkünse, eticaret sitelerinde var.
0
alfired
(28.04.24)
camlara tel tabii ki.
kiracı mısınız, yatırım mı yapmak istemiyorsunuz eve?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(28.04.24)
mavi ışıktan ben fayda görmedim ama gören yazar sanırım.

son gördüğüm şey şeffaf poşet içine aluminyom folyo kırıştırıp veya demir para koyup su ilave edip pencere üstüne asmak.

en mantıklısı tabi ki sineklik olur.
0
janderzel zartanyan
(28.04.24)
Cibinlik
0
doharkoman
(29.04.24)
(6)

İtalya-Roma'ya giden gezi rotasına bakabilir mi?

dedeminhirkasi
Roma'da 3 gün için aşağıdaki gibi bir rota hazırladım. Aslında 3 gün de değil 2.5 gün demek daha doğru. Bu rotayı haritada yer aldığı gibi sayı sıralamasına göre takip edeceğim.Kafama takılan 2. ve 3. günler haricinde ilk roma'ya geldiğimiz 1. gün. Uçak 13:45'de iniş yapacak. Benim otele varmam her
Roma'da 3 gün için aşağıdaki gibi bir rota hazırladım. Aslında 3 gün de değil 2.5 gün demek daha doğru. Bu rotayı haritada yer aldığı gibi sayı sıralamasına göre takip edeceğim.
Kafama takılan 2. ve 3. günler haricinde ilk roma'ya geldiğimiz 1. gün. Uçak 13:45'de iniş yapacak. Benim otele varmam her şey yolunda giderse öğlen 15.00 gibi olur. Hadi buna akşam 16.00 diyelim.
1. Gün için fotoğrafta gördüğünüz güzergah uygun mu? Mesela o rotanın gezilip görülmesi ortalama ne kadar sürmektedir.
Yoksa ilk gün için tavsiyeniz veya diğer günleri de baz alarak şu rotayı şuna kaydır da diyebilirsiniz belki...
4. Gün ise floransa ya geçeceğim 2 günlüğüne sabah trenle gitmeyi düşünüyorum fakat roma da fakit geçirip akşama da varabilirim oraya önerilere açığım
Teşekkürler.

hizliresim.com
0
dedeminhirkasi
(28.04.24)
Selamlar, başıma bir şey gelmeyecekse eğer kolezyum ve forumu ayrıntılı gezmek bana gereksiz geliyor. Dışarıdan daha güzeller bana kalırsa :) geçen yıl sıcakta beynim pişerek forumu gezerken bunu düşündüm ne yalan söyleyeyim. 2.gün biraz yoğun geldi, Borghese özellikle yormuştu beni. Vatikan için bi gün ayırmanız iyi olmuş. Ben Roma’ya bayılmadığım için genel olarak (yemekler güzel ama) ve Floransa’yı da aşırı beğendiğimden 4. günü Roma’ya ayırmazdım:) İyi tatiller şimdiden.
0
blueprints and cigarettes
(28.04.24)
@ blueprints and cigarettes cevap için teşekkürler.
Aslında bizim de niyetimiz zaten kolezyum ve forumu ayrıntılı gezmek değil. Beni strese sokan büyük ihtimalle bizim havalimanindan inip otele giriş işlemlerinden sonra 1. Gün şehri gezmeye baslayisimiz 17.00 yi bulacak. Bu saatten sonra bu 1. Gündeki yerler gezilir mi yoksa aralarındaki mesafe çok mu?tahminen içerlerine girmeden vakit geçirmek istesek yeterli olur mu? Kimisi de kolezyumun akşam daha güzel olduğunu söylüyor.
0
🌸dedeminhirkasi
(28.04.24)
aslında 1. günün oluru var ama özellikle ilk 3 yakın. zaten roma forumu kolezyumun çok yakınından başlıyor girişi ama içerisi geniş. özellikle forumun. zaten ayrıntılı gezecek bir şey yok ama gelmişken görmek için içeride yürüseniz bile vakit alacak.

ve giriş biletinizi aldınız mı ? forum + kolezyum + paletine hill tek bilette.

geç saatte varacağınız için son giriş saatlerine bakın. kolezyumun ayrıca gece giriş bileti vardı ama yorumları okuduğumda dışarıda 1 saat gereksiz bilgi aktarıyorlar diyorlardı rehberli giriş için, rehbersiz de yoktu galiba gece girişi.
0
jülsezar
(28.04.24)
İçeri girmeden yeterli olur bence. Zaten içeri girmek, sıra beklemek falan baya zaman alıyor. Akşam gezmek daha keyifli olur kolezyum daha güzel görünüyor bence. Siz ilk gün, ilk üç noktayı görürsünüz en kötü ihtimalle.
0
blueprints and cigarettes
(28.04.24)
aslında bilet varsa sıra beklemiyorsunuz kolezyumda, forumda sıra olabiliyor

foruma da girmeden çok bir şey gözükmez arkadan falan forumu gören yerlere gitmek gerekir.
0
jülsezar
(28.04.24)
eğer sanat tarihi ya da mimarlık tarihi bilmiyorsanız, para verip de kolezyuma ya da bir katedrale girecekseniz, küçük bir tur ya da audio guide alın biletle beraber. yoksa hiçbir şey anlamadan boş boş bakar çıkarsınız.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(30.04.24)
(5)

bu yelek ceketi nereden bulabilirim?

lazylibra
merhaba. fred again'in giydiği bu çiçek desenli yelek ceketi ya da bu tarzda bir ürünü nereden bulabilirim acaba? giydiği ilgili video linkini de aşağıda paylaşıyorum.https://hizliresim.com/6s5ca20https://www.youtube.com/watch?v=c0-hvjV2A5Y
merhaba. fred again'in giydiği bu çiçek desenli yelek ceketi ya da bu tarzda bir ürünü nereden bulabilirim acaba? giydiği ilgili video linkini de aşağıda paylaşıyorum.

hizliresim.com

www.youtube.com
0
lazylibra
(27.04.24)
bulamazsanız diye diyorum, buna nakış denir. instagram'da çok fazla nakış yapan var, iletişime geçerseniz gözünüze kestirdiğinizle istediğiniz bir yeleğe de işletebilirsiniz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(27.04.24)
İlk anda "annesi örmüştür" diye düşündüm.
0
prole
(27.04.24)
@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim mesaj attım hocam

@prole bize de öyle ören olursa çok makbule geçer aslında :d
0
🌸lazylibra
(28.04.24)
terzi :)
0
janderzel zartanyan
(28.04.24)
bulmasan daha iyi :(

h&m'de bulabilirsin ama
0
robert bosch
(28.04.24)
(5)

İstanbul içinde tiroid cerrahı doktor önerisi olan var mıdır? (Acil)

psmstc
Eşimin tiroidlerinde küçük boyutta 3 mm bir nodül çıktı. Tsh’ı düşük. T3 T4 değerleri ise yüksek. Ultrason çekildi. Kan tahlili istendi. Süreç nasıl işliyor? Ve özel hastahane ve doktor tavsiyeniz olur mu? Şimdiden çok teşekkürler...
Eşimin tiroidlerinde küçük boyutta 3 mm bir nodül çıktı. Tsh’ı düşük. T3 T4 değerleri ise yüksek. Ultrason çekildi. Kan tahlili istendi. Süreç nasıl işliyor? Ve özel hastahane ve doktor tavsiyeniz olur mu?


Şimdiden çok teşekkürler...
0
psmstc
(27.04.24)
Tiroit için en iyi cerrah Yusuf Bükey'dir. 2019 senesinde ameliyatımı ona olmuştum. Sonraki kontrollerimde endokrinoloji için hem yaşadığım ülkedeki hastaneyi hem de Metin Özata'yı tercih ettim.
Avusturya'daki hekimler bile ameliyatın me kadar güzel yapıldığına bakıp bakıp şaşırıyorlar.
Panik olacak bir şey yok.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(27.04.24)
Yeditepe universitesi Erhan Aysan. Annemin tiroid ameliyatini yapmisti gecen sene.
0
passive aggressive
(27.04.24)
Nodül olması illa ameliyat olması gerektiği anlamına gelmiyor. Biyopsi istenip, sonuca göre hareket edilebilir. Ama küçük olduğu için istemeyedebilirler biyopsiyi, takip edelim denilebilir. Tiroid hormon değerleri için levotiron, euthyrox vb. ilaca başlatabilirler.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(27.04.24)
ilk cevabımın devamını vereyim.
size henüz ultrason istendiği dışında bir şey denmemiş. cerrah arayışına geçmeniz yersiz ama süreç şöyle işliyor:
önce nükleer tıp uzmanı bir ultrason alacak. ultrason sonuçlarını alıp endokrinoloğa gideceksiniz. ultrason ve kan tahlilleri değerlendirmesine göre gerek görürse endokrinolog ince iğne biyopsisi isteyecek. ince iğne biyopsisi için tekrar nükleer tıbba gideceksiniz ve sonuçları tekrar endokrinoloğa götüreceksiniz. biyopsi sonuçlarına göre ameliyata karar verilebilir.
şayet ameliyata karar verilirse tekrar nükleer tıbba gidip ameliyat için detaylı hazırlanacak bir ultrason çekileceksiniz ve o sonuçları ameliyat olacağınız hekimle paylaşacaksınız (cerrah ilk kez burada devreye giriyor).
ameliyat sonrasında doku patolojiye gönderilecek. patolojiden gelecek sonuçlarına göre de (bunu size cerrah söyleyecek ve burada cerrahla olan işiniz bitecek) radyoiyot, halk tabiriyle atom tedavisi olup olmayacağına karar verilecek. radyoiyot tedavisini bir hastanede nükleer tıp biriminden alacaksınız. sonrası da var ama şimdilik bu kadar bilmeniz yeterli.

ultrason ve ince iğne biyopsisi için bağdat caddesi'nde İbrahim Gözükara var. onu önerebilirim. avrupa yakasında nişantaşı'nda da Nuri Tenekeci var. her ikisi de çok iyi doktorlar.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(27.04.24)
Dr. Erhan Ayşan'ı ben de tavsiye ederim.
0
old possum
(28.04.24)
(8)

Evcil Hayvan Sigortası Yaptıran Var Mı?

ofelia
Selamlar, evcil hayvanı olanlar bilir, veteriner ücretleri çılgınlık seviyesinde.Ben kayınbiraderim veteriner hekim olduğu için iç-dış parazit gibi ciddi maliyet kalemlerini ücretsiz hallediyorum, aşılar da aynı şekilde. Ama aynı şehirde olmadığımız için acil durumlarda yakınlardaki hayvan hastanesi
Selamlar, evcil hayvanı olanlar bilir, veteriner ücretleri çılgınlık seviyesinde.
Ben kayınbiraderim veteriner hekim olduğu için iç-dış parazit gibi ciddi maliyet kalemlerini ücretsiz hallediyorum, aşılar da aynı şekilde. Ama aynı şehirde olmadığımız için acil durumlarda yakınlardaki hayvan hastanesine gidiyoruz.

Geçenlerde zehirlenme tehlikesi ile gittik, 2700 lira tuttu söylemesi ayıp, kusturma, mide koruyucu ve vitamin yapıldı. Benim dünyalar güzeli kızımın canı sağ olsun, yeter ki iyi olsun ama bugün en kapsamlı pet sigorta paketi bile 5200 lira.

Ben de dedim ki acil durumlarda bu belirsiz maliyetlerle ya da fiyatların şoke eden kötü sürprizleri ile uğraşacağıma yılda 3-5 bin lira taksit taksit ödeyeyim kafam rahat olsun.

Ne dersiniz? Yaptıran var mı? Memnun kaldınız mı?_
0
ofelia
(26.04.24)
evcil hayvan sigortasi tam bir dolandiricilik isi. onun yerine her ay kenara para at altin hesabina daha iyi.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(26.04.24)
arkadasim yaptiriyor, oneriyor. biz yaptirmiyoruz simdiki sorunumuz icin 50k gibi bir hesap bekliyoruz:/ hem yatis hem ameliyat icin. umarim daha uste cikmaz ama kesinlikle faydasini gorursunuz. zaten ic dis da kapsayan vardi bildigim kadariyla (1 kerelik olabilir)
0
ala09
(26.04.24)
11 senedir iki kedi bakıyoruz, tekir. biz yaptırmadık ama malum yaş aldıkça sağlık sorunları baş gösteriyor. dediğiniz şekildeyse ve içerisinde bir dolandırıcılık yoksa çok mantıklı gözüküyor.

7-10 gün veterinerden çıkamadık idrar yollarıyla ilgili 17 bin lira hesap çıkardılar. bize özel uygun hali bu şekildeydi.
0
gule gule
(26.04.24)
neden dolandırıcılık dendiğini anlamadım, bir arkadaşım zürih sigortadan yaptırmış, veterinerde ödemelerini yaptıktan 4 gün sonra da sigorta şirketinden parasını almış.

ki zürih en başta söylüyor. anlaşmalı veterinere giderseniz ödediğinizin yüzde 80'ini, anlaşmalı olmayan veterinere giderseniz yüzde 60'ını karşılarım diye.
0
🌸ofelia
(26.04.24)
@ofelia, bugün zaten bir veterinere iki kez selam verseniz en kapsamlı yıllık dediğiniz ücret çıkıyor karşınıza. bundan dolayı tereddüt ettim, güveniyorsanız yaptırın.

bu duyuruyu okuduğumdan beri ben de araştırıyorum internette gayet uygun gözüküyor.
0
gule gule
(26.04.24)
Ben yurtdışında çok arastirdim. Şimdi Türkiye fiyatını bilemem ama kendi bildiklerimden yazayim;
- her şeyi karsilamiyor. Misal köpeğin genetigi/dogumdan olusmus olabilecek şeyleri. Misal kalça sorunu falan.
-max 8 yaslarina kadar falan devam ediyor. Belli noktadan sonra uzatmiyorlar. Buna ek olarak belli yaşın üstüne de baslatmiyorlar.

Bu noktada biz hanimla şimdilik kenara para koyma diyoruz. Ama Türkiye'deki belki farklıdır. Içinde yazanlari okumak lazım. Çünkü kopeklerde/kedilerde asıl sorun yaslaninca.
0
logisticsmanager
(26.04.24)
2 kedim var, yaptırmadım. Büyük bir sorunda kafamda harcayabileceğim belirli bir meblağ var. Fazlasını düşünmüyorum. Bunu dışında premium mama önlerinde, evde sınırsız erişim ve oyun arkalarında. Gerisi kısmet / natural selection.
0
prole
(26.04.24)
allianz, zürih falanyasadigimiz ülkede arastirdik biz.

bir defa yillik istenen meblag cok yüksek.
sadece 6 yasa kadar sigortaliyorlar.
belli bir yastan sonra uzatmiyorlar (10 yas galiba).
sigartayi kapsadigi yaslarda hayvanin zaten hastalik gecirme riski daha düsük oluyor.
buna ragmen sigorta da her seyi karsilamiyor.

allianz bize yillik 600 euro gibi bir meblagdan bahsetti bundan 5 yil önce ve yillik üst limit 1800 euro. bu su demek: her yil 600 eurodan fazla bir veteriner masrafi olacak ve sigorta icin bu masraflarin tamami karsilanacak sorunlar kategorisinde olacak ki attigin tas ürküttügün kurbagaya degsin. üstelik veteriner masrafi 1800 euroyu gecerse üstünü cebinden ödüyorsun.

ilk on sene boyunca kac hayvanin yillik bu kadar masrafi oluyor ki? bizim kedi 11 yasinda, tekir. gecen ay 1100 euro harcadik, o da ilk kez. 600 euroyu zaten 11 sene boyunca kenara koysan hayvanin yasliliginda kenarda hatiri sayilir bir birikimin olur.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(26.04.24)
(4)

sık sık kusan kediniz için (varsa)

9kuyruklukedi
hangi kuru mamayı kullanıyorsunuz?(bazen tüy, bazen hızlıca yenip sindirilmemiş mama kusuyor, diğer kedi de aynı düzende yaşıyor ama hiç kusmuyor)
hangi kuru mamayı kullanıyorsunuz?

(bazen tüy, bazen hızlıca yenip sindirilmemiş mama kusuyor, diğer kedi de aynı düzende yaşıyor ama hiç kusmuyor)
0
9kuyruklukedi
(26.04.24)
royal canin sensible (açık olarak)
0
numlock
(26.04.24)
Ben önce sık sık kusmasının nedenini bulurdum. Çok mu yalanıyor? Besin alerjisi mi var? Belli besinlere intoleransı mı var? Sebep nedir?
Ancak cevabı bulunca ona göre mama seçerdim.
Duruma göre monoprotein ya da sorunlu sindirim sistemi olan kediler için üretilmiş mamalardan alırdım. Belki probiyotikle desteklerdim.

Bizim kediye monoproteinli yaş mama kullanmaya başladık yaklaşık 5 ay önce. Arada besin eksikliği olmasın diye mama türünü değil ama protein türünü değiştiriyorum. Sadece gün içinde ama tek protein yediğinden emin oluyorum. Diğer proteine 12 saatlik arayla geçiş yapıyorum. Tüy dökmesi falan aşırı azaldı. Kilo alması durdu.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(26.04.24)
Kusmuk fotoğrafı paylaşın önce. Kusmukta mama mı var, sarı mı, beyaz mı, köpüklü mü, tüy mü? Mama kaynaklı olmayan kusmaya mama değişimi çare olmaz.
0
prole
(26.04.24)
Malt veriyor musunuz?
0
pispinti
(26.04.24)
(9)

Evlilikte eşinizle ihtiyaçlar dengesini nasıl kuruyorsunuz?

psmstc
Ben işler dolayısıyla tükenme yaşadığım bitkin aşırı derecede yorgun bir haftayı geçiriyorum. Eşim ise evde çocuğumuza bakıyor. Eşim örneğin çocuğu ameliyata girecek olan arkadaşına destek olmak adına hastanede ziyaret etmek destek olmak istiyor. Ben ise pestilim çıkmış derecede yorgunum. Ve eşim is
Ben işler dolayısıyla tükenme yaşadığım bitkin aşırı derecede yorgun bir haftayı geçiriyorum. Eşim ise evde çocuğumuza bakıyor. Eşim örneğin çocuğu ameliyata girecek olan arkadaşına destek olmak adına hastanede ziyaret etmek destek olmak istiyor. Ben ise pestilim çıkmış derecede yorgunum. Ve eşim isteğinde talebinde ısrar ediyor, (müthiş psikolojik baskısını stres olarak ben hissediyorum) konuşmamız böyle 15-20 dakika sürüp gidiyor.

Bu bir örnek tabi ki.. Evliliklerde iki tarafın ihtiyaçlarının eşzamanlı uyuşmadığı şüphesiz çok durumlar oluyordur…. Burada ölçü nedir? Denge nedir?

Biri bir tarafın temel dinlenme ihtiyacı, kafayı ve bedeni tekrar toparlama gereksinimi, diğeri ise karşı tarafın sosyal ağıyla ilgili bir ihtiyacı gibi. Evliliği iyi gidenler böyle durumlar söz konusu olduğunda neye göre, ve nasıl bir yol izliyorsunuz ? merak ediyorum

Şimdiden teşekkürler
0
psmstc
(25.04.24)
Soruya cevap değil ama hastanede ziyaret etsin ne olacak ki bunun neden sorun haline geldiğini anlamadım. Seni de mi yanında götürmek istiyor? İki saatten bir şey olmaz ya gidiver. Tartışmaya değmez.
0
Gradient_tabanlı_mor
(25.04.24)
ben evliyken denge göz etmiyordum. eşimi mutlu edecek her şeyi baş tacı edip, elimden geleni yapıyordum.
0
numlock
(25.04.24)
Hanima ayni yumurta ikizi olmadigimizi 10 senedir anlatiyorum, heryere el ele tutusup gitmenize gerek yok. Onceleri garipsiyordu, sonra alisti. Simdi kendi kendine ben baydim 2-3 gun uzaklasacam diyor, aman diyorum ne olur git, alip basini gidiyor. Bazen nereye gittigini bile bilmiyorum. Herkesin yalniz kalmaya ihtiyaci var arada.

Ozetle: Zaman lazim...
0
cooperr
(25.04.24)
zamandan da ote anlamak lazim. bir de surekli bahane ureten taraf misin diye donup bakmak isterim hep mi yogun hem mi bitiksin? boyleyse sorunlarin icin ne yapiyorsun? esinin bu konuda destek oldugu anlar var mi? drama mi yoksa ekstrem bir donem mi? cubku surekli yogun surekli kafam dolu muhabbeti yapiyorsan inandiriciligi ya da gecerligi azalabilir sorulacak cok soru var bence. ha hastane ziyaretine de kendi gidebilir o da biraz yapisik ikiz olmus onun derdi de kurcalanmali..... destek olmak isteyen kendisiyse gidip olsun iste :(
0
ala09
(25.04.24)
biz her şeyi beraber yapmıyoruz.
yani benim eşim bana arkdaşımın çocuğu ameliyat olacak ziyaret etmeliyim dese, hay hay derim. elbette ziyaret edecek, arkadaşlar böyle zamanlar için var. çocuğunun ameliyatında arkadaşnın yanında olmayacak da ne zaman olacak? gitsin ziyaret etsin. ben çok yorgunsam ve gidemiyorsam hastaneye eşim gitmeden önce bir telefon açar iyi dileklerimi sunarım.

ayrıca tnz+100
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.04.24)
Hocam asıl enerjinizi ailenize ayırlamalısınız. Hayatınızdaki en önemli şey aileniz. Siz tüm verimizini, işe verip bitirince ailenize bir şey kalmıyorsa haliyle sorun çıkar.

Aile standart arka planda dönen duran bir şey gibi görünse de öyle değil. Yatırım yapmanız, zaman ayırmanız, ilgi göstermeniz lazım. Hele bir de çocuğumuz varsa eve enerjinizi tamamen bitirmiş bi halde gelmemelisiniz.

Eşiniz ve çocuğunuz sizden ilgi ve zaman bekler. İkili ilişkileri karşılıklı ilgi ayakta tutar zaten. Onlarla bir şey yapacak, zamanınızı, enerjinizi onlarla harcayacak hevesiniz yoksa zamanla onların da hevesi biter. Bu durumda sizi sadece attığınız imza ve alışkanlıklar bir arada tutar hale gelir.

O yüzden eğer eşinize çocuğunuza hevesle koşmuyorsanız. Onların istekleri için harcayacak enerjiniz kalmıyorsa o zaman ya aileyi ya da işi değiştirmeniz lazım.
0
zimbirik
(26.04.24)
İki ayrı insanız ve bunun farkındayız, birlikte yaşasak da ikimizin de bireysel bir hayatı daha var. Ortak yolu bulmanın da tek yolu konuşmak. Sizin örneğinizde ben yorgunsam ve gitmek istemiyorsam ve eşim gidilmesi gerektiğine inanıyorsa gidebilir, ilişkilerde her şeyi birlikte yapmak zorunda değiliz. Oturup konuşmak dışında bir yol pek yok, evlilik karşılıklı anlayış üzerine kurulu bence.
0
tuborg yesili
(26.04.24)
@zimbirik +1

Aile her zaman birinci sirada olmali.

Is guc bazen yogun olabilir, ancak ailenin onune gecmemeli.
0
adventchant
(27.04.24)
O dönemlerden geçmiş biri olarak şunu söyleyebilirim ki evde çocuğa bakmak yorucu bir iş günüyle eşdeğerdir, hatta ben işte olmayı kat be kat tercih ederdim. Çocuğunuz küçük anladığım kadarı ile bu durumda zaten hem anne hem de baba işbölümü çok önemli. Yanlış anlamıyorsam eşiniz siz işten geldiğinizde çocuğunuzla ilgilenin istiyor, o da bu arada arkadaşını hastanede ziyaret edecek. Bu durumda eşinize destek olmak durumundasınız. Eşinizin de kafayı ve bedeni toparlama gereksinimi var, biliyorsunuz değil mi?
Not: 20+ senedir mutlu evliliği + iki çocuğu olan ve çalışan bir kadın olarak söylüyorum bunu. Bitkin hissediyorsunuzdur mutlaka, doktora görünün, doping yapın kendinize ama mutlaka eşinize çocuk dışı nefes alma olanağı tanıyın, yoksa bir anda bütün evliliğiniz elinizde patlayıverir, "o (sadece) evde çocuk bakıyor" düşüncesi çok çok tehlikelidir.
0
SiyamkedisiZorro
(07.05.24)
(8)

Gaza gelip dil bilmeden italya'ya gitmek

dedeminhirkasi
Dostlar merhaba, acaba olur mu, dur Bi oteli ayarlayalım, aman uçak biletini de alalım vs derken vize de çıktı.Fakat eşimle benim İngilizcemiz sıfır yani bildiğiniz im Fine thanks bu kadar.Çok salaklık mi ediyoruz yoksa bu iş telefonla translate ile vs çözülür mu.Tavsiyeniz nedir.
Dostlar merhaba, acaba olur mu, dur Bi oteli ayarlayalım, aman uçak biletini de alalım vs derken vize de çıktı.
Fakat eşimle benim İngilizcemiz sıfır yani bildiğiniz im Fine thanks bu kadar.
Çok salaklık mi ediyoruz yoksa bu iş telefonla translate ile vs çözülür mu.
Tavsiyeniz nedir.
0
dedeminhirkasi
(25.04.24)
çözülür yaa niye çözülmesin. mobil internet işini hallet yeter, translate ile her şeyi yaparsın. sonuçta oraya insanlarla sosyalleşmeye değil, ülkeyi gezmeye gidiyorsunuz. neresine gitmeyi düşünüyorsunuz bu arada?
0
numlock
(25.04.24)
Merak etme, italyanların da ingilizcesi sıfır. en turistik restoranda, gift shop'ta, havalimanında tren bileti satan gişede bile fine thanks seviyesi. o sebeple gidin. google'ın konuşmayı karşı dile çeviren uygulaması var. onunla falan hallolur.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.04.24)
internet açtırıp, google translate ile Türkçeden İtalyancaya çevirin. Çeviriler son derece gelişti.

Gitmeden de çok lazım olacak 5-10 cümleyi, netten not alın. Fazlasıyla yeterli olur.


.
0
kartallar yuksek ucar
(25.04.24)
italya'daki tatili degilde pasaport kontrolunu dusunun bence. muhakkak orada ingilizce cok lazim olacak. onlar icin youtube'da falan pasaport polisi pratigi yapin.
0
buenosdias
(25.04.24)
@ buenosdias,
Hello, we turist, 3 day roma and 2 day floransa and 1 day venedik. To back county turkey. Flight ticket.

Valla direkt bu şekilde gidip konuscam. Bisey sorarsa cevap veremem çünkü
0
🌸dedeminhirkasi
(25.04.24)
bu tarz gezilerde ingilizcenizin olması tatile sadece ekstralar katar. örneğin vatikan'ı ya da uffizi'yi bir rehberden dinleyerek gezmek çok ekstra tatminler. ama ingilizcenizin olmaması tatilin güzelliğinden hiçbir şey götürmez. mükemmel bi macera sizi bekliyor, döndüğünüzde ne boşuna endişe etmişiz dil konusunda diyeceksiniz.

telefonunuzda aktif internetiz olsun. trene falan binerken, yer yön sokak tabelalarına bakarken, bir de sipariş verirken google translate fazlasıyla yeter. google maps'i da çok kullanacaksınız. bir de foursquare bu gezilerde hayat kurtarır, kullanmıyorsanız gitmeden mutlaka yükleyin.

memleketin güzelliğini gördükçe ağzınız açık gezeceksiniz zaten başka bir şeye ihtiyacınız yok. :) iyi tatiller şimdiden.
0
robin crusoe
(25.04.24)
anladim. o zaman internet icin airalo yukleyin gitmeden. bide seyahat planiniz icin bir dosya yapin. memur sordugunda al hepsi burda dersin.
0
buenosdias
(25.04.24)
Memurla da telefon üzerinden çeviri ile konuşabilirsiniz bence. Zaten bu dedikleriniz yeterli olur.
Otel rezervasyonu ve dönüş bileti yanınızda basılı olsun. Onu direk önüne koyarsınız.
Siz en pratik çeviri uygulaması araştırın yeter.
0
zimbirik
(25.04.24)
(5)

Booking ile iletişime geçen var mı?

konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
İki gündür müşteri hizmetlerine ulaşabileceğim bir link, email, telefon bir şey arıyorum ama kendi sayfalarında dahi yazmıyor. Bizimle iletişime geçin diye bir sayfa yapmışlar, bizi arayın, email atın falan da yazıyor ama bu bilgiler yok. Yani email atın demişler ama email adresini yazmamışlar. Tele
İki gündür müşteri hizmetlerine ulaşabileceğim bir link, email, telefon bir şey arıyorum ama kendi sayfalarında dahi yazmıyor. Bizimle iletişime geçin diye bir sayfa yapmışlar, bizi arayın, email atın falan da yazıyor ama bu bilgiler yok. Yani email atın demişler ama email adresini yazmamışlar. Telefon edin demişler ama telefon numarası yok. İnstagram'dan elbette yanıt vermiyorlar.
Aranızda daha önce belli bir email üstünden iletişim kuran ya da başka bir yol izleyen var mı?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.04.24)
[email protected] deneybilirsin
0
numlock
(25.04.24)
sitesinde var iste: secure.booking.com

onceki maillerime de baktim: [email protected] bu e-mailden yazismisiz
0
speedy
(25.04.24)
Speedy, işte bende o linkte hiçbir email adresi gözükmüyor. Ben bir rezervasyon hakkında değil, genel bir soru soracağım.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.04.24)
@konusma: Evet acikca e-mail adresi vermiyor zaten verdigim linkte. Rezervasyon no vs bilgilerini girdikten sonra site uzerinden soru sorabiliyorsunuz. Muhtemelen dolandiricilar maili taklit etmesin diye acik etmemislerdir. Zamaninda booking'de cok dolandiricilik olaylari yasandi cunku.
O zaman altta verdigim maili deneyin. 2019'da ordan bir soru sormusum, cevap gelmis, ondan sonraki yillarda hep site uzerinden gitmisiz herhalde.

Allah allah telefon no falan da cikmiyor hic, muhtemelen hali hazirda bir rezervasyon yaptiktan sonra gorebilecegiz. Eleman eksikligi falan mi var, kuculmeye mi gittiler acaba? Rezervasyon yaptirmamis kisiyi zaman kaybi olarak goruyorlar sanirim.
0
speedy
(25.04.24)
speedy, garip yani su ki hem daha yeni sonlanmis bir rezervasyonum var (check out 24.04'tü) hem de 29.05 girisli bir baska rezervasyonum daha var ama iletisim kismi gene de acik degil. senin verdigin emaile gönderecegim sorumu. tesekkür ederim.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.04.24)
(7)

roma floransa venedik

andlee
hocalarım daha adam akıllı bir araştırma yapmadım açıkçası ama ilk burdan başlamak istedim. eşim ile 26 mayıs 2 haziran arası italyada bu iller arasında olacağız. nasıl bir yol izlemeliyim danışmak istedim. öncelikle nereye ne kadar süre ayırmalıyım? 26 öğlen romada olacağız. 26 27 28 kalıp 29 flora
hocalarım daha adam akıllı bir araştırma yapmadım açıkçası ama ilk burdan başlamak istedim. eşim ile 26 mayıs 2 haziran arası italyada bu iller arasında olacağız. nasıl bir yol izlemeliyim danışmak istedim.

öncelikle nereye ne kadar süre ayırmalıyım?
26 öğlen romada olacağız. 26 27 28 kalıp 29 floransaya geçiş.

romadan floransaya 29'unda sabah mı geçmeliyim roma daha iyi akşam mı geç dersiniz?
arada bir toscana varmış herhalde sizce oraya gitmeli miyim? piza kulesi bir de?

29 floransa'ya gittim. 30, 31'i kalıp 1'in sabahında direk venedik'e geçeceğim. 1'i gezip 2'si nasipse 15'teki uçakla döneceğim.

bu güzergahta önereceğiniz plan var mıdır?

romadan floransaya geçerken araba kiralamamı önerir misiniz? önerirseniz de dikkat etmem gerekenler ya da şirket öneriniz var mıdır? planım hep flixbus ile geçmek. toscana falan plana girerse ne yapcağımı bilemedim.

buralarda şunları yapabilirsiniz dediğiniz önemli önerilere açığım.
0
andlee
(18.04.24)
26 mayıs - 2 haziran arasını sadece tam 6 gününüz olacağını düşünürsek sadece roma'ya ayırmalısınız.
yok ben illa başka yerde göreceğim diye diretiyorsanız venedik'i bu plandan çıkarıp sadece floransa'yı katın. hatta floransa'yı da çıkarıp perugia'yı katın.hem daha küçük hem çok daha az turistik hem de daha yakın roma'ya. çok daha verimli gezersiniz.
yoksa sizin plan, bir de üstüne pisa falan, ohooo. mesafeler öyle kısa değil, 800km falan yol yapacaksınız, 8-10 saat yol gideceksiniz demek. gezmeyi ne zaman düşünüyorsunuz?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(19.04.24)
Yukarıdaki mesaja katılıyorum. Roma kocaman bir şehir; koştura koştura gezmek istemezsiniz. 6 gün Roma yapsanız koşturmadan, keyifle gezersiniz. Aynı hatayı yapmış bir insan olarak, artık bir şehre bir gün ayırmıyorum. Ne kadar küçük olursa olsun en az iki gün ayırmak lazım çünkü gittiğiniz gün ve ayrılacağınız gün zaten her halukarda yarım kalıyor. Zorlamak isterseniz 4 gün Roma - 2 gün Floransa yapılabilir ama eğer bütçeniz yeterse tren kullanmak daha mantıklı.
0
salihdt
(19.04.24)
Romaya mümkün olduğunca fazla zaman ayırın. Gerçekten tarihi anlamda eşsiz bir şehir. İstanbulu falan sollar yani o derece.

Floransaya 2 gün yeter bence. Venedik dahil ederseniz hiçbir şehirden tam anlamıyla verim alamazsınız. Ayrıca uzak. Pisada bir olay yok sadece kule var. Çok merak ediyorsanız yakın olduğu için Floransadan günübirlik trenle gidip gelebilirsiniz. Konaklamayla falan uğraşmayın orada kule haricinde birşey yok. Zamanınıza yazık olur.

Otobüs olayını bilmiyorum ben trenle gitmiştim şehirler arasında gayet rahattı.
0
nuevo
(19.04.24)
Roma floransa arasındaki en pratik çözüm hızlı tren. Önce alırsanız uygun olur ama iptal seçeneğiniz olmaz. Pisa'ya gidip gitmeyeceğinize floransa'ya gidince karar verirsiniz. Ben pisa yerine siena'yı tercih ederdim. Roma genel hatlarıyla üç günde biter ama bir hafta kalsanız da sıkılmadan gezecek yer bulursunuz. Floransa'ya da iki gün lazım. Venedik benim için tek günlük şehir,fazla kalabalık,fazla turistik ama zevkler değişir.
26-27-28-29 roma, 30-31 floransa,1-2 venedik
0
asteriks
(19.04.24)
yapılacak edilecek çok şey var. roma 3 gün ister tam gün. ama italyadaki müzelerin randevulu çalıştığını düşünürseniz. roma floransa müzelerini araştırın, venedik merkez 1 gün yeter ama adalar girerse 2 gün ister.
0
mikahakkinen
(19.04.24)
evet pisa'da çok bir şey yok doğru ama küçük sevimli bir italya şehri. bence ta oraya kadar gitmişken kuleyi görmeden dönmek mantıklı değil. onun haricinde diğer yazarlara katılıyorum. roma ve floransa (pisa'yı da floransa'ya dahil ediyorum çünkü çok yakın) 6 gün için fazlasıyla yeterli. günleriniz check in'lerle check out'larla, ulaşım araçlarına koşuşturmakla geçmesin. bu iki şehri rahat rahat gezebilirsiniz.
0
stronzo
(19.04.24)
plan fena değil. her gün gitmediğin için romayı 6 gün gezme. 26 27 28 29 roma 30 31 floransa 1 2 venedik. romanın bir gününü floransa ile arada olan şehirlere günübirlik uğrayabilirsiniz
0
paintov
(19.04.24)
(13)

Ne Sıklıkta Kıyafet Alışverişi Yapıyorsunuz?

rock n roll
Bir de sadece ihtiyaç halinde mi kıyafet alıyorsunuz yoksa sadece beğendiğiniz için de aldığınız oluyor mu?
Bir de sadece ihtiyaç halinde mi kıyafet alıyorsunuz yoksa sadece beğendiğiniz için de aldığınız oluyor mu?
0
rock n roll
(18.04.24)
Giymiyeceğim bir kıyafeti almam. Aldığım yeni bir kıyafeti de ilk fırsatta giyerim hiç öyle bekletemem. Geçen anabilim dalı başkanı hocamızla konuşuyodum, ceketiniz güzelmiş hocam dedim, 5 sene önce almıştım etiketini sabah giyerken kestim dedi. Kendisi de her gün ceket giyen bir kadın yani fırsat olmamıştır durumu da değil. Bana çok değişik geliyor almak için kıyafet almak ve yıllarca giymemek.

Yani ihtiyacım yokken beğendiğim bi tişört vs olursa da alırım ama zaten muhtemelen benim kıyafet sayım ortalama bir insana göre azdır o yüzden arada kaynamıyor aldığım kıyafetler

Sıklığıyla ilgili yorum yapamam çünkü haftada 4-5 parça aldığım da oluyor aylarca alamadığım da, çok değişken
0
nundu
(18.04.24)
bir sebepten ihtiyaç doğduğunda alıyorum.

- iş yeri/düğün/okul vbg. konularda kıyafet yönetmeliği
- kilo değişiklikleri
- kıyafetlerin eskiyip renklerinin solması
- kıyafetlerin eskiyip hasarlı hale gelmesi

kıyafet alışverişi yaparken midem bulanıyor. Aşırı sıkıcı bir süreç. Keşke tek tip şu uzay zamanı kıyafetlerine geçsek.
0
nawar
(18.04.24)
Nadiren begendigim icin aliyorum. Aldiklarim hep ihtiyac. Ihtiyac derken mont falan gibiler cogunlukta ama mesela bi yere gidicem o ortam icin giysiyi de ihtiyac kategorisine sokuyorum. Ama hep bir amaca yonelik oluyor alisverislerim. Zengin degilim ama kaliteli urunler alirim hep. Uzun zaman giyerim aldiklarimi da o yuzden oyle pek sik alisveris yapmiyorum. Bu yil mont aldim mesela ama en son 5 yil once almistim bi mont.
0
Kittie
(18.04.24)
sadece ihtiyac halinde. begenmek icin bakmak lazim. bakmiyorum bile. cok az para harciyorum üste basa.
0
robert bosch
(18.04.24)
her fırsatta sevdiğim markaları hızlıca gezer yeni ne varmış bakarım. online olarak da beğendiğim kıyafetleri alır, evde dener, olmazsa iade ederim.

her sene en az 4-5 takım elbise alıyorum. 20'den fazla gömlek alıyorum. 3-4 kot, 10-15 tişört. 5-10 ayakkabı.

her zaman jilet gibiyimdir. spor yaptığım için kıyafetler üzerimde iyi duruyor.
0
gabe h coud
(19.04.24)
ihtiyacım olursa alırım. dolapta daha yeni alınmış, az kullanılmış giysiler varken sırf beğendim diye almam.
3 tane kot varsa ancak bir şey olursa,aşınırsa falan yenisini alırım. mümkün oldukça gider aynısından alırım.
veya çok çok indirimli bulursam yedek olarak alır saklarım.

öyle çok beğendiğim-hoşuma giden bir şey görürsem mağazada görüp doğrudan hiç bir zaman almam. dener, bedenine bakar, internetten araştırırım. bir indirim veya kupon bulursam anca öyle alırım.
0
my fault
(19.04.24)
nawar +1
0
hrskrs
(19.04.24)
Elbise sevdiğim için görüp beğendikçe alırım. Kot,kazak vs ihtiyaç olunca alıyorum.
0
asteriks
(19.04.24)
beğenmek için önce bakmak araştırmak gerekiyor. ölümüne ihtiyacım yoksa kıyafet almam. sevmiyorum alışveriş yapmakla uğraşmakla.
0
co2s2
(19.04.24)
ben sık alırım. beyaz tişörtün, gömleğin fazlası olmaz. giyiyorum da.
0
oyokbuyoknevar
(19.04.24)
devamlı kilo verip durduğum için bu ara sık sık alma ihtiyacım oluyor ama normalde kendime kıyafette pek alışveriş yapmam, bayağı keskin kurallarım var giyimde. çantaya, ayakkabıya vs. para harcarım. beğendiğim bir şey çıkarsa da parayı düşünmem alırım, çok bir şey bulamıyorum çünkü tasarım olarak hoşuma giden ve kumaşı ve dikişi kaliteli olan şeyler.
0
deartheodosia
(19.04.24)
is ve disarisi icin bluz, elbise adl, ipekyol, mavi her sezon bakarim, cok begendigimi alirim, indirim beklerim.

dusununce pantolon mesela pandemiden beri almadim, tisort vs lazim oldukca aliyormusum.
0
durgunfoton
(20.04.24)
benim telefonumda 3-4 tane alışveriş için app var. sürekli oralardan indirim kovalarım. eğer bir üründe iyi bir indirim yakalaram bazen ihtiyacım olmasa bile alırım. maalesef :(
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(20.04.24)
(3)

Tatlandirici onerisi?

armutistan
Merhaba caya kahveye kullanmak icin Kalorisi en düşük en doğal tatlandırıcı ne önerirsiniz?
Merhaba caya kahveye kullanmak icin Kalorisi en düşük en doğal tatlandırıcı ne önerirsiniz?
0
armutistan
(18.04.24)
En zararsızı beyaz şeker
0
Mirket
(18.04.24)
splenda sukraloz bazlı, tatlandırıcılar içinde en zararsızı. yani milyon tane falan kullanınca kanser etkisi var e zaten bunun yerine şeker kullansan da var yani o

splenda.com.tr
0
neira
(18.04.24)
savaş zamanı erzurum ve civarında kıtlama şeker bulunamadığı için insanlar kuru dut ile içermiş çaylarını. en sağlıklısı da budur. çayın içine koymuyorsun elbet, dutu yanağının içine alıp çayını içiyorsun.
ben çayımı balla içiyorum ama kalorisi düşük değil tabii.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(19.04.24)
(4)

ucaksiz almanyaya gitmek

axl
ucak korkusu olan buyuklerimiz icin en mantikli en sancisiz cozum nedir? tren, otobus vs tecrube eden oldu mu?
ucak korkusu olan buyuklerimiz icin en mantikli en sancisiz cozum nedir? tren, otobus vs tecrube eden oldu mu?
0
axl
(18.04.24)
buyukler icin en mantiklisi otobus sanirim. trende aktarma, gir, cik falan uzun is.
0
buenosdias
(18.04.24)
Otobüs +1

Ulusoyun Köln'e seferi vardı diye biliyorum. Berline olmayabilir. emin değilim. Ama otobüs şirketlerinin kitlesi sizsiniz. Uçak korkusu olan insanlar için zaten sefer koyuyorlar.

Bu arada yolculuk 1.5 gün falan sürüyor. Biraz zorlayabilir.
0
nuevo
(18.04.24)
but that was just a dream
(18.04.24)
Almanya'yı bilmiyorum ama Viyana'ya arabalı tren var mesela. Edirne'den biniyorsun arabanla, Viyana'da iniyorsun.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(18.04.24)
(8)

Gereksiz yapılan bebek alışverişleri

wild honey suckle
Sayın sözlükçüler,Hamileyim ve bu konulardan zerre anlamıyorum:)Bebek ve çocuk ürünleri bildiğiniz gibi adam silkeleme şiarıyla oluşturulmuş bir derya. Milyar tane ürün var ve çoğu fahiş fiyatlara. Siz tecrübeli anne babalara soruyorum,Şunu şunu aldık almaz olaydık bir kere kullanmadık dediğiniz şey
Sayın sözlükçüler,

Hamileyim ve bu konulardan zerre anlamıyorum:)

Bebek ve çocuk ürünleri bildiğiniz gibi adam silkeleme şiarıyla oluşturulmuş bir derya. Milyar tane ürün var ve çoğu fahiş fiyatlara. Siz tecrübeli anne babalara soruyorum,

Şunu şunu aldık almaz olaydık bir kere kullanmadık dediğiniz şeyler neler? Mesela bana sürekli sterilizasyon makinası çok gereksiz diyorlar. Siz heves edip neler aldınız ve kullanmadınız? Tabi aynı şekilde kesinlikle al dedikleriniz neler?

Teşekkürler
0
wild honey suckle
(18.04.24)
Kıyafet konusunda çok dikkatli olman lazım. Arkadaşlarınız falan bir anda birçok kıyafet hediye edebilirler, giyemeden küçük kalır. Ayrıca, kıyafet/ayakkabı konusunda geleceğe yatırım yapma. Seneye kış için palto, yaz için tshirt alma. Kış sıcak geçebiliyor, yaz soğuk geçebiliyor, bedeni olmuyor vs.

Kanguru diye bir şey var, süper. Bebeği oyalayacak bir şey bulamadığında yüzü dışarı bakacak şekilde bindirip mahallede (hatta evde) dolaştırıyorsun. Hem kendin nefes alıyorsun, hem bebek eğleniyor.

Şunu aldım birkaç ayda küçük geldi: i0.shbdn.com
Keşke en başından tahta karyola alsaymışım.

Park yatak ödünç aldık. Hiç kullanamadık. Bebek gündüzleri oynamaya oraya girmek istemedi. Geceleri de orada uyutmak mümkün değil. Geceleri bebekle aynı seviyede olmak lazım, yanyana yatıyor gibi.

Şu tarz bir şey al, katlanır bebek bakım seti: encrypted-tbn0.gstatic.com

Hasta oldu nebulizatör aldık. Nefret etti, ağzının önünde bir cisim istemiyor.
0
kanepeee
(18.04.24)
insanlar gidiyor bebege gidip dünya kadar kıyafet alıyor. sonra bebek biraz iri dogunca kıyafetler çöpe. bir de bebekler çok hızlı büyüyorlar bunu hesaba katmıyorlar 20 tane zıbınlık alıyorlar. en fazla 5 tanesini giyiyor. sonra digerleri bebegin büyüme hızına yetişemiyor ve olmuyor. hadi onlarda çöp. bez olayı da öyle . mesela dünya kadar bez stok yapıyorlar. bunların bir kısmı bebegin büyüme hızına yetişemiyor. boşa çıkıyor. veya aldıgı dünya kadar stoklu marka bez bebegin teninde alerji yapıyor. hoppp onlarda boşa..

benim akraba gitti bebek dogmadan otomatik sallanan ana kucagından aldı. dünya kadar para verdi. sonra bebek dogunca ona yatırdı. bebek onun üzerinde hiç durmadı huzursuz oldu. niye çünkü uyurken sallanmaktan hoşlanmıyordu. ama gidip düz yataga yatırınca uyuyordu. hadiii o da çöpe.

bir çok çılgın anne baba gaza gelip daha oturamayan bebege gidip spor ayakkabısı alıyorlar. bunlar da dünya para. bazıları gidip 5 çift ayakkabı alıyorlar. bebek o ayakkabıyı en fazla 1 ay giyebiliyor. digerleri tabiki çöpe gidiyor.

Akrabanın dedesi çocuk dogunca gitmiş akülü araba almış. çocugun o akülü arabaya binebilmesi için en az 4 yaşına gelmesi lazım. gel gelelim bu oyuncakların aküsü 2 sene bile kullanılmayınca ölüyor çöp oluyor. adamlar o heyecanla bunu düşünemiyor
onun için alacagınız şeyler için sakın acele etmeyin. zaten lazım olacak şeye kısa sürede ulaşabilecek çagdayız.
0
limonlu eksi
(18.04.24)
az ve mumkunse ikinci el kiyafet +1

zorunlu seyleri onceden alin, zorunlu olmayan seyleri gerektiginde alirsiniz. zorunlu olanlari da sayiyla alin, abartmayin. hem dosek, hem yatak, hem karyola, hem besik almayin mesela. sterilizasyon makinesi eger biberonla besleniyorsa gerekli olabilir, sadece anne sutuyle besleniyorsa hic gerek yok. bebekten bebege degisiyor.

yani en gerekli seyler, bez, krem, islak mendil, 3-5 takim kiyafet fazlasina gerek yok, bir suru agizlik bez, 1-2 tane battaniye, yatak odasinda yatirmalik yer, diger odalarda yatirmalik yer, bebek arabasi, kanguru dedikleri vucut temasini saglayan zimbirti (uzun bi bez parcasi genelde). Ates olcme aleti falan alacaksaniz onu en kalitesinden alin, dandik olanlar fazla olcuyor bosa panik yaptiriyor. "white noise" yapan seyler guzel. uyku tulumu. ilk aklima gelenler bunlar. bunlarin ustune alengirli seyl almaya gerek yok ilk etapta. yeriniz paraniz ve ihtiyaciniz olunca alirsiniz.
0
icim urperiyor
(18.04.24)
Sterilizasyonu ben çok az kullandım, makina olmadan da sterilize edebilirsiniz kullanıyorsanız biberonları ve emzikleri.

Bebek arabası şart.
Alt değiştirme ünitesi hiç almadım ve ihtiyacım olmadı.
Araba kullanıyorsanız oto koltuğu da şart.
Bez çok almayın, büyüdükçe olmayabilir ve elinizde kalabilir.
Kıyafetler çok sık yıkanıp kirlendiği için yedekli olması iyi elbette ama yine aşırıya kaçmayın derim, bende kullanılmamış/az kullanılmış çok bebek eşyası vardı, ihtiyacı olanlara ulaştırdım en sonunda. Ayakkabı özellikle, giydiği zaman alın ve bence çok çeşitli almayın bütçeniz kısıtlıysa.
Bebek kitapları, oyuncaklar hiçbir zaman fazla olmuyor :) oğlum eski oyuncaklarını hala çıkartıp oynuyor ara ara, yaş aralığından bağımsız.
Park yatak hiç kullanmadım, kanguru almıştım hiç kullanmadım -benimki durmadı içinde. Ama tam tersi şu sallanan ana kucakları (isveçli bir firmadan almıştım, ismini unuttum şu anda ama bayağı ünlüler) elim ayağım olmuştu benim, en çok kullandığım üründü.
0
deartheodosia
(18.04.24)
Biraz karışık ve uzun yazdım maalesef.
İlk 2-3 ayın eşyası dışında bir şey almayın. Her şeyi zamanı gelince alın. Tercihleriniz değişebiliyor, bebeğin davranışları değişebiliyor, birilerinden hediye gelebiliyor, bir akrabanın eski eşyaları gelebiliyor vs.
Mümkün olan her şeyi ikinci el alın çünkü çok kısa sürede gereksiz hale geliyor.

- Park yatak: Kullanmadım diyenlerin nasıl kullanmadığını anlayamıyorum. Bebeği içine koyuyorsun uyuyor. Kendi yatağının da kenarına getiriyorsun, istersen yan tarafını açıyorsun. Bebekle aynı seviyede uyumuş oluyorsun.
- Bebek arabası: Arabanız varsa travel sistem almanızı öneririm, büyük kolaylık oluyor ve oto koltuğu masrafı yapmamış oluyorsunuz.
- Küvet ve file: Trendyol'da en çok satan modeli aldık, katlanıp küçülebiliyor. Memnunuz ama diğer çeşitleri denemedim, bilmiyorum.
- Ana kucağı: Babybjörn'ün taklidi olan Pierre Cardin'i aldık. İşimizi gördü ama şimdiki aklım olsa onu almam. Biraz daha bebeği kavrayan bir model alırım. Elektrikli ana kucağı alan arkadaşım çok memnun kaldı. 8 bin liralık bir ürün aldı, 3bin 500 liraya sattı. Ana kucağı ilk 5-6 ay kullanılabiliyor, sonra çöp.
- Emzik: Kullanıp kullanmamaya karar vermeniz gerek. İnsanlar %50 - %50 ayrılıyor genelde emzik konusunda. Çocuk doktorunuz, büyükleriniz ve internetteki kaynaklara bakarak kendi kararınızı verin.
- Kanguru: kanguru değil de sling'i mutlaka denemek isteyeceksiniz. Basit bir kumaş parçası, çok para vermeden bir tane alın, denersiniz.
- Telsiz: Videolu alayım diye düşününce fiyatlar çok yüksekti, paraya kıyamadım, karar veremedim alamadım. 6 ay oldu. İhtiyaç hissetmedik. Bizim hayat şeklimizle ilgil sanırım. Bence siz de ihtiyacınızın ses mi video mu yoksa kullanmamak mı olduğunu anlayınca satın alın.
- Müslin bez: Ne kadar çok alırsanız o kadar iyi.
- "Keçe Anne Bebek Bakım Çantası" adıyla satılan sepet gibi şey bizim evde çok kullanılıyor. Pek çok bebekli ailede görüyorum.
- Oyuncak: Çok fazla oyuncak almamaya çalışın. Zaten ilk aylarda neredeyse hiç gerekmeyecek. Ben pilli ve düğmeye basınca ses çıkaran oyuncakların zararlı olabileceğini düşünüyorum. Mümkün olduğunca çıngıraklı oyuncaklar tercih ediyorum. Siz de bebeğiniz büyürken farklı tercihler yapabilirsiniz, şimdiden almayın.
- Koku geçirmeyen çöp kutusu: Çok gerekli. Korbell marka bu alanı domine etmiş sanırım. Biz de ondan aldık. Yedek poşetlerini almak da önemli olduğu için bilinmeyen bir marka almayın.
- Çanta: Doğum yaptığımız özel hastane güzel bir çanta verdi, kullanıyoruz. Yaklaşık 1200 TL verip bir çanta daha almıştık, onu daha az kullanıyoruz. Bebek arabası alınca ondan da bir çanta çıktı. Hastane verecekse almasanız da olur. İhtiyacınızı anlayınca daha bilinçli bir seçim yaparsınız.
- Battaniye: En azından 3-4 tane mutlaka gerekli. Yaza yaklaştığımız için belki geciktirebilirsiniz yine de 1-2 tane alın derim.
- Hastane pompası kiralamayın. Bir aylık kira fiyatına alacağınız pompa aynı işi yapıyor. Boşuna kira vermeyin. Almakla, geri götürmekle uğraşmayın.

Eşim batıl inancı sebebiyle 7. aya kadar bebek için alışveriş yapmamıza izin vermedi. Son anda alışveriş biraz zor oldu bize.

Ek: En önemli kısmı unutmuşum. Şimdiden çocuğa yatak almayın. Odasını boğmayın. Benim en beğendiğim yatak bu ama saçma sapan bir fiyatı var. Uygun fiyat böyle yatak yapan bulunca alacağım ama daha zamanımız var sanırım. goodnightkid.com
0
michael_knight
(18.04.24)
- bebek kiyafetlerini bebegin dogacagi aya göre secmeye calisin. yani 6 aya göre kislik zibin alirsiniz ama belki cocuk 6. ayinda temmuz ayinda olacagiz?

- pompa islerine girmeye gerek yok. önce bir emzir. baktin ebf olmuyor, baktin bir sebepten pompoya ihtiyac var, o zaman düsünürsün.

- kendi kendine sallanan bebek salincaklarindan alabilirsin: www.amazon.de
kendi hareketiyle sallandigi icin bebekler onu severler. kendi kendiklerini oyalarlar ve kas gelişimerini engellemez. otomatik olanlardan alma. cok kisitlayici ve sacma. kas gelişimi için iyi değil.

- bebek kiyafetlerinde 52 beden altinda alma.

- bebek alti acmak icin silinebilir portatif sergi almani tavsiye ederim. sunlardan: www.emmanoah.de cocugun kicini basini koltuga, haliya degdirerek alt acanlar var, igrenc bir sey. hem disarida hem evde cok rahat oluyor bunlar. sergiyi kumas degil, dedigim gibi silinebilir almalısın. silinebilenler özellikle kisin soguk oldugu icin 8-10 tane de beyaz müslin alırsın, sergi üstüne onu serersin, bebege soguk gelmez. sik sik da yikarsin böylece müslinleri.

-kiyafeti az al, sundan kis, bundan kis falan demiyorum. istedigin gibi al. hatta bol bol al. 8 tane mi doguracaksin sanki? bir, belki iki tane cocugun olacak. keyfini cikar elinde sans varken.

- biberon olarak lansinoh tavsiye ederim. cam olanlardan. anne memesine form olarak en yakini o. oldukca ortodontik. hem kolik yapmaz hem de meme ya da biberon reddi riski azalir. lansinoh bulamazsaniz evenflo. philips advent falan salla. bu ikisi marka haric ortodontik ya da anti-kolik denen biberonlarin cogu ortodontik ya da anti-kolik degil.

- emzikte de aynisi gecerli. philips, nuk falan gec. nuk korkunc hatta. en iyisi mam marka. hastanede emzik veriyorlar mi türkiye'de bilmiyorum, avusturya'da philips veriyorlar. berbat. öyle sekline, rengine aldanip almaktan ziyade ortopedik olmasina ve ihtiyaci en saglikli sekilde karsilayisina göre secmelisin ürünleri. bebegi emzirdikten sonra emzik verirsen kaka yapmasini kolaylastirirsin.

- emzirme sütyeni, sütyen icine konan süt tamponu cok kullanisli seyler. silikon meme ucunu ihtiyaca göre alirsin, hemen alma ama kesinlikle meme ucu koruma kapağı tavsiye ediyorum. özellikle silverette marka cok iyi. gercek gümüs, kaplama değil.

- emzirme yastigi al. gereksiz degil.

- torticollis, tongue tie, cheek tie gibi sorunlar icin uyanik ol. olur demiyorum ama sen uyanik ol. cocuk doktorun, öyle bir sey yok, derse o doktoru degistir. bunlar var. bu nedenle bence su an hala vaktin varken bir IBCLC danismani bul, adini kenara yaz. sonra stres ve uykusuzlukla birini bulmaya ugrasmazsin. hippi büyücüsü doula degil, IBCLC danismani. yoksa kim takar doulayi?

-beyaz ses, kahverengi ses falan gibi seyler icin cihaza ihtiyacin yok. spotify kayniyor bunlarla. spotify'da zamanlamayici da var istersen. kuruyorsun mesela 50 dakikaya, o kendi kendine 50 dk sonra duruyor.

- gebeysen okuyorsundur, biliyorsun ki bebegin sepetinde ya da besiginde sids riski sebebiyle ne battaniye ne yastik ne oyuncak olmali. sadece bebegi koymalisin. bu sebeple uyku tulumu tavsiye ederim. inanilmaz kullanisli. kollari cikarilabilenler var. direkt kolsuz olanlar var, müslin bezden yazlik olanlar var, vs vs. mevsime göre uygun boyda 3-4 uyku tulumu en azindan ilk 18 aya kadar öneririm.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(18.04.24)
biberon ve emzik de kullandık ama sterilizasyon makinesi almadım. temiz içerikli deterjan almıştım. ara ara da kaynattım. çoğu emzik mikrodalgada su içinde temizlenebiliyor zaten. emzik ve biberon da tercihe bağlı biraz. ilk 40 gün önerilmiyor ama illaki emzik veririm diyorsanız bir tane alın, dursun. ne zaman kafayı sıyıracağınız belli olmaz çünkü. damaklı ve kauçuk uçlu olsun ama bir tane yeterli çünkü almayabiliyor bebekler ya da belki sen tercih etmezsin. biberona da hemen gerek yok. zaten gerek olursa ilk başta şırınga ya da kaşık biberon kullanırsınız. ama dediğim gibi şu an gerek yok, ihtiyaç olursa alınır.

ana kucağı fıtık garantili bir ürün. bebeğim kilolu olmamasına rağmen ben çok zorlandım ve kullanmadım. hediye gelmişti, işe yaramadı. para verip almazdım. hani deneme imkanın varsa birinde deneyip alabilirsin belki ileride. yoksa bence gereksiz. zaten bazı bebekler sevmiyor.

park yatak ve beşik hediye geldi. ikisi de kullanıldı ama şöyle. 5 aylıkken işe başladım. park yatağı eşimin ailesine kuruldu, beşik bizim eve kuruldu. ikisi de işe yaradı yani. ama böyle bir durum yoksa ben olsam anne yanı beşik alırım büyük boyutlu. çünkü bebekle aynı hizada olmak ilk aylar çok iyi olurdu. almadığıma pişmanım. mesela biz bebekle yattığımız için bi süre sonra beşik yatak kenarı koruma görevi gördü sadece. 1 yaşından biraz sonra montessori tipi yatağa geçtik rahat ettik. yani büyük hantal bi beşik almaya bence hiç gerek yok. anne yanı beşikten sonra direkt montessoriye bile geçilebilir oda ayrılacaksa. ayrılmayacaksa basit bir beşik yeterli. park yatak alacaksanız da içine mutlaka ekstra sert bir yatak alın bebek sağlığı açısından.

kıyafet konusu da şöyle. aman lazım olmaz diye çok da az alma. yaz bebeği olursa mesela çok terler, günde iki üç zıbın gidebilir mesela. asla bir sürü eldiven şapka vs alma. eldiven zaten ilk hafta sonrası önerilmiyor. şapka da aynı şekilde soğukta dışarı çıkmadığı sürece evde gereksiz ilk günler sonrası. yani hastane çıkışı denilen pahalı pahalı takımlara gerek yok. 5-6 zıbın, 3-4 yakım yeterli. hepsi de aynı kalıp olmasın tabi, büyüklü küçüklü olsun. ilk ayı atlattıktan sonra yine ihtiyaca göre çıkıp alınabilir zaten. 10 mendi yeter. kışın doğacaksa iki pamuk battaniye, yazın doğacaksa 2-3 müslin örtü. alacağın yatak türüne göre sadece çarşaf. yastık-yorgan kılıflı takımlara gerek yok zaten kullanmıyoruz.

her markanın ayakkabı kalıbı farklı. vicco küçük kalıp mesela. o yüzden biraz riskli ama biz yürümeye başlayınca aralıklı beden olacak şekilde stok yaptık. mevsim denk geliyor bi şekilde. bot belki beklenebilir.

alt açma örtüsü al mutlaka paket paket ve alt değiştirirken örtüyü bölgeyi kapatacak şekilde kaldır. o kadar çok kaka ve çiş kazası yaşadım ki. iki saniyede değiştiririm, ne var ki diyorsun ama öyle tazyikli kaka yapıyorlar ki inanamazsın. başlangıç için bir beden bebek bezini günde 15 tane gidecek gibi hesapla. belki daha fazla. bizimkine bu be yeter dedikleri bez yetmedi mesela. ama stok yapmak riskli. iki paket alıp duruma göre stok yapılabilir. ıslak mendil de aynı şekilde. doğru ıslak mendili bulduktan sonra koli koli depolayabilirsin yer varsa. ben öyle yapıyordum. korbell çöp kovası asla aldığıma pişman olmadığım bir ürün. ikinci el de bakabilirsin. poşeti muadil alıyoruz biz ama.

ana kucağı otomatik vs alanlar çok gördüm ama bende dümdüz bi model vardı. fazlasına ihtiyaç duymadım. zaten bu tip şeylerde uzun süre yatması sağlıklı değil. uyutmayı da önermiyorlar. bebek ölümleri bile gerçekleşmiş. kullanacaksan da sen uyanık ol yanında ve kemeri takılı olsun mutlaka. ve bir iki saatten fazla yatmasın.

bebek oturma minderi kullandım hafif oturmaya başladıktan sonra. ucuz bi modeli iş görür.

mama sandalyesi en uygunu alıp geçmek mantıklı. bime filan geliyor, onlar bile olur.

minder ve sandalye 6. ay sonrası için. ama türkiye enflasyonu düşünülürse eğer yerin varsa şimdiden alınabilir şeyler.

otuz tane oyuncağa, kitaba şuna buna gerek yok şimdilik. siyah beyaz kartlar ve bir tane çıngırak yeterli emin ol. saklama kabıyla da oynayabiliyorlar zaten bebeklikte. büyüdükçe alırsınız.

www.hepsiburada.com bu şart. özel sırt çantası uygun bi şey alınmalı. normal çanta verimli olmuyor. çünkü ilk başlarda bir yere giderken yanına bir ton şey alman gerekiyor. ve çok bölmeli, özel gözlü bi çanta iş görüyor. ama bir sene sonra filan boşa çıkar. ama dediğim gibi ilk sene çok işe yarıyor.
bendeki şu. www.hepsiburada.com

işe erken başlayacaksan bi elektrikli sağım pompası şart. yoksa manuel de iş görür. süt-meme durumu değişken olur mu bilmiyorum ama ben olsam şimdiden bi manuel alırdım. ne zaman lazım olacağı belli olmuyor. sütler boşa gitmesin diye bi paket saklama poşeti alınabilir. gümüş kapak aldım, kullandım, işe yaradı mı bilmiyorum. meme başı yarası fena bi şey. ben silikon uç kullandım yara olduğunda. pazar günü nöbetçi eczanelerde aramıştık. yani herkesin başına gelmeyebilir ama şu anki aklımla ilk alacağım şeylerden biri. bir tane meme ucu kremi lansinoh vs bir tane de medikal bir krem, madecassol gibi. lansinohu silmeye gerek yok ama diğeri bebek emmeden silinmeli mutlaka. gümüş kapak almayacaksan da meme başını kıyafetten korumak için muadil kapaklardan al bence. bir de göğüs pedi çok kullandım ben ilk aylarda. emzirme sütyeni almadım. normalde sütyen kullanmıyorsan rahat edemezsin zaten. pedli sporcu sütyenleri filan da iş görüyor.

araba varsa yine enflasyonu düşünerek bir tane oto koltuğu şimdiden. 360 derece dönen modeller pratik oluyor.

bebek arabası ise şöyle. gidin deneyin. en pratik katlanan, sürülen hangisiyse onu alın. koca koca modeller bir süre sonra çöp oluyor. çok pahalı bir şeye gerek yok. zaten bir süre sonra tamamen katlanır modellere ya da baston modellere geçiliyor pratiklik açısından.

telsiz ilk aylar olmasa da sonrasında gerekli. görüntülü filan almadık biz ama.

saydığım hemen her şey ikinci el alınabilir. sıfır olsun diye uğraşma. yatak harici belki hiçbiri ömürlük değil çünkü. dediğim gibi mesela 1 yaşından sonra o hantal bebek arabasına binmeyecek, 8. aydan sonra anne yanı beşikte yatırmak tehlikeli olacak.
0
elorelia
(19.04.24)
yazılanlardan sonra aklıma gelenler oldu, onları da ekleyeyim;

benim aldığım sallanan ana kucağı babyjörn’dü, çok çok memnun kaldım. inanılmaz memnun kaldım. bebeğimi koyup minik minik sallayarak uyuttum hep.
park yatak kullanmadım :) kullanmayan kullanmıyor işte. ihtiyacı olan bir hamileye gönderdim daha sonra.
okbaby’nin banyo aparatını almıştım, bebekken ona koyarak yıkadım hep. büyüdükçe şu ebebek’te satılan minik küvetlere geçtik. benimki banyo yaparken doldurup içinde yıkanmaya bayılıyor.
süt sağma makinası da aşırı kullandığım bir şey olmuştu benim. çok sütüm vardı, maalesef bir çoğu da çöpe gitti ama sadece psikolojik etkisinden dolayı bile alırdım.
telsiz vs. hiç kullanmadım, ev geniş olsa da duyuyordum zaten ya da bulunduğum odada uyuyordu.
mama sandalyesi ilk ikea’dan almıştım, idare etti ama sonra sığmamaya başladı. chicco’dan alarak güncelledim. şu an 3.5 yaşında, yemek yerken hala o koltuğa oturmak istiyor.

ayrıca ne güzel öneriler yazılmış <3 hamileler kaydetsin :)
0
deartheodosia
(19.04.24)
(6)

Sarı nokta -makula retina- hastalığı

makbur
Merhabalar duyurunun yardımsever yazarları.Babam 74 yaşında, genel olarak sağlık durumu çok iyi, fit. Lakin geçen yaz gözünden şikayetleri olunca Milas'ta özel izan hastanesine götürdük. Doktor sarı nokta başlangıcı olabilir diye 3 4 kutu damla verdi. Hepsini kullandıktan sonra tekrar kontrole gitti
Merhabalar duyurunun yardımsever yazarları.

Babam 74 yaşında, genel olarak sağlık durumu çok iyi, fit. Lakin geçen yaz gözünden şikayetleri olunca Milas'ta özel izan hastanesine götürdük. Doktor sarı nokta başlangıcı olabilir diye 3 4 kutu damla verdi. Hepsini kullandıktan sonra tekrar kontrole gittik ve gayet iyi dedi, Kasım gibi zaten istanbul a döndüler.

Yakın zamanda tekrar şikayetleri olunca Beyoğlu göz den randevu aldık, orada da doktor sarı nokta olabilir iğne vurulma ihtimali diyerek "makula retina" bölümünden 7 Mayıs a randevu verdi.

İşin komik yani geçen yaz bodrum a gitmeden hemen önce Memorial da göz muayenesi oldu ve gayet iyi deyip postaladilar, cok kısa bir süre sonra yazın bu olay oldu.

Yine Beyoğlu gözden önce istanbul'da özel intermed kliniginde muayene oldu orada da bir şey yok dediler.

Araştırdıgim kadariyla hassas bir mevzu ve çoğu hastane bu konuda yetersiz kalıyor. Şimdi 7 Mayıs i bekliyoruz ama acaba istanbul içinde onerebileceginiz daha iyi daha yetkin bir yer var mıdır?

İğne durumu olursa da iğnesi de anladigim kadariyla pahalı imis özelde olursa sgk karşılamama riski de mevcutmus.

Şimdiden okuyan yanıtlayan herkese çok teşekkür ederim.
0
makbur
(17.04.24)
Beyoğlu göz bu konuda son derece yetkin bir hastane. Ailemde ciddi göz rahatsızlıkları var ve herkes burada takipli. Bence güvenebilirsiniz
0
housedaki topal doktor
(18.04.24)
benim pederde 10 senedir var bu, o da 70i gecti.
hapi var, onu alinca buyumesi onleniyor. cok pahali falan oldugunu zannetmiyorum.
ignesi oldugunu duymamistim.
mevzu korkutucu tabii, sonu korluk. ama caresiz degil bildigim kadariyla.
0
cooperr
(18.04.24)
Normalde tedavisi yok.Takviye (vitamin) kullanmayı tavsiye ediyorlar.
Doktorlara çok kez giderseniz boş çevirmezler. Gerekli gereksiz ilaç verebilirler.
0
hebanon
(18.04.24)
benim peder 58 yaşında son 3 4 senedir bu rahatsızlığa sahip. iğne tedavisi görüyor. sgknın karşıladığı iğnelerde var ama onlar bazı riskler barındırıyor. bir de özel olarak alabileceğiniz iğneler var onlar daha kesin sonuç veriyor. ama bu hastalık gözde ödeme bağlı bir hastalık olduğundan yine ödem oluşup yine iğne vurulması gerekiyor.
yani bir kere vuruldum geçti bitti diye bir şey yok ortalama 6-8 ayda bir iğne vuruluyor.

sizin babanızda da bir iyi bir kötü çıkmasının sebebi ödemin ara ara azalıp artmasına bağlı olabilir diye düşünüyorum.
0
bigcaptain
(18.04.24)
annemin amcasinin kizinda vardi bu. irsi imis, ona da annesinden gecmis. 3-4 ay önce retina nakli oldu. simdi diger gözü icin nakil olmayi bekliyor. memnundu sürecten. 74 yasa yaparlar mi bilmiyorum tabii. nakil olsun demiyorum, sadece caresiz bir hastalik degil demek istiyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(18.04.24)
selamlar, korkmayın maalesef cok yaygınlastı bu hastalık zaten. bence mayısı beklemenize gerek yok. cerrahpaşa ya da çapa'dan hoca randevusu alın, cerrahpaşa'da mustafa hepokur retina üstüne çalışan cok iyi bir hocaydı mesela. Randevular da 1200 civarı bişey olmalı ve bir hafta içinde bulabilirsiniz. gerekli her şeyi yaparlar.
0
art vandaley
(30.04.24)
(1)

arayan numaranın farklı görünmesi

ben de hayal kurmak istiyorum
selam,yurtdışından bir arkadaşım türkiye'ye geldi. bir sebepten onu telefonla aradım, ancak karşı tarafta benim numaram yerine avrupa'nın farklı ülkelerinden rastgele numaralar çıktı. dört kez aradım, iki kez polonya, bir kez danimarka, bir kez çek cumhuriyetinden bir numara çıktı.bir tanesini aradı
selam,

yurtdışından bir arkadaşım türkiye'ye geldi. bir sebepten onu telefonla aradım, ancak karşı tarafta benim numaram yerine avrupa'nın farklı ülkelerinden rastgele numaralar çıktı. dört kez aradım, iki kez polonya, bir kez danimarka, bir kez çek cumhuriyetinden bir numara çıktı.
bir tanesini aradık, karşı taraf lehçe konuştuğu için anlamadık ne dediğini.

neden olabilir bu? turkcell'e kayıt bıraktık ama henüz dönüş alamadık.
0
ben de hayal kurmak istiyorum
(17.04.24)
Bende bu sorun yaklasik 15 yildir var. Yaklasik 1,5-2 sene kadar belki tüm aramalarimin %98'i böyle baska numara gibi gözüküyordu karsi tarafta (sanirim 2015-16 yillari). Su siralar cok nadir basima geliyor, mesela son bir senede sadece bir defa oldu. Avusturya'da yasiyorum. Annemi ya da babami aradigimda bazen sanki Ingiltere'den, bazen Almanya'dan bazen efenime söyliyim Italya'dan ariyormusum gibi +44'lu +49'lu falan bilinmeyen abidik gubidik numaralar gözüküyor ve ben oldugumu acana kadar anlamiyorlar.
Turkcell'i aradim Avusturya'ya attilar sucu. Avusturya'da TMobile'i aradim, Turkcell'e atti sucu. Ben de saldim. Sebebini bilmiyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.04.24)
(17)

Tatil Bütçesi

auroraaurora
1 haftalık tatile kaç maaşı vermek makul olur? 3-4 aylık maaşı gömmek saçma mı?
1 haftalık tatile kaç maaşı vermek makul olur? 3-4 aylık maaşı gömmek saçma mı?
0
auroraaurora
(17.04.24)
1 haftalık tatile 1 maaş bile vermem.
0
prezarlatif
(17.04.24)
2 maaş ideal
0
bir demet ben
(17.04.24)
yuh yani 3-4 aylık maaş nedir. en fazla 1 aylık maaş
kendimden örnek vereyim maaş 40 bin bu yıl 20 bin 1 haftalık tatile ayırdım.
0
sizofren06
(17.04.24)
cok fazla evet. bütcenin cok üzerinde. lüks bir tatil o yüzden mi yoksa zaten bütce mi düsük?
lüks icin vermem ama zaten maasim azdir o zaman veririm.

2 haftalik tatil icin max 1 maas gibi benim hesap.
0
robert bosch
(17.04.24)
çok saçma olur. o bir hafta için 3-4 ay çalışmak zorunda olduğun gerçeği tatilde geçireceğin her saniye içine oturur, keyif alamazsın.
0
hrskrs
(17.04.24)
1 haftalık tatile 2 maaş verdim mutluyum. ama 3-4 ay fazla ya maaşın düşük ya baktığın yer çok uçuk.
herşey gibi tatil fiyatlarıda saçmalamış durumda olduğu için fiyat algın artık gitmiş durumda
0
eja
(17.04.24)
maaşla bakmamak lazım olaya. maaş 500k ise 500k mı harcayacaksın? her tatilin bir ederi var.

her halükarda 3-4 aylık maaşı 1 haftalık tatile vermek çok saçma olur. zaten pratikte batmadan mümkün olmaz gibi.
0
gabe h coud
(17.04.24)
EUR olunca çok pahalıya mal oluyor. :(
Lüks bir tatil değil, ama cennetten bir köşe olduğu görmek isterdim. Vazgeçeceğim maalesef sanırım.
0
🌸auroraaurora
(17.04.24)
Belek Maxx Royal 6 gece 2 kişi 120bin fiyat verdi şimdi baktım da.
Benim için çok ruh halimi değiştirmez boşa masraf olur ama size iyi gelecekse neden olmasın?

Ben senede 3 maaş rahat tatil parası harcıyorum açıkcası parça parça ama yeni ülke görmek, yeni kültürler tanımak vs. bana iyi geldiği için değiyor.
0
cilekli pasta
(17.04.24)
1 - 1,5 Genelde ben de çevremdekiler de öyle yapıyoruz.

3-4 maaş harcamak çok fazla benim gözümde. 1 haftalık rahatlama için 4 ay çalışacağımı bilince o bir haftayı da çok rahatsız geçiririm.
0
michael_knight
(17.04.24)
Bir haftalik tatile en cok iki haftalik maasimi veririm. Sadece benim maastan gider, esimin maasindan gitmez.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.04.24)
1 aylık maaş verdim yazın. Ama seneye 1 yetmeyecek gibi.

Ben dinlenmeyi önemsiyorum bu arada. İçime sinerse 2 maaş bile verebilirim.
0
drako
(17.04.24)
bu kişinin maaşına göre değişir.
50k diyelim maaşa.
yurtiçi 1/4 maaş, yurt dışı max 1 maaş veririm.
0
jelly bear
(17.04.24)
Cok sacma geldi bana. 1 maas verilir anca ama o da yurt disinda bi yer olmali. Turkiyede tovbeliyim otellere. Kimseye de tavsiye etmiyorum. Max royale falan gitmeyeceksen turkiyede tatile para verilmez. Dolandirma uzerine kurulu bi sistem var artik bana gore. Fiyat algisi yok nasilsa diyip paranin karsiligi hizmeti asla vermiyorlar.
0
Kittie
(17.04.24)
15 günlük tatile 1 maaş verdim geçen yaz, yol yemek barınma vb dahil Airbnb tutmustuk, sadece çok az içki içtim.
0
sanguine
(17.04.24)
10 günlük italya tatiline her şey dahil 1 maaşa yakın harcadım. Bir şeyden de kısmadım. Ama tek kişiydim. Kişi başı 1 maaş olur sanki.
0
ruhen hastayim ben
(18.04.24)
3-4 aylik gomersem batarim.
max. 1 ay diyorum ama o bile zorluyor.
0
cooperr
(18.04.24)
(18)

Ofise çalışanları mutlu edecek ne alınabilir?

PoscheN
Şirketin 20.000 civarı mili birikti, ofistekileri mutlu edecek bir cihaz vs alayım istiyorum.Tam otomatik kahve makinelerinden düşündüm ama onu aldıktan sonra asıl mesele başlıyor. Tahmini aylık 20.000 üzerinde kahve süt vs masrafı olur. Başka öneriniz var mı?
Şirketin 20.000 civarı mili birikti, ofistekileri mutlu edecek bir cihaz vs alayım istiyorum.

Tam otomatik kahve makinelerinden düşündüm ama onu aldıktan sonra asıl mesele başlıyor. Tahmini aylık 20.000 üzerinde kahve süt vs masrafı olur.

Başka öneriniz var mı?
0
PoscheN
(17.04.24)
Onların fikirlerini al ona göre hep birlikte karar verin.
0
rock n roll
(17.04.24)
Çalışanlara sorun.
Hem fikirlerinin alınması hoşlarına gidecektir.
Hem de sizin görmediğiniz bir ihtiyaç vardır belki de.
0
Mirket
(17.04.24)
Eğer herkesin çok iyi geçindiği bir ortam değilse bence fikir almayın. Konu iş dışındaki şeyler, örneğin sürprizse hiç hesapta yokken gelen şeyi herkes az çok beğeniyor genelde. Ama tartışmaya açınca çok öznel ve zevke dayalı bir konu olduğundan haliyle ortaya birçok fikir çıkıyor, herkesin beklentisi farklı doğal olarak. Bu fikirler çok değişkense hem sonuçta büyük kısmının hevesi boşa çıkıyor hem de varsa gruplar arasında "onların dediği oldu" vs. sürtüşmeleri besleyen bir durum oluşuyor.

Tam otomatik kahve makinası bence iyi, kahve masrafınız yok mu zaten onu tam anlamadım? Eğer normalde çekirdek değil de türk kahvesi tüketiliyorsa espresso yerine suyunu vs. kendi veren arçelik telvelere de bakabilirsiniz.
0
akhenaten
(17.04.24)
Hava temizleme cihazi?
0
eja
(17.04.24)
bence de fikir almayın sonra hepsinin ortak fikri olan şeyin kahve makinesindeki gibi sürekli maliyeti de olabilir bu sefer siz zor durumda kalırsınız.

öneri olarak ise ofis çalışan sayınızı bilmediğim için yazıyorum siz uygunsa değerlendirirsiniz

Herkese bir travel mug alınabilir, kahvelerini evden gelirken getirirler.

Masaüstü oyun seti olabilir arada bir kısa molalar vermenin ve stresi azaltmanın eğlenceli bir yolunu sağlamış olursunuz :)

Kablosuz şarj pedlerinden alabilirsiniz sayıca çoksanız 3 kişiye bir tane düşecek gibi gibi
0
Kediyi üzdün
(17.04.24)
1-2 kişi çalışıyorsa fikirlerini al. fazlasıyla fikir sormanın manası yok. iyi bir kahve makinesi alın, kullanmak isteyenler şahsi kahvelerini filtrelerini getirip kullansınlar. biz de öyle, sütü kahvesi herkesin dolapta duruyor.
0
avatar is back
(17.04.24)
Belirlediğiniz seçeneklerden birini seçmelerini isteyin. Hem sizin istediğiniz bir şey olur hem onlar da istedikleri olmuş gibi hissederler
0
sumuklurakun
(17.04.24)
Kapsül kahve makinesi olabilir. Her çalışan kendi kahvesini alır size masraf olmaz. Benim çalıştığım yerde böyle.
0
jazzabel
(17.04.24)
Ben kötümserim bu konularda.
Kahve makinesi kesinlikle almayın. Kahve masrafı var, arızası-tamiri var, temizliği var, etrafa pislik yaratması var.
Hava temizleme cihazı alırsanız nereye koyulacağı sıkıntı çıkarır, herkes kendine yakın olsun diyecek. Birileri de "ofiste hava o kadar kötü ki cihaz aldılar" diyecek.
Çalışanlara sormanın ne kadar kötü bir fikir olduğunu zaten güzelce anlatmışlar.

Bence en iyisi o millerin yok olup gitmesi. Millerle printer kağıdı, tükenmez kalem gibi şirketin zaten aldığı bir şey alıp geçin.
Mümkünse hiçbir şey almayın. Yapacağınız alışverişi beğenmeyen mutlaka olacaktır, bu sorumluluğa girmeyin.
0
michael_knight
(17.04.24)
yeni beklentiler yaratmayacak, hakkinda dedikodu yapilmayacak seyler alin. isyeri oldugu icin kiymet bilinmemesi, nankor yorumlar yapilmasi olasi. kotu insanlar olduklarindan degil sen, ben de yapariz. is hayatinin dinamikleri yuzunden dogamizda var.
0
buenosdias
(17.04.24)
Yani nasıl bir yerde çalıştığınızı bizden iyi biliyorsunuz. Ben böyle sorunlar olmayan bir ofisteyim. 15 kisiyiz ve bir tane bile sıkıntılı insan yok.
Bu sebepten bu sorunun bende cevabı ekip toplantısında sormak. Ha ama yok garip bir ortamdaysaniz, bu sıkıntı olacaksa o zaman başka fikir bir anket yapıp içine x adet fikir koymak olabilir. Bu sekilde en azından demokrasi olur.

Ben çok şaşırıyorum bazen insanlarin nerelerde calistigina. Iş arkadaşı olunmaz, ofiste bir şey sorulmaz falan. Herkes çok negatif genelde iş hayatı ile alakalı.
0
logisticsmanager
(17.04.24)
Kapsül kahve makinası +1.
0
drako
(17.04.24)
Kesinlikle fikir sormayın. Mutlu sonla bitme imkanı yok. Hatta çalışan sayısı ne kadar fazla ise o kadar sorun çıkabilir.

Beyaz yaka kahve ile çalışır ama kahve makinesinin bakımı, gideri şusu busu fazla. Sırf bakım vb. maliyetlerden kaçınmak için satın alma maliyetini 1 yıllık kira bedeli olarak ödeyip kiralayan büyük firmalar biliyorum.

Kapsül ya da 87 çeşit yapmaya filtre kahve makinesi fikirleri güzelmiş. Alternatif olarak sandalyeler yeni ve ergonomik değilse onlar denenebilir. Gerçi ofis sandalyelerinin fiyatları aldı başını gitti. Dinlenme/Eğlence odası gibi bir şey için TV+PS5 olabilir.

Ofise demirbaş olarak alınmayacaksa hediye çekleri de olabilir. Attık bütçeye göre bir yemek organizasyonu ya da ofiste "Happy Friday" falan da olur.
0
nawar
(17.04.24)
Kesinlikle fikir sormayın. @nawar +10
0
WithWorth
(17.04.24)
tam otomatik kahve makinesi alın. bu çekirdekli olanlarından. ilk başta jest olarak siz alın 1 kg'luk çekirdek kahvelerden birkaç paket. (amazonda bolivar marka çok iyi 1kg 319TL)
sonrası sizde deyin. aralarında bittikçe dönüşümlü alsınlar. eski iş yerimde öyleydi
0
limonlu eksi
(17.04.24)
hediye/alisveris ceki
0
icim urperiyor
(17.04.24)
Carbonator
0
lapaz
(17.04.24)
fikir mi sorun denmis :)
asla fikir sormayin cünkü calisan kisi sayisi kadar farkli fikir gelecektir. sonuc olarak herkes mutsuz olacaktir. siz bildiginizi yapin. kahve makinasi olabilir kapsüllerle calisan.
bizim is yerinde su var: www.ottoversand.at
herkes memnun.

air purifier falan olabilir eger alerjik birileri varsa ofiste. onlari da rahatlatir.
bir de benim is yerimde en sevdigim sey langirt. Bunlari bosver ögle arasinda calisanlar biraz eglensin diyorsaniz bir langirt masasi alin :D
ortam da senlenir. bizde bir tane var, ögle tatillerinde firfir yok diye masaya kosuyoruz :D
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.04.24)
(4)

Burnundan konuşan çizgi film karakteri

3 kere 3 etti mi sana 9
Selam,90'lar ya da 2000'lere sarkan dönemde izlediğim ve burnundan konuşan bir `kız çocuğu` karakteri vardı.Daha çok agresif yönüyle ön plana çıkıyordu.Enteresan bir şekilde arkadaşlardan biri onun sesini çıkarttı ve herkes hatırladı fakat bulamadık.Aklına gelen var mıdır?
Selam,

90'lar ya da 2000'lere sarkan dönemde izlediğim ve burnundan konuşan bir kız çocuğu karakteri vardı.

Daha çok agresif yönüyle ön plana çıkıyordu.

Enteresan bir şekilde arkadaşlardan biri onun sesini çıkarttı ve herkes hatırladı fakat bulamadık.

Aklına gelen var mıdır?
0
3 kere 3 etti mi sana 9
(15.04.24)
Yaqari olabilir mi?
0
etna
(16.04.24)
Ne yazık ki değil.

Şımarık ve kısmen kötücül bir karakterdi.
0
🌸3 kere 3 etti mi sana 9
(16.04.24)
402 nolu sınıf Polly?
0
nundu
(16.04.24)
Elmyra değildir inşallah :)
Hey Arnold'daki Pataki olabilir mi?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(16.04.24)
(8)

Market pirincini yıkamak şart mı?

dejame
Daha kolay olsun diye cream of rice yapacağım. Tarifi çok basit, robotta pirinci un olana kadar çekiyoruz. İnternetten hazır almak yerine çok ucuza geliyor. Fakat marketten aldığım pirinci yıkamadan kullanırsam üstünde pestisit gibi zararlı maddeler var mıdır?
Daha kolay olsun diye cream of rice yapacağım. Tarifi çok basit, robotta pirinci un olana kadar çekiyoruz. İnternetten hazır almak yerine çok ucuza geliyor. Fakat marketten aldığım pirinci yıkamadan kullanırsam üstünde pestisit gibi zararlı maddeler var mıdır?
0
dejame
(15.04.24)
Bazı bitkiler topraktan siyanür alır. Elma ve pirinç bu bitkilerdendir. Elma, siyanürü çekirdeğinde depolar.

Pirinci sadece yıkamak değil birkaç saat ılık suda bekletmek doğru bir davranış olacaktır.
0
Mirket
(15.04.24)
her pirinci yıkamak gerekir. mercimeği de. bulguru da.
0
jelly bear
(15.04.24)
ne pirinci ne bulguru yıkarım yaparken. yıllardır ölmediiğime göre çok da bir problem olmasa gerek.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(15.04.24)
Pirinci yıkamanın esas sebebi nişastasından kurtarmak. Eğer yıkamazsanız hem çok kolay lapalanır hem de tadına etki eder. Örneğin japon mutfağında genelde pirincin kolay yapışması önemli oluyor, onun için öyle uzun uzun yıkanmıyor. Tadı da sizin kendi zevkiniz nişastalı severseniz yıkamayın.

Cream of rice nasıl oluyor bilmiyorum, tarifte yazdığı gibi yapın. Pirinci zaten lapa haline getirecekseniz yıkayıp yıkamamak çok da önemli olmaz ama tadını etkileyebilir.

Bir de pestisit olmasa bile en azından bir tozunu almak için dahi olsa soğuk sudan geçirmek faydalı. Neticede tarımsal ürün. Üretim sürecinde girdiği çıktığı yerlere güven olmaz.
0
akhenaten
(15.04.24)
pirinci yıkamazsan şekeri kilo aldırır. yıkanman şart.
0
sizofren06
(15.04.24)
her pirinci yikamak sart.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(15.04.24)
Pirincin geldiği tırı/kamyonu, beklediği depoyu, paketleme sırasını vs. düşünürsen yıkaman en hayırlısı.
0
chicha_v2
(15.04.24)
bi tane gida muhendisi goruyorum instagram'da. paraboiling diye bir yontemi gosteriyor. pirinci yikamiyor ama suyla birkac dakika kaynatiyor. sonra suzup esas pilav yapma islemine geciyor.

yani anliyorum un yapacakmissiniz da, robotta un olur mu bilemedim. ogutucu lazim sanki ona. pirinc unu mu alsaniz :D
0
supergirl
(16.04.24)
(4)

7 aylık bebek kendini niye sıkar veya kasar?

psmstc
7 aylık bir kızımız var. 1 haftadır genel bir huzursuzluk hali başladı. Sinirlenme nöbetleri oluyor. Anlık kendini bütün vücut olacak şekilde sıkıyor. Kasıyor. Kesik ve kısa süreli ağlama, sızlamalar da bu nöbetlerde eşlik ediyor. Bu ara ilk iki dişi yeni çıkıyor. Bununla mı ilgilidir? Başka bir pro
7 aylık bir kızımız var. 1 haftadır genel bir huzursuzluk hali başladı.
Sinirlenme nöbetleri oluyor. Anlık kendini bütün vücut olacak şekilde sıkıyor. Kasıyor. Kesik ve kısa süreli ağlama, sızlamalar da bu nöbetlerde eşlik ediyor.


Bu ara ilk iki dişi yeni çıkıyor. Bununla mı ilgilidir?

Başka bir problem ne olabilir? Teşekkürler...
0
psmstc
(14.04.24)
Boşaltım sistemi normal seyrinde devam ediyor mu?
Diş çıkması da sebep olabilir.
Doktor değilim.
0
drmuhendis
(14.04.24)
kabız olmamasına dikkat edin. uzun süre yapmayınca kaka sertleşiyor ve yaptığında çocuğa acı veriyor. sonrasında da kaka yapmamak için kendisini tutmaya başlayıp kötü bir kısır döngüye giriyorlar.
0
hrskrs
(14.04.24)
kendisini sıktığına emin misiniz? yani epilepsi nöbeti falan geçirmediğine? ya da katılmadığına?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(14.04.24)
O anlarını kaydedip, birkaç video kaydıyla bir çocuk uzmanına danışmanızı öneririm.
0
Mirket
(14.04.24)
(3)

İnstagram takipçi sayısı arttırmak için tavsiye edeceğiniz firma var mı?

psmstc
2-3 ay düzenli paylaşım yapmama rağmen 300’den fazla takipçi sayımı arttıramadım. Aktif takipçi sayısını arttırmak için güvenilir firma vb. öneriniz var mı?
2-3 ay düzenli paylaşım yapmama rağmen 300’den fazla takipçi sayımı arttıramadım. Aktif takipçi sayısını arttırmak için güvenilir firma vb. öneriniz var mı?
0
psmstc
(12.04.24)
firmaları boşver. bir kaç tane tiktokçu bul. tanıtım, çekiliş vs düzenle sayıları katlarsın.
0
bravoteam
(12.04.24)
takipci satin alirsan istatistiklerde belli olur ve organik olmayan takipci sana bir fayda saglamaz. reklam vermek en kesin cözüm.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.04.24)
Düzgün hedeflenen reklam + takip edip yeni paylaşımlarını beklemeye değer bir hesap gerekli.
0
nhk ni youkosu
(12.04.24)
(5)

Bu bebek kedi davranışını yorumlayalım

morca
Mahallemde birkaç haftadır gördüğüm 3-4 aylık bir bebek kedi var. Annesi veya kardeşleri yok, tek başına hep. İnsanlardan aşırı korkuyor. Diğer kedilere mama götürdüğümde o da koşup geliyor ama daha büyük kedilerden de korktuğu için mamaya yanaşamıyor, uzaktan izliyor. Ben de onun önüne götürüp dökü
Mahallemde birkaç haftadır gördüğüm 3-4 aylık bir bebek kedi var. Annesi veya kardeşleri yok, tek başına hep. İnsanlardan aşırı korkuyor. Diğer kedilere mama götürdüğümde o da koşup geliyor ama daha büyük kedilerden de korktuğu için mamaya yanaşamıyor, uzaktan izliyor. Ben de onun önüne götürüp döküyorum, önce biraz kaçsa da sonrasında gelip yiyor.

Son günlerde ise hep şunu yaşıyoruz: onun önüne mama döküyorum, kaçmıyor ve yemeye başlıyor. Ben tam gidecekken elime pati atıyor. Pati attıktan sonra uzağa kaçıp geri geliyor mama yemeye bir de. :D İlk seferki derindi, çok kanadı. Neyse dedim. Ertesi gün yine aynısı oldu. Korkuyor desem patilemeden önce mamayı yiyor zaten, bir de tam ben geri çekildiğimde yapıyor hep bunu.

Bugün beşinci kez aynı şeyi yaşadık. Diğer kediler de arada pati atıyor ama onlarınki çizmiyor bile, uyarı patisi gibi daha çok. Bu çocuk gerçekten paramparça etti elimi, bugün yarım saat kan dursun diye bekledim. Elimi gören doktor arkadaşım kan durmazsa acile git de dikiş atsınlar bile dedi.

Önüne koyduğum mamayı da yiyen bu bebek kedi niye böyle yapıyor? Ben neyi yanlış yapıyorum? Önüne döküp gidiyorum, sevmeye de çalışmıyorum ki rahatsız olsun veya korksun. Fikir ve yorumlarınızı beklemekteyim.
0
morca
(11.04.24)
ilk aklıma gelen ona zarar verebileceğini düşündüğü oldu.

insan gibi değil, kedi gibi düşünmeye çalış yani ilkel bi varlık olarak :) daha çok küçük olduğu için insanları kategorize edememiş ve hangi davranışın nereye gideceğini bilmiyor muhtemelen.

yemek yerken, tuvalet yaparken ve uyurken korumasız olurlar onun için en ufak bi harekete aşırı twpki verebilirler, özellikle yeni tanımaya başladığı eylemlerde. şöyle düşün o tam dalmış yiyiyorken sen birden hareketlenip kalkınca ona karşı bi hamlede bulunduğunu sanıyor ve ona pati atarak tepki veriyor olabilir diye düşündüm. sonra kaçıyor bakıyor senden bi hamle yok ona zarar verebilecek geliyor yemeye devam ediyor :D

yaşı ilerledikçe alışır bu duruma aynı tepkiyi vermez :)
0
e mice
(11.04.24)
Karnı doyduktan sonra, (kedi aklınca) oyun oynamaya çalışıyor olabilir. İlk aylarda annesi öğretir, ama anne olmayınca beceremiyordur ... diye düşündüm.

Pençe atınca karşılık vermezseniz, 3-5 defadan sonra yapmaz (umarım).
0
alfired
(11.04.24)
e mice +1 diyorum.

Bizim iş yerinde beslediğimiz, kucağımızdan inmeyen, kendini herkese sevdiren kedi bile mama sırasında dokunmaya çalıştığında aslan kesilip bir anda takıyor pençeyi ya da tıslıyor. Çünkü mama yerken savunmasız ve tetikte oluyorlar sürekli. Hele de sokak kedisi ve sizinki gibi savunmasız, kendini savunmayı öğrenememiş bir kedi iyice korkup ani hareketlerde tepki veriyor olabilir.
0
pianeta
(11.04.24)
@e mice +1

Çalıştığım yerdeki yavrular da böyleydi, onların anneleri de yanındaydı ama anneleri aşırı korumacı olduğu için yavrulara hiçbir zaman dokunamadık ve haliyle çok yabancı ve ürkek kaldılar insanlara karşı. Bir keresinde gözü rahatsızlanan yavrunun birine damla damlatmaya çalışırken çıkardıkları dramanın haddi hesabı yoktu :D Büyüyüp irileştikçe yaklaşmaya başladılar. Şimdilerde korkmayı geçtim, özel ilgi bekliyorlar.
0
akhenaten
(12.04.24)
kendisini koruyor iste. kediyi mama yerken sevebilmek kedinin sana baya bir güvendigini gösterir. o asamaya geldiginizde iliskiniz upgrade olmus demektir.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.04.24)
(8)

duyurunun monica belluccileri

konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
yaklasik 20 yillik dermalogica hastasi biri olarak kalp acisiyla bu duyuruyu aciyorum cünkü artik 10 hafta gidecek bir göz cevresi kremine 85 euro vermek istemiyorum. hick. evet, üc istegim var sizlerden.1. anti-aging kategorisine düsen bir göz cevresi kremi tavsiyesi.2. spf iceren bir yüz kremi3. b
yaklasik 20 yillik dermalogica hastasi biri olarak kalp acisiyla bu duyuruyu aciyorum cünkü artik 10 hafta gidecek bir göz cevresi kremine 85 euro vermek istemiyorum. hick.
evet, üc istegim var sizlerden.

1. anti-aging kategorisine düsen bir göz cevresi kremi tavsiyesi.
2. spf iceren bir yüz kremi
3. bb cream.

sartim: dermokozmetik ve mümkünse non-comedogenic olmasi.
bir de hafif olmasi ama söyle anlatayim, "bak bu cok hafif, yüzünde hiiiic hissetmiyorsun" denilen kremi düsünün. heh iste ben o kremi hissediyorum. la roche'un ultra senstive skin kremi bana alerji yapti. o kadar diyeyim. yani l'occitane ya da kiehl's gibi seyler önerirseniz üzülürüm.
gercekten isi bilen birilerinden deneyime dayali tavsiye bekliyorum. laf olsun diye degil.
cok merci.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(11.04.24)
göz kremi www.trendyol.com

ayşenur yazıcı youtube videolarını takip ediyorum önerdiği ürünler içindenseçip alıyorum genelde.
0
eja
(11.04.24)
Spf kısmını watsonsta ucuza frudia ile hallederim derseniz Cosrx nemlendiricilerden memnunum. Kuru hassas cildim var, hyaluronic acid intensive ve oil-free tavsiye ederim.

Bb krem klairs ve missha kullanıyorum, ikisi de güzel.
0
zihua
(11.04.24)
Göz çevresi kremi icin benim kullandığım 2 ürün var biri la Roche Posay'ın jel kremi, diğeri de şu www.dermokozmetika.com.tr Annem Lancome ve estée l'auder'ın kremlerini yıllardır kullanır fakat bunlar dermokozmetik kategorisine girmiyor tabii. Ama yapıları çok hafif.

Goz kremleri verdikleri vaatleri yerine getiriyor mu? Bence hayır. Tek başlarına nemlendirmek dışında çok da bir etkileri yok. O yüzden günlük göz kremi rutinine ek olarak haftada iki-üç kez kullanmak üzere retinollu göz çevresi kremi ekleyebilirsiniz. Bu gerçekten etkili oluyor. The inkey list'i onerebilirim. eu.theinkeylist.com .Kullandığınız günler mutlaka göz çevrenizi iyice nemlendirin ve güneş kremi sürmeden dışarıya çıkmayın. Bir de imkan varsa senede 2-3 mezoterapi seansı derim.

Krem demişsiniz ama tam olarak ne istediğinizi anlamadım. Nemlendirici krem mi? Ya da anti-aging tarzı bir krem mi? Cildinizde rahatsız olduğunuz ne var? Cilt tipiniz nedir? Sadece spf için şunu söyleyebilirim; güneş kremi =daylong demek benim için. Kremlerin ağır geldiğinden bahsetmişsiniz, daylong'un jel formunda olan bir cesidi var, yüzünüze su sürüyor gibisiniz. Ben yıllardır kullanırım . Babam yakın zamanda ilik nakli oldu ve güneşe koruma olmadan çıkması yasak. Hastaneden önerdikleri tek krem markası daylong oldu; doktor tarafından aylık reçete ediliyor. O yüzden güneş koruması için başka hiçbir markaya bakmayın derim ve mutlaka harici olarak güneş kremi kullanın.

Yüz kremi dediğim gibi ne istediğinize ve cilt tipinize bağlı olarak öneri yapabilirim.

Bb krem kullanmıyorum. Öneride bulunamayacagim maalesef.
0
fraise
(11.04.24)
1. şık için şu siteye kullandığınız göz kremini yazıp benzerlerini bulabilirsiniz: skinsort.com
muhtemelen içinde retinol vardır yaşlanma karşıtı ise. ben de retinollü bir göz kremi kullanıyorum ama koreden: village 11 factory :(
ha bir de şu ürünü önerebilirim: www.trendyol.com

2. spfli nemlendiriciler oldukça az. bioderma pigmentbio ile cicabio'da olması lazım. baktım şimdi hydrabio perfecteur'da da varmış.
hiçbirini denemediğimi belirterek şunu da ekleyeyim: www.trendyol.com

kore markalarından öneri isterseniz nemlendirici ve güneş kremi için daha fazla öneri verebilirim. torriden markasının çok güzel bir nemlendirici serisi var misal, şu ara korendy'de indirimli hatta başta onu öneririm.

3. erborian markası dışında bilgim yok.
0
suyin
(11.04.24)
@fraise, yüz kremi olarak sabah süreyim, beni hem güneşten korusun hem nemlendirsin tarzı bir şey arıyorum. cildim normalden kuruya kayan bir tip. yağlı değil pek ama gene de karma diyebirim. kolay irrite olabilir. irrite olduğunda çeşitli cilt plakları çıktığı gibi bazen sivilce de çıkabiliyor.

@suyin, evet kore markası da olabilir. japon markalarına biraz aşinayım ama kore markalarını hiç bilmiyorum. çok sevinirim. shiseido kullanmıştım kışın ama onda spf yok. solante kullanıyordum ama yazın kireç gibi güneş kremini ayrıca sürmek istemiyorum.

tavsiyeler için herkese teşekkür ederim.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(11.04.24)
koreliler güneş kremine çok önem veriyorlar, bu yüzden çok fazla seçenek var ve oldukça da hafif oluyor geneli. ben şu an barulab kullanıyorum, gerçekten çok hafif -ki ben de biraz takıntılıyım bu konuda. linkini bırakacağım, şu an stokta yokmuş ama gelecektir: www.trendyol.com

spfli nemlendirici ya da nemlendiren güneş kremi gün sonunda ciltten arındırmanız gereken ürünler. o sebeple adına takılmadan yok gibi hissettiren birkaç güneş kremini ekliyorum. fiyatlar da tr şartlarında fazla aslında ama dönem dönem indirimler olduğu gibi flaş indirimle de düştükleri oluyor. (özellikle barulab'ın)

www.korendy.com.tr

www.trendyol.com

**bunun tone-up versiyonu da var: flavus.com

www.trendyol.com

www.trendyol.com

beauty of joseon'un güneş kremi de çok beğeniliyor henüz denemedim ama ona da bakabilirsiniz. bir de anua... ayrıca missha, d'alba, the saem gibi markalarda tone-up güneş kremleri mevcut. bb için de missha geldi aklıma şimdi, bi bakın.
düz nemlendirici istenirse yorumlarda buluşalım :dd
0
suyin
(12.04.24)
@suyin, çok teşekkür ederim. Yukarıda zihua'nın dediği klairs'i ve beauty of joseon'u (boj) duymuştum. Hatta yüz toniği olarak boj'dan mı alsam dedim ama yorumlar pek iyi değildi. Ben tonikte japonlar gibi o yapış yapış hissi arıyorum. Sanırım toniği bildiğim gibi rohto'dan devam ama güneş kremine verdiğin linklere de bakıp karar vereceğim.
Düz nemlendirici olarak dermalogica ve non-comedogenic olmamasına rağmen cildim iyi tolere ettiği için hada labo veya shiseido kullanıyordum. Yaz ve kış için ayırmıştım. Hatta güneş öncesi ve sonrası diye. yazın güneş sonrası dermalogica'nın cool serisi var, onu kullanıyorum mesela ama o seri esasen yirmilerin başlarına kadar falan tavsiye ediliyor. Benim yaş kemale erdi :) 30'larda daha zengin içerikli bir düz nemlendirici ihtiyacım doğdu elbet. Eğer tavsiye varsa üstüme atabilirsiniz.
Duyurum çok güzel oldu ya <3
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(14.04.24)
japonlar cilt bakımında neler yapıyor, neler kullanıyor hiç bilmiyorum ya... ama anlattığınız tonik yapısını kore ürünü serumlarda buluyorum ben. bazen toniklerde de o kalın yapı olabiliyor ama tonik bilgim pek yok. sadece son zamanlarda tırtır milk skin çok dikkatimi çekiyor. missha'nın time revolution toniği de çok ünlüdür. hyggee markasının ginseng serumunu kullanıyorum mesela, dediğiniz yapış yapışlığı ilk anda veriyor sonra geçiyor tabii ki ciltte emilince.
nemlendiricide aktif içerik istiyorsanız önce hangi içerik olacağına karar vermek lazım sanırım. ben peptit içerikli ya da düz hyaluronik asit çeşitliliği olan kremler kullanıyorum. aktif içeriği serumlarda arıyorum.
başka bir soruya da yazmıştım missha'nın chogongjin diye bir markası var, özellikle youngan ve sosaeng serileri yaşlanma karşıtı ürünler içeriyor. tonik, essence (toniğe göre daha kalın yapılı ve yoğun) ile kremleri çok öneriliyor -ki onların içinde de ciddi miktarda ginseng var. o yüzden gene hyggee markasına döneceğim, ben missha yerine onu aldım ama ikisine de bakabilirsiniz. (hyggee'de de ginseng özlü krem olması lazım)
şu ara numbuzin markasını merak ediyorum, sanırım dr.dray'den dinlemiştim ilk. (yok ondan sanırım skin1004 toniği dinlemiştim.)
toner ve serumları hakkında çok güzel yorumlar var, ona da bakın bi.
nemlendirici için de içeriğe karar verirseniz bakarız birlikte. çok severim cilt bakımı araştırmalarını :d
yaşlanma karşıtı deyince ilk aklıma gelenler retinol/retinal-bakuchiol, bifida denen fermente içerik ve ginseng oluyor ama muhakkak başkaları da vardır.
şu sitedeki yorumlardan da faydalanabilirsiniz: www.yesstyle.com
0
suyin
(14.04.24)
(14)

günün en güzel saatleri

deranzo1
akşamüstüne bayılıyorum. güneş etkisini yavaştan kaybetmeye başlamış, tatlı tatlı yüze vuruyor. mevsimlerden özellikle bahar, mfffs enfes. enerjik hissediyor insan. keşke 7-24 bu saatlerde yaşasak.siz ne insanısınız? gece, öğle, sabahın körü?
akşamüstüne bayılıyorum. güneş etkisini yavaştan kaybetmeye başlamış, tatlı tatlı yüze vuruyor. mevsimlerden özellikle bahar, mfffs enfes. enerjik hissediyor insan. keşke 7-24 bu saatlerde yaşasak.

siz ne insanısınız? gece, öğle, sabahın körü?
0
deranzo1
(08.04.24)
en az insanı görebileceğim saatler, gece uyku desek herhalde sabah 5-7 arası.
0
gule gule
(08.04.24)
Sabahları nedenini bilmiyorum ama hep kendimi dans ederken buluyorum. Herhalde yeni gün yeni umutlar babında :))
0
rock n roll
(08.04.24)
Ben de akşamüstülerini çok severim, özellikle de yazın.
0
fraise
(08.04.24)
Sabah günün ilk saatleri, 6-7 civarı.
0
pianeta
(08.04.24)
Akşamüstü+1
Gün batımını izlemeye bayılırım.
0
Amaranta ursula
(08.04.24)
Sabah 8-9 ve akşam üstü gün batımı insanıyım. Sabah taptazecik hava ve kuş sesleriyle gün batımında güneşin muhteşem tonlarına tapıyorum
0
mor oje
(08.04.24)
sabahın erken saatleri 7-8:30 arası. bayılırım.

hele gökyüzü güneşliyse ve ben sürüşteysem üff.
0
baldan kaymak
(08.04.24)
akşamüstleri çocukluğumdan beri en sevdiğim zamandır. okul otobüsü annem babam çalışıyor diye beni babannemlere bırakırdı. üniformamı değiştirir balkona geçerdim. suadiye'de yaşıyordu babannemler ve kocaman bir balkonları vardı. balkonun etrafı panjurlarla kapatılmıştı, onları ileri iterdik ki güneş çok rahatsız etmesin ama manzara da kapanmasın. halam börek ve pasta alır getirirdi. babannem çay demlerdi, salata yapardı. balkona oturur, panjurların arasından sızan akşam güneşi gözlerimizi almasına pek aldırş etmeden adaları izleyerek beş çayı yapardık.
yazın da yazlıkta, sahilden insanlar çekilmiş olduğunda, günbatana değin yüzeriz denizde. tüm sahil bize kalır. deniz hafiften soğur. helikopterböcekleri deniz üstnde çılgınca uçar. deniz durulur, adeta havuz gibi olur.
akşamüstü kesinlikle en harika zaman.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.04.24)
Sabahın şerri akşamın hayrından iyidir derler eskiler.
Ne varsa sabah var. Hele de gün ağarırken.
0
etna
(08.04.24)
Kesinlikle akşamüstü...
Ama gün doğmaya yakın ve doğarken de apayrı...ama tam tamına ayık olmuyor insan
0
gadlemler
(08.04.24)
sabah gun dogumundan oglene kadar olan sureye bayiliyorum. en verimli oldugum ve gunun en umut dolu donemi.
aksamustunu de severim, gorsel solen.
en sevmedigim sanirim 2-4 arasi gibi bir sey yapmak icin hem gec, hem erken olan saatler.
0
antikadimag
(08.04.24)
Sabahın körü her şey daha huzurlu geliyor. Yazın sabah 6-9 arası.

Hava ferah, sabah güneşi zihin açıyor, kahvaltı güzel, insanlarla günaydınlaşmacalar, sabah haberleri, yorgunluk yok, bir fincan kahve vs. vs.
0
akhenaten
(09.04.24)
O kadar değişti ki zaman içinde. Lisede uyumayıp sabahladığım dönemlerde güneşin doğduğu zamanlardı. Sonra sonra vücut dayanamayınca, saatleri ayarlamayınca güneş doğmadan evden çıktığım için sevmemeye başladım o saatleri. Gece uykusuna çok daha dikkat ettiğim için geceler pek bir şey ifade etmiyor benim için. Gündüz 8-12 arası herhalde artık.. Akşamüstü manzarası güzel bir yerdeysem daha çok hoşuma gidiyor.
0
black holes in the sky
(09.04.24)
her gün gün batsın diye beklerim. akşam-gece
0
ala09
(09.04.24)
(9)

bana ayakkap seçelim

konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
1. https://www.on.com/en-at/products/cloudflyer-4-71/womens/peach-aloe-shoes-71.98669(aslında white/copper olanı daha çok beğendim ama numero kalmamış)2. https://ibb.co/41JpyYw (bunu farklı bir siteden alacağım için fotosunu koyuyorum)ikinci linkteki ilkine nazaran hatrı sayılır miktarda ucuz. her i
1. www.on.com(aslında white/copper olanı daha çok beğendim ama numero kalmamış)
2. ibb.co (bunu farklı bir siteden alacağım için fotosunu koyuyorum)

ikinci linkteki ilkine nazaran hatrı sayılır miktarda ucuz. her ikisine de gün boyu kullanımda rahat dense de ilk linkteki ayakkabı özellikle seyahat için tavsiye edilmiş. aklımı çelen o oluyor çünkü ben de seyahat için almak istiyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.04.24)
2
0
paintov
(08.04.24)
ikisi de güzel. ucuz olanı alın.
0
summerjam0306
(08.04.24)
İlki çok kaba saba geldi, ikincisi daha iyi bence
0
stronzo
(08.04.24)
ibb den ayakkap alınmaz. on’u alırdım kiri biraz absorbe eder öteki herşeye kirlenecek.

imza: beyaz nike larıyla sorun yaşayan biri.
0
baldan kaymak
(08.04.24)
@baldan kaymak, ikisi de on zaten. ayakkabının markası ibb değil, sadece fotoğrafını oraya yükledim.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.04.24)
@konusma… :) çok uzundu yazamadım. biliyorum trolleyeyim dedim ama anlamamışsınız. cevabımın devamını okursanız baktığımı anlamış olmalıydınız diye beklerdim :)
0
baldan kaymak
(08.04.24)
Birincinin oval taban yapısını bir zamanlar yürüyüş ayakkabısı diye gazlayıp satıyorlardı. Hala piyasada var olmasına şaşırdım. İnsanın yürüyüşünü bozar o ayakkabı.

Ayakkabı temizliğini dert edenler. Rossmann'a gidin, 6 lı pakette satılıyor. Bir tane sihirli sünger alın. Sonra bana dua edin ama.
0
Mirket
(08.04.24)
@baldan kaymak, gerçekten anlamamıştım çünkü diğer ayakkabıda da açık renk yerler var :)
bu arada, ayakkabı ve bilimum üründeki lekeleri çıkarmak için ben the pink stuff diye bir hede kullanıyorum, şahane yapıyor. en son sadece kumaşı çokgarip olan bir spor ayakkabımın beyazında işe yaramadı ve pembe pembe kaldı ama onu da makineye atınca o pink stuffla beraber birleşip ayakkabıyı yeni gibi yaptı. ama gerçekten onun dışında birçok yerde güvenle kullandım ve ayakkabıların beyaz kısmında çok iyi işe yarıyor.
tavsiye ederim.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.04.24)
@konusma… yine uzundu yazamadım :D

açıkçası ben bildiğin en etkili çıkarıcıyı beyaz bez bi ayakkabımda kullandım. motosikletin kirlerini söküp atan o şey, çözemediği gün bitirdim. artık bez süret vs asla :) pink olduğundan kalmış. beyaz ayakkabıma erkek halimle pembe şey mi süreyim :D durduk yere ayakkabı borçlanma allasen :D ama teşekkürler :)
0
baldan kaymak
(08.04.24)
(6)

bayramda istanbul'a gelen babamları nereye götüreyim?

fistikthecat
yaş 64, anne yaş 58, bir de kardeşim 28 yaşındagülhane parkı, emirgan ? siz ne yapardınız?araba var.
yaş 64, anne yaş 58, bir de kardeşim 28 yaşında

gülhane parkı, emirgan ? siz ne yapardınız?
araba var.
0
fistikthecat
(08.04.24)
polenezköyde kahvaltı, tonla kahvaltıcı var oradan
anadolu kavağı, aşağıda balıkçılarda yemek
kız kulesi seyri
kapalı çarşı
galata
sultan ahmet orda köfte gömme
0
eja
(08.04.24)
Ortaköy
0
alimcgraw
(08.04.24)
Polonezköy'de abartılacak bir şey olmadığı için pek önermem... eja'nın yazdığı diğer her şeye +1

Çamlıca kulesine çıkartabilirsin, farklı bir deneyim. güncel ücretleri bilmiyorum.

Beşiktaş sahilden Sarıyere doğrı arabayla kesin gezmelisiniz.

Belki, arabayı şişhanede parkedip tünel-galata kule civarı yürüyerek gezme, yürüyüp karaköyden tramvayla sultanahmet de pratik olabilir.
0
gadlemler
(08.04.24)
ben olsam akvaryuma götürürdüm. hayatlarında kaç defa öyle bir yer gezmişlerdir sonuçta?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.04.24)
Araba olsa da Yürüyüş mesaflerri çok uzun, bunu hesaba katın.
Yerebatan sarnıcı, tekne turu, kapalı çarşı
0
rhan
(09.04.24)
balıkçı kahramanda 2 tane kalkan söyleyin, güzel bir ziyafet çekin veya bostancı sahilde balık ekmekçilerde çipura yiyin. bütçenize dair herhangi bir bilgi göremediğim için 500tl ile 30.000tl arasında değişen iki farklı istanbul gezi önerisi yaptım size.
0
kent sakini
(09.04.24)
(8)

Topuk dikenine ne iyi gelir?

hrvl
Annemin başıma geldi, doktora gitti, kullandığı ilaçlar fayda etmemiş. Alternatif bir yöntem var mıdır bildiğiniz?
Annemin başıma geldi, doktora gitti, kullandığı ilaçlar fayda etmemiş. Alternatif bir yöntem var mıdır bildiğiniz?
0
hrvl
(08.04.24)
ben de haglund deformitesi vardı, ilaçlar işe yaramadı. soğuk tampon rahatlatıyordu, az yürümek zorunda kaldım ve kendiliğinden geçti.
0
fistikthecat
(08.04.24)
Topuk silikonu
0
prole
(08.04.24)
eswt
0
my fault
(08.04.24)
Annem çok çekti bundan
Öncelikle geçmesi 9-10 ay sürüyor
Annem en son kırdırmıştı. Gözünüz korkmasın masaj aleti gibi bişey, basit
O da çok fayda etmedi
Sonra ağak için silikon top aldık: www.hepsiburada.com
Bunun gibibişey

Bandaj sardık

Bi de silikon terlik (kaşgar marka) ve rahat ayakkabı (lumberjack) aldık. Lumberjack eski kalitesinde değil başka marka bakın, örnek olarak verdim.
0
bihaber
(08.04.24)
anneme doktoru yazın deniz kenarında sıcak kızgın kumların üzerinde yürü demişti. annemi ise 1 hafta denize götürmüştük. kah kumların üzerinde yürüdü kah denizde suda yürüdü. sonuç: 10 senedir hiç şikayeti yok tamamen iyileşti
0
limonlu eksi
(08.04.24)
ortopedik topuk silikonu +1
eğer halihazırda topuk dikeni varsa o silikonların ortası delik olanları oluyor. onları tavsiye ederim.
topuk dikeni iyileştikten sonra da ortası deliksize geçebilir.
benim istisnasız her ayakkabımda bulunur topuk silikonu. en yumuşak spor ayakkabımda bile ve çok faydasını görürüm. ayakkabının içini kaplayan boylardaki silikonlarda scholl iyi bir marka. yarım olarak almak istiyorsanız da şu modelleri tavsiye ederim ama bunlarda marka veremem çünkü benimkileri babam alıyor hep :D : www.hepsiburada.com
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.04.24)
www.hurriyet.com.tr
işe yarıyor
0
pascaldiscoda
(08.04.24)
Annem birkaç kez topuğundan kortizon iğnesi benzeri bir şey oldu. Acılı bir işlem ama şu an sıkıntısı yok.
0
inawen
(09.04.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.